Galiba bu ülkede yaşayan büyük çoğunluk, bazı insan bedenlerinin sevgi ve şefkatimize layık olmadığına inanıyor ve yine o büyük çoğunluk, bazılarımızı ‘’insanlık dışı’’ olarak değerlendirerek onları sivil ölüme terk edebiliyor.
Çürüyen sivil bedenler her nedense büyük çoğunluğu hiç mi hiç rahatsız etmiyor. Oysa etmeli. Vicdani olan herkes budan rahatsızlık duymalı. Ahlak sahibi olan herkes aslında sesini yükseltmeli.
Otuz yıl boyunca sivil ölümü tecrübe ettim. Ama artık bana biçilen bu kadere rıza göstermeyeceğim. Bedeni olmayan bir hayalet gibi yaşamayı ret ediyorum. Herkes gibi hayatımı geri istiyorum. Ne alçaltıcı bir himaye kabul ederim ne de itibarsızlaştırma çabalarını görmemezlikten gelirim. Toplumda oluşmuş olan duyarsızlığa da isyan ediyorum.
Benim bu devlete bir borcum yok. Tam tersine bu devletin bana borcu çok. Askeri darbelerle yaratılan keyfi hukukla ömrümün 5.5 yılı ceza evlerinde geçti. Hukuksuzca kesilen cezaların tümü infaz edildi. Ama iş mağduriyetlere gelince kimseden gık çıkmıyor.
9 haziran 2012 tarihinden bu yana da devlet başka bir hukuksuz uygulamada ısrar ediyor. Bir vatandaş olarak ‘’ ben vicdani retçiyim’’ diyorum, bu talebim hiç dikkate alınmadan firar suçlamasıyla yargılandım ve ilk davadan 1 yıl 15 günlük cezaya çarptırıldım. Bu süreç boyunca da 4.5 ay ceza evinde tutuklu kaldım.
Bu yetmezmiş gibi akabinde ikinci dava açıldı ve yine tutuklanarak 15 gün boyunca ceza evinde tutuldum. İkinci davanın ikinci duruşması 12 haziran da.
Ben yargılanmaktan kaçmıyorum. Ama sivil ölüme de davetiye çıkarmayacağım.
Vicdani ret hakkı doğal ve bitişik bir haktır. Vicdani ret hakkı insan doğasına ve özgür iradesine saygıdır.
Vicdani ret hakkını kabulü, şikeci, vesayetçi, suçlu ve şaibeli bir kurumun profesyonelleşme süreciyle ilintilendirilemez.
Vicdani ret hakkı militarist yeniden yapılandırılmanın bir ayrıntısı ve parçası olarak kabul edilemez.
Vicdani ret hakkı bir gün daha geciktirilemez.
O nedenle 8 Nisan 2013 günü Edirne 54. Tugayına giderek orada vicdani ret tavrımı sürdüreceğim. Dert artık sadece benim derdim olmasın.
Bir şeyin altını kalın kalın çizelim. Vicdani olmayan topluluklar; ancak onlar vatandaşlarını vicdani ret hakkından mahrum bırakırlar. Asgari ahlaki ölçülerden yoksun olan toplumlar salt militarist sorumluluklar nedeniyle vatandaşlarını cezalandırırlar.
Ali Fikri Işık.