MEB’in hazırladığı yeni müfredatı eleştiren Eğitim Sen, “Müfredat değişiklikleri, bir anlamıyla ‘laik eğitim ve laik yaşama’ karşı meydan okumanın somut bir yansımasıdır” dedi
BİRGÜN/ANKARA
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından hazırlanan ve ders programlarından “Atatürkçülük” kavramı ile Darwin’in ‘evrim teorisi’nin de çıkartıldığı müfredat taslağına yönelik tepkiler çığ gibi büyüyor.
Eğitim Sen Genel Başkanı Kamuran Karaca, MEB tarafından hazırlanan müfredat taslağıyla ilgili, “Böylesine önemli bir konuda, kurumsal önerilerin 6 Şubat, bireysel önerilerin ise 10 Şubat ile sınırlandırılması, MEB’in ‘öneri alma’ sürecini sadece sembolik olarak ele aldığını göstermektedir’’ dedi.
4+4+4 gibi oldubittiye getiriliyor
Karaca, Eğitim Sen Genel Merkez binasında düzenlediği basın toplantısında, “MEB’in askıya çıkardığı taslak programların pilot uygulama yapılmadan, bilimsel bir inceleme ve değerlendirmeye tabi tutulmadan önümüzdeki eğitim öğretim yılından itibaren uygulanacağının açıklanması son derece sakıncalıdır. Bakanlığın gelecek öneriler doğrultusunda ders kitapları yazım sürecinin 20 Şubat’tan itibaren başlayacağını açıklaması, tıpkı 4+4+4 düzenlemesinde olduğu gibi, müfredat gibi önemli bir konunun da bir oldubittiye getirilmek istendiğini göstermektedir” diye konuştu.
Bilimsel eğitim ortadan kaldırılıyor
Karaca, “Ders kitaplarında bir süredir sürdürülen ‘sadeleştirme’ ve ‘basitleştirme’ uygulamalarının doğrudan bilim, felsefe, tarih ve sanat derslerini hedef alması, ünite ve kazanım sayılarının azaltılarak, ‘dini’ ve ‘milli’ öğeler ve referanslarla donatılmış bir müfredat oluşturulmak istenmektedir” dedi. MEB’in tehlikeli bir adım attığını ifade eden Karaca, eğitim müfredatının bilimle, bilimsel bilgi ve gerçeklerle bağının koparıldığının altını çizdi.
Müfredat imam hatipleştiriliyor
Eğitim sisteminde her türlü bilim dışı akım ve düşüncenin gelişmesi için geniş bir alan açıldığını ifade eden Karaca, Eğitim Sen’in leştirilerini şöyle sıraladı:
»Evrim teorisi, iktidarın 4+4+4 sonrasında hayata geçirdiği ‘dindar ve kindar nesil yetiştirme’ projesine kurban edildi. Bu adımın arkasında, bütün okullarda okutulan müfredatı, imam hatip müfredatı ile benzer hale getirme çabaları yatmaktadır.
»15 Temmuz’un ulusal bayramlar arasında sayılmasının eğitim bilimine ne kadar katkısı olacağı tartışmalıdır.
»‘Irak Kut’ül Amare Zaferi’ gibi bir olayın müfredatta yer alması dikkati çekicidir.
»Laik/seküler eğitime yönelik müfredatta yer alan düşmanca yaklaşım, laik eğitim ve laik yaşamı savunanların gözaltına alınmasından, tutuklanmasından ve hedef haline getirilmesine ilişkin tehlikeli yaklaşımlardan bağımsız düşünülemez.
»Müfredat değişiklikleri, ‘laik eğitim ve laik yaşama’ karşı meydan okumanın somut bir yansımasıdır.
»Tarih ders kitaplarında Atatürk ve Cumhuriyet’in ilk yılları ile ilgili bilgilerde ciddi bir ayıklanma yapılırken, Osmanlı İmparatorluğu ile ilgili son derece ayrıntılı eklemeler yapılmış olması dikkati çekicidir.
»Yeni müfredat değişikliklerinin eğitim sisteminin ihtiyaçlarından çok, siyasal iktidarın ‘2023 vizyonu’na, eğitimin ve toplumsal yaşamın bütün alanlarında etkisini hissettiren siyasal-ideolojik çizgisine göre yapılmak istendiği açıktır. Özellikle Başkanlık sistemi ile değiştirilmeye çalışılan ‘yeni rejim’e uygun bir müfredat yapısı oluşturulmaya çalışıldığı anlaşılmaktadır.