Alak Suresi’nin ilk 5 ayeti şöyledir;
Bismillâhirrahmanirrahim.
Ikra’ bismi rabbikellezî halak. Halakal insâne min alak. Ikra’ ve rabbukel ekrem. Ellezî alleme bil kalem. Allemel insâne mâ lem ya’lem.
Şimdi Türkiye’de doğmuş ve ülke nüfusunun %97,62’lik diliminin yani anadil seviyesi arapça bilmeyen kesimin içerisindeyseniz üstteki yazıdan anladığınız sadece ‘’insan’’, ‘’kalem’’ ve ‘’ekrem’’ kelimeleridir. Bunları anlamlı bir bütünde buluşturamayız. Halbuki birçok kelime ve büyük öğüt ve bilgiler daha bu 5 ayette geçmektedir. Türkçesine bakarsak eğer;
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın ismiyle.
1- Yaratan Rabbinin adıyla oku!
2- İnsanı bir kan pıhtısından yarattı!
3- Oku! Rabbin sonsuz kerem sahibidir.
4- O Rab ki kalemle yazmayı öğretti.
5- İnsana bilmediği şeyleri öğretti.
Okumanın hem çevreyi insanı okuma okuduğunu hem de okuduğunu anlama olarak Rabbimiz katında çok önemli olduğunu, insanın bir kan pıhtısından oluşup Rabbimizin sonsuz keremi sayesinde hallerden geçip şuan ki görünüşüne kavuştuğu, kalemle yazmanın Tanrısal bir öğreti olduğunu ve çabalar ve fıtratımız sonucu birçok şeyi öğrenebileceğimizi anlarız.
Şimdi sadece düşünelim; Dünyadaki en önemli kitap olan Yüce Kitabımız Kuran’ın ayet ve surelerini anadili Türkçe olan bir birey olarak hangisinde daha iyi anlayıp öğüt alabildik? Rabbimizin bizden isteği nedir? Yolladığı bilgilerin anlaşılması mı yoksa Arapça’dan başka bir şekilde okunamaz anlamazlarsa da anlamasınlar düşüncesi mi?
İbrahim Suresi 4.ayette;
Biz, görevlendirdiğimiz her resulü ancak kendi toplumunun diliyle gönderdik ki, onlara açık seçik beyanda bulunsun. Bunun ardından, Allah dilediğini saptırır, dilediğini de iyiye ve güzele kılavuzlar.
Aziz’dir, Hakim’dir O!
Açıkça ayette de belli olduğu üzere peygamberlerin kendi toplumlarının dillerini konuşarak anlattığı vahiyden gelen beyanları, herhangi bir dilin kutsiyeti olmadığını, önemli olan olgunun konuşulanı ve okunanı anlama olduğuna kanıttır.
Anadilde yapılan ibadetler ve Kuran okumaları bizim dinimizin öğretilerini anlamamızdaki altın anahtardır. Bu sayede hem Rabbimizin istediğini yerine getirmiş olup hem de bu konuyla ilgili dış faktörlerin manipülasyonundan korunuruz.