BM’de 3 Mayıs’ta başlayan Nükleer Silahların Yayılmasının Önlenmesiyla İlgili konferansın göbeğine yine İran oturdu.
Silahsızlandırma konferansının ilk günü İran ve ABD arasındaki gerilimle geçti. Beş yılda bir, silahsızlandırmayı hızlandırmak için düzenlenen bu toplantı, silahsızlandırmayı sağlamanın yanı sıra sivil amaçlarla nükleer enerjinin kullanınmını garanti etmeyi de amaçlıyor. 150 ülke, 28 Mayıs’a kadar sürecek bu toplantıda görüşlerini bildirecek.
“GÖZÜMÜZÜ KORKUTUYOR”
İlk gün konferansa katılan tek Cumhurbaşkanı, ülkesi gizlice atom bombası üretmekle suçlanan İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad oldu. Ahmedinejad, ABD’yi, nükleer terör tehdidi bahanesiyle nükleer sivil programlar yürüten ülkelerin gözünü korkutmakla suçladı.
Ahmedinejad şöyle dedi:
“Asıl terörist gruplar ABD ve Siyonist rejim tarafından destekleniyor. Dünyada nükleer silahları kullanmanın kabul edilir olduğu havası var. ABD bu havayı yarattı ve bundan diğer ülkeleri tehdit etmek amacıyla faydalanıyor.”
Ayrıca, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’nı büyük nükleer güçlere “mutlak bir dokunulmazlık sağlamakla” suçlayan Ahmedinejad, ABD’nin bizzat kendisinin durdurulması gerektiğini söyledi.
BEYAZ SARAY KIZDI
Bu açıklamalar Beyaz Saray’ın en üst yetkililerini kızdırmaya yetti. ABD delegasyonu BM’nin konferans salonunu terk etti. ABD, Güvenlik Konseyi’nde Rusya ve özellikle de Çin’i yanına çekerek İran’ı daha sert yaptırımlarla izole etmeyi amaçlıyor. Washington, İran delegasyonu Tahran’dan New York’a yola çıkmadan bir gün önce, o da sadece bir bölümüne vize verdi. İran basını ise bu uygulamadan muaf tutuldu.
Ahmedinejad’dan sonra konuşması gereken ABD Dışişleri Bakanı Hilary Clinton ise İran cumhurbaşkanını uyardı: “Eğer nükleer silahsızlandırma konusunda dikkatleri başka yöne çekmeye çalışıyorsa, bu konuda BM’de destek bulamayacaktır.”
İSRAİL’E BASKI
Pentagon ayrıca ABD’nin 2009 Eylülü itibarıyla 5113 nükleer başlığa sahip olduğunu açıkladı. Ancak silahsızlandırma uzmanları ABD’nin 9000 atom silahına sahip olduğunu, bunun da 5000’inin kullanıma hazır olduğunu tahmin ediyorlar.
Washington açıklamalarıyla İran’ı köşeye sıkıştırmayı amaçlarken başka bazı ülkeler İran’ın özellikle bu anlaşmaya henüz imza atmamış olan İsrail’le ilgili endişelerini paylaşıyor. Tahran ilerde, Ortadoğu’da bir nükleer silahsız bölge önererek srail üzerindeki baskıyı artırabilir.