• Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
    • Yaşam
    • Türkiye
    • Dünya
  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
    • Belgesel & Film
    • Eylem & Etkinlik
    • Fotoğraf & Karikatür
    • Kitap & Dergi
    • Müzik & Video
Adil Medya
  • Aralık 28, 2020
  • Hakkımızda
  • Yayın İlkeleri
  • Künye
Adil Medya
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
      Türkiye 2021 yılında erken seçimi konuşacak

      Türkiye 2021 yılında erken seçimi konuşacak

      Muhalefet sağa çek, Kürtler siz de!

      Muhalefet sağa çek, Kürtler siz de!

      Guardian: Hükümet, HDP'nin başarısını geri almak için PKK ile barış görüşmelerinden çekildi

      Guardian: Hükümet, HDP'nin başarısını geri almak için PKK ile barış görüşmelerinden çekildi

      Karamollaoğlu: AK Parti değiştirmek istediği düzenin parçası oldu

      Karamollaoğlu: AK Parti değiştirmek istediği düzenin parçası oldu

    • Yaşam
      İçişleri Bakanlığı’ndan yeni yılbaşı genelgesi: Tercih değil, zorunluluk

      İçişleri Bakanlığı’ndan yeni yılbaşı genelgesi: Tercih değil, zorunluluk

      Mersin Tabip Odası: Pandemide en çok yoksullar ölüyor

      Mersin Tabip Odası: Pandemide en çok yoksullar ölüyor

      Her Gün Tüketmemiz Gereken 15 Gıda ve Nedenleri

      Her Gün Tüketmemiz Gereken 15 Gıda ve Nedenleri

      Maraş katliamının amacı askeri darbeye zemin hazırlamaktı

      Maraş katliamının amacı askeri darbeye zemin hazırlamaktı

    • Türkiye
      Türkiye 2021 yılında erken seçimi konuşacak

      Türkiye 2021 yılında erken seçimi konuşacak

      2020'yi kabusa çeviren olaylar

      2020'yi kabusa çeviren olaylar

      Ne Türk ne Türkçe: Bunun adı nefret edebiyatı

      Ne Türk ne Türkçe: Bunun adı nefret edebiyatı

      Adaletin kapıları Roboski’ye kapalı

      Adaletin kapıları Roboski’ye kapalı

    • Dünya
      Gıda endüstrisi sağlıksız ürünlerinin promosyonu için Covid-19 salgınından bile faydalanıyor

      Gıda endüstrisi sağlıksız ürünlerinin promosyonu için Covid-19 salgınından bile faydalanıyor

      Covid–19 sürecinde ev işçileri: 'Doymuyorsun, açlıktan da ölmüyorsun'

      Covid–19 sürecinde ev işçileri: 'Doymuyorsun, açlıktan da ölmüyorsun'

      2020'yi kabusa çeviren olaylar

      2020'yi kabusa çeviren olaylar

      Arjantin'de kürtaj hakkı Senato’da

      Arjantin'de kürtaj hakkı Senato’da

  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
      Gıda endüstrisi sağlıksız ürünlerinin promosyonu için Covid-19 salgınından bile faydalanıyor

      Gıda endüstrisi sağlıksız ürünlerinin promosyonu için Covid-19 salgınından bile faydalanıyor

      Rahat bırakalım şu 2021’i

      Rahat bırakalım şu 2021’i

      Ölçmenin ekonomi politiği

      Ölçmenin ekonomi politiği

      Muhalefet sağa çek, Kürtler siz de!

      Muhalefet sağa çek, Kürtler siz de!

    • Belgesel & Film
      Alın Sahnelerinizi başınıza Çalın

      Alın Sahnelerinizi başınıza Çalın

      Şehir Tiyatroları oyuna çağırıyor

      Şehir Tiyatroları oyuna çağırıyor

      8. Engelsiz Filmler Festivali 18 Ekim’e kadar çevrimiçi

      8. Engelsiz Filmler Festivali 18 Ekim’e kadar çevrimiçi

      “Çöpte Dostoyevski Buldum”

      “Çöpte Dostoyevski Buldum”

    • Eylem & Etkinlik
      ''Hani işten çıkarmak yasaktı''

      ''Hani işten çıkarmak yasaktı''

      Oylum Yılmaz’la Roman Yazma Atölyesi 21 Kasım’da başlıyor

      Oylum Yılmaz’la Roman Yazma Atölyesi 21 Kasım’da başlıyor

      23. Kadın Sığınakları Kurultayı 7 Kasım’da başladı

      23. Kadın Sığınakları Kurultayı 7 Kasım’da başladı

      Sahafların düzenlediği kitap şenliği 8 Kasım’a kadar

      Sahafların düzenlediği kitap şenliği 8 Kasım’a kadar

    • Fotoğraf & Karikatür
      ABD’nin BM Daimi Temsilcisinden Filistin ve İsrail’e görüşmeleri başlatma çağrısı

      ABD’nin BM Daimi Temsilcisinden Filistin ve İsrail’e görüşmeleri başlatma çağrısı

      Yaşar Fırat çizdi: Faytona binme! Atlar ölüyor

      Yaşar Fırat çizdi: Faytona binme! Atlar ölüyor

      Yaşar Fırat çizdi: Simit Sarayı

      Yaşar Fırat çizdi: Simit Sarayı

      Yaşar Fırat çizdi: Vatandaş doğalgazı açamıyor...

      Yaşar Fırat çizdi: Vatandaş doğalgazı açamıyor...

    • Kitap & Dergi
      ''Yaşadıklarımdan Öğrendiğim Bir şey Var''

      ''Yaşadıklarımdan Öğrendiğim Bir şey Var''

      Besim F. Dellaloğlu: Kültürsüz insan, toplum yoktur

      Besim F. Dellaloğlu: Kültürsüz insan, toplum yoktur

      Carl Gustav Jung : Kırmızı Kitap

      Carl Gustav Jung : Kırmızı Kitap

      Yazarken nelere dikkat etmeli?

      Yazarken nelere dikkat etmeli?

    • Müzik & Video
      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

      Bilge Su: “Açıp dinleyemesem bile müzik, zihnimin bir köşesinde hiç susmadan bana destek oldu.”

      Bilge Su: “Açıp dinleyemesem bile müzik, zihnimin bir köşesinde hiç susmadan bana destek oldu.”

      Gerçeklerden uzak bir annelik sorgulaması: 'Bağlılık Aslı'

      Gerçeklerden uzak bir annelik sorgulaması: 'Bağlılık Aslı'

R. İhsan Eliaçık

R. İhsan Eliaçık

Kürd sorunu, Kanlı Çanak ve Haceru’l-Esved

Eylül 4, 2011 Yazılar 18 yorum

Facebook Twitter Google+ LinkedIn Pinterest

“Ortak” Türkçe’nin en sevdiğim kelimelerinden birisidir.

Gündelik dilde “Na’ber ortak?” veya “Ya ortak baksana…” gibi ifadelerle daha sevimli bir hal alır ve sosyal bilinçaltımızı ifade eder.

“Adalet Devleti” adlı 2003’te çıkan kitabımın alt başlığına da “ortak iyinin iktidarı” demiştim.

Bu yazıda ise bir “ortaklık” hikayesinden bahsedeceğim.

Bir çok konuda olduğu gibi “Kürd sorunu” hakkında da size de gayet ilham verici gelebilir.

Önce rivayeti okuyalım:

***

“Kabe’nin duvarları yeniden örülüyordu. Haceru’l-Esved’in (Siyah taş) bulunduğu yere kadar yükseltildi. Hacerü’l-Esved’in yerine yerleştirilmesi işine gelince, Kureyş kabileleri arasında sert bir tartışma ve çekişme başladı. Her Kabile, yalnız başına kendisi kaldırıp yerine koymak istiyor, buna, en çok kendisinin layık olduğunu iddia ediyordu.

En sonunda birer tarafa çekildiler, and içtiler ve çarpışmak için hazırlandılar.

Abdu’d-Dâr oğulları; ortaya içi ‘kan’ ile dolu bir çanak getirdiler. Müttefikleri olan Adiy oğulları ile birlikte ellerini ‘kanlı çanağa’ batırarak bu yolda ölmeyi göze aldıklarına yemin ettiler. Bundan dolayı onlar ‘kan yalayan’ diye anıldılar.

Kureyş kabileleri bu iş üzerinde dört veya beş gece durdular. En sonunda Mescid-i Haram’da toplanarak birbirleriyle konuştular. Birbirlerini insafa davet ettiler.

O zaman Kureyş’in en yaşlısı olan Ebu Umeyye diye anılan Huzeyfa bin Muğire ‘Mescid’in kapısından ilk giren hakem olsun!’ dedi. Huzeyfa’nın teklifi makul bulunarak kabul edildi. Gözler birden Beni Şeyba kapısına çevrildi.

Nihayet Beni Şeybe kapısından birisi göründü. ‘Bu el-Emin, Muhammed! Onun vereceği karara razıyız’ dediler.

Durumu anlattılar.

‘Bana bir örtü (genişce bez) getirin’ dedi. Velid bin Muğire’nin elbisesini getirdiler. Başka bir rivayete göre (Belâzurî) de kendi harmanisini yere serdi. ‘Her kabileden birer adam, bunun birer köşesinden tutsun’ dedi.

Örtünün dört ucundan birisini, kabilesi adına Utbe b. Rebia’ya… İkinci ucunu Ebu Zem’a b. Esved’e…Üçüncü ucunu Ebu Huzeyfa b. Muğire’ye… Dördüncü ucunu Kays b. Adiyye (As b. Vail’e) tutturdu.

‘Kaldırın onu’ dedi. Konulacak yere kadar kaldırdılar. Sonunda Haceru’l-Esved’i kendisi alıp eliyle yerine yerleştirdi ve üzerinden duvar örülmeye devam edildi.” (M. Asım Köksal, İslam Tarihi, Mekke Devri; s. 108-109).

***

Bu rivayet, İslam tarihinde Peygamberlik öncesi dönemden bir sahnedir.

Hilfu’l-Fudul, Medine Vesikası gibi daha nice “ortaklık” örnekleri var. Ticaret kervanları, ganimet bölüşümü, tarlada çalışma işleri de hep böyledir.

Onun ekonomi-politik bilincinin daima işe ortak etme, meseleye katma, birlikte yapma şeklinde tabarüz ettiğini görüyoruz.

Şimdi…

Buradan ne çıkar?

Buradan, Türkiye’nin ve hatta dünyanın meselelerini çözmede “işe ortak etme” bilinci çıkar.

Türkiye’nin meselelerini “Türkiye ahalisini” ortak ederek çözeceksiniz.

Bir mesele varsa onu tarafları ortak ederek, işin ucundan tutturarak çözeceksiniz.

Bunu numara, desise, plan, kumpas ile değil; gerçekten ve sahiden “taşı yerine” koymak için yapacaksınız.

Ellerinizi “kanlı çanağa” batırarak, intikam yeminleri ederek, “kan yalayanlar” olarak anılmanızı sağlayacak devlet politikaları ve örgüt eylemleriyle bir yere varamazsınız.

***

Kanımca Kürd sorunu, en temelde bir adalet ve eşitlik sorunudur. “Kürd yok” demekle “Allah yok” demek aynı yere varır. Çünkü halklar ve diller Allah’ın ayetleridir. Kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur, bütün halklar eşittir.

Sorun aynı anda “Türk’ün endişesi” giderilerek ve “Kürd’ün onuru” iade edilerek çözülebilir. Bunun için de ortak vicdan lazımdır. Bu, her geçen gün yara alıyor.

Barışın dili, bir gözü Türk’ün endişesinde, diğeri Kürd’ün onurunda olan bir dildir. Bunun dışındakiler “kan yalayanların” dili olarak tarihe geçecek.

Demek ki “Bölünüyor muyuz!” Türk’ün endişesi olarak, “Kürdüm ve öyle kalacağım!” talebi de Kürd’ün onur arayışı olarak kaydedilmek ve dikkate alınmak durumunda.

“Asker” ve “gerilla” dili barışın dili değildir. Üçüncü bir dil yaratılmak zorunda.

Ben Anadolu topraklarında ortak ülke ve ortak devletten yanayım. Kürdistan benim nazarımda  bu topraklarda ayrı bir devletin değil; coğrafyanın ve bölgenin adıdır. Ortak ülke, ortak devlet olmalıdır. Buna Türk veya Kürt devleti değil; Türk’ün ve Kürd’ün ortak devleti olarak “Adalet Devleti” demekteyim. Burada Türk, Kürt ve diğer tüm halklar “ama”sız, “fakat”sız ve “ancak”sız eşittir.

Bu nasıl başarılacak?

Tek yanlı dayatma ile bir yara varılamaz. Anadolu halklarının vicdanı tam bir eşitlik içinde ortak bir vicdan, ülke ve devlet yaratabilir. Bunun ontolojik (tarihsel, coğrafi, kültürel, dinsel) zemini mevcuttur. Bu olduktan sonra bir yanımızın Türk, diğer yanımızın Kürd diye atmasında bir mahsur yoktur. Aynı kalbin bir Türkiye, bir Kürdistan diye atması yaşam göstergesidir. O zaman bir bedenin iki güçlü pazusu oluruz ve emperyalizmin emellerini kursağında bırakırız. Aksi halde parçalanıp yem oluruz. Ne Kürdistan Kürtlere, ne Türkiye Türklere kalır.

Evet, ortak bir vicdan, bundan bir ortak ülke, bundan da bir ortak devlet çıkarmak mümkündür. Bunun zemini önce kanlı çanağa batırılmış ellerin yıkanması, ortaya bir örtü serilmesi, herkesin bir ucundan tutması ve böylece taşın yerine konmasıdır.

Ortak vicdan, birbirimizin ölüsüne daha fazla ağlayabilerek, ortak ülke özellikle Kürd’e memlekette daha fazla yer açarak mümkündür. Öyle ki bu yer açma eşit hale gelinceye kadar olmalıdır. Burada fedakarlık daha çok ‘egemen’ olana düşmektedir.

Egemenlik gayr-i şahsileşip ve gayr-i etnikleşip eşitlik sağlandıktan sonra görülecektir ki, esas sorun, Türk ile Kürd arasında değil; Türk’ün Türklüğünü, Kürd’ün de Kürtlüğünü kendine yegane meslek yapmış, buradan beslenen, buradan semirerek sömüren, bu iş bitince işsiz kalacağını düşünen Türk ve Kürt “kenz”cileri ile geri kalan tüm ahali arasındadır.

Demek ki barış, öldürmek için ellerin batırıldığı “kanlı çanaklardan” değil; yaşatmak için ellerin bir ucundan tuttuğu yere serilen “örtülerden” çıkıyor.

Demek ki mesele yere bir örtü serme ve ucundan tutma bilinci ve iradesindedir.

Bu memlekete lazım olan Türklük ve Kürtlük değil; ortaklık çoşkusudur. Adalet, eşitlik, kardeşlik, merhamet iklimidir.

Ayrı bir “Kürdistan” çoşkusu içindeki bir adamı ne Kürtçe TV, ne anadilde eğitim kesmez, kesmeyecektir.

“Türklük” guruna kendini kaptırmış bir zihin, Kürtçe konuşan birisine karşı ‘içindeki o zalim şüpheyi’ hiçbir zaman atamayacaktır.

Çünkü “ortak ruh” kaybolmak üzere, hatta kaybolmuş.Ucundan tutacakları yere serilen bir örtü heyecanı taşımıyorlar.

Bakın, bize lazım olan “somut çözüm önerileri” filan değildir.

Ortak ruh, ortak vicdandır. Bu ülke bunu kaybediyor.

Bir an önce ellerimizi “kanlı çanaktan” çıkarıp yıkamamız, yere serilecek bir örtünün ucundan tutmamız gerekiyor.

Bir gün bu örtüyü seren bir “el-Emin” çıkacaktır.

Taş birlikte yerine konacak, yaralar sarılacak, ülke yeniden örülecek ve ortak vicdan kazanacaktır.

Bu rüzgar dağdan da esebilir ovadan da.

Bu ülke bunu başarabilecek tarihe, vicdana, bilinçaltına, ruha sahiptir.

Yeter ki buna inanın.

Önce inanın.

 

18 Comments

  1. Avatar
    Faruk
    4 Eylül 2011 at 21:10

    Ben bunun olabileceğine inanıyorum. Yere serilecek örtü de başka bir vesile ile söylediğiniz gibi “ANAYASA”dır. Ortak vicdanın adaletle ortaya koyacağı Anayasa…

  2. Avatar
    hasan levent özdal
    4 Eylül 2011 at 21:13

    bir günü yaklaştırmak için el emin olmaya niyet edelim..Bir gün bu örtüyü seren bir “el-Emin” çıkacaktır.
    en kısa zamanda bu örtüyü seren el eminler çıkacaktır.

  3. Avatar
    İRFAN SİNCAR
    4 Eylül 2011 at 22:16

    GÜZEL…

  4. Avatar
    Ümit Ferahzade
    4 Eylül 2011 at 22:46

    Tamam..Kürt ile Türk’ün meselesi bu bağlamda çözüldü diyelim. Irkçılığı aşarak, milliyetçiliği aşarak buralara geldik..diyelim. Peki rububiyet meselesini daha sonra nasıl çözeceğiz? Çözüme yanaşmayanlarla hukukumuz ne olacak? Kısa vadede bu bir çözümdür. Ancak uzun vadede bu çözüm geçerli midir?

  5. Avatar
    ed
    5 Eylül 2011 at 09:04

    kapitalizm yarattigi insan modelinde ortak olma hissi özellik olarak yok, bütün kurgusu özellik, farklilik üzerine kurulmus. Ihsan Eliacik’in önerdigi özellik ancak her bireyin, hemde teker teker her bireyin bu hissi yeniden canlandirmasi kosulu altinda gerceklesebilir, ve güzel ve gercekci bir nasihat, eyvallah..

  6. Avatar
    hakan
    5 Eylül 2011 at 12:12

    Eyvallah
    Sonuna kadar katılıyorumyazınıza.
    Kürt kardeşlerime sesleniyorum masum asker kanı dökerek barışa ulaşılmaz terör bitmeden asla sorun çözülmez her iki tarafında silah bırakması saçma bir tez türkiye ordusu silah mı bırakacak askerini terhis mi edecek böyle çözüm olmaz çözüm meclistedir dağdaki iner özür diler oprasyona katılmış asker öldürmüşse cezasını çeker bedelini öder anayasa örtüsü yere serildiğinde hiçbir etnik grubun hiçbir etnik dilin hiçbir kişinin üstünlüğüne yer verilmeksizin ortaklık sözleşmesine sadece adalet kavramını üstün tutarak herkes imzasını atar.
    Bu örtünün yere serilebilmesi için artık umudum daha çok yeterki kimse kimsenin gazına gelmesin.
    Kimsenin kimseye üstünlüğü yoktur her insan bir ayettir her varlık bir ayettir neye zulmediyorsanız veya kime zulmediyorsanız ALLAH a isyan ediyorsunuzdur.
    Hepimiz ademin çocuklarıyız etnik kimlik nedir gidin geriye akraba çıkacağız hepimiz 21.yüzyılda hala binbeşyüz yıl önce ki cahiliye döneminin kavmiyetçiliğini tartışmak ahmaklıktan başka bir şey değildir.
    ALLAH ın göndermiş olduğu hiçbir kutsal kitapta yeri yoktur kavmiyetçiliğin. Elimizdeki son kutsal kitapsa kavmiyetçiliği sınıfsal ayrımcılığı reddeder ve insanlık ortak paydasında buluşturmak için tüm insanlığa hitap eder bizim eksiğimiz ise 15 asır önce gelen bu mesajları hala doğru okumaktan aciz oluşumuzdur.
    ALLAH bizi ne etsin gökten adalet sofrasını indirsin örtüyü kendi mi sersin yere, örtüyü nasıl sereceğimizi anlayacağımız dilde anlatmış biz anlayalım diye yeryüzüzünde konuşulan bir dilde göndermiş mesajlarını.
    21 yüzyılda hala bu mesajı anlayamıyorsak daha ne denir ki ahmaklıktan başka…

  7. Avatar
    saffet simsek
    5 Eylül 2011 at 16:06

    rum suresi 22 yine gokleri ve yeri yaratmasi dillerinizin ve renklerinizin farkliligida onun mucizevi isaretlerinden biridir süphesiz bunda bütün insanligin cikarina olan bir ders mutlaka vardir bu ayette acikca sunu söyler dillerin ve renklerin farkliligi allahin birer ayetidir dolasiyla herhangi bir renge ve dile karsi kökten bir saldiri allahin bir ayetine saldiriyle es anlamlidir m.i

  8. Avatar
    mustafa hediye
    5 Eylül 2011 at 22:07

    Kurtler sizden ve Türklerden adelet ve e$itlik istemiyor.Biz kendimize Kurt devleti kuracagiz diyorlar.ORTADAKI olay Kürt milliyetciligidir VE bunu dinle, ortaya atilan bezle ,anayasayla çözemezsiniz.Türkiyedeki a$iretler diye kitap okudum;iki milyon insan ZAZACA ve KIRMACA konu$uyormu$.Yani ikimilyon insana devlet mikurduralim atalarimizin kanla aldigi yerde? Almanya’da üç milyon Türk var onlara neden kanunlarin önünde e$it haklar verilmiyor?Almanya’da çali$ipda ba$ka ülkeye giden TÛRK DIDIK ARANIYOR,alman vatanda$i transit geçiyor. Bu ülkede ya$ayan herkese e$it haklar taniyor devlet.DAHA ne isterler.Almanya’da yarim milyon kurt var.Anadilde egitim ve çe$itli ayricaliklar istesinler, hepisini SINIR di$i eder.

  9. Avatar
    Nilüfer Gül
    6 Eylül 2011 at 16:51

    Türk kenzcileri kenzciliğini geliştirmeye devam ediyor ama Kürt tarafındakiler, ateşkes yapmalarına rağmen sürekli operasyonla, polis terörüyle, tutuklamalarla karşılaşıyor, yani kenzcilik mevcut değil.
    Türk’e ve Kürd’e eşit mesafede durma kaygısını fazlaca taşıyan bir yazı ve bu açıdan yazan kişinin genel duruşuyla paralellik kurmasam da, yazının devletin tarafında kaldığını düşünüyorum.

  10. Avatar
    ersin dogan
    7 Eylül 2011 at 08:07

    Kalemine sağlık ortak

  11. Avatar
    Yavuz Soysal
    7 Eylül 2011 at 09:31

    Artık dipsiz bir kuyuya dönmüş,at izinin it izine karıştığı,vicdanın ve hakikatin değil komploların ve nefretin belirleyici olduğu,her seferinde dönen-döne çözümün kan çanaklarına havale edildiği Kürt sorunu, Hoca’nın vasat ümmet olma bilincinden damıttığı ortaklaşma-kardeşleşme çağrısıyla çözülebilir.Hoca müslüman çözümü göstermiştir.

  12. Avatar
    rahmi çelik
    7 Eylül 2011 at 11:52

    SAYIN MUSTAFA HEDİYE BEY öncelikle yazınız ve uyarınız için çok teşekkür ederim eğer istiklal savaşında türkler şu biz kürdüz diyenleri korumasaydı onların yaptıklarına göz yummasaydı onları birinci sınıf vatandaş yapmasaydı fıransızlar ve italyanlar o kürtlerin daha o zaman soyunu kuruturduda bize soy kırım yaptılar diyebilecek bir kürt dahi bulunmazdı derim belirttiğiniz gibi birde onlara öncelik tanınarak özellikle Almanyaya işçi olarak giden kürtler şimdi değil ama 100 sene sonra orayıda kürt nüfusuyla doldururlar ve çifte vatandaşlık haklarıylada orayıda türkiye misali içten esir alırlarsa bunada hiç şaşmayalım bu işler siyonizt usulünce yavaş yavaş alıştıra alıştıra oluyor birde haşaş afyonuyla ve sonrada din afyonuylada oluyor eğer dikkat ederseniz bütün din profösörlerimizin hemen hepside kürttür veya melezdir veya arap kökenlidirler büyük millet mecliside yüde doksan kürtlerle doludur her partide öyledirler bütün hukukçular da öyle doludur ve tıp doktorlarımızda ticaret adamlarımızda öyledir generallerimizinde öyledir işte bitlis paşa bir örnektir ordununda bir çok kısmı kürttür veya arap kökenlidirler işte biz onları böyle bağrımıza basmışken onlar bizim için neler yapıyorlarişte bunlara nankörlük denir bozguncular denir fakat görünende şudurki bu kürtlerin soyunu gene ABD ve AB kurutacaktır ve onlar hiç bir türk sahip çıkmayacaktır ve onlara atrık Attatürkte sahip çıkmayacaktır derim ve kendi düşen ağlamaz derler takke düştü kellerde görülmüştür ok yaydan çıkmıştır her yapılanın bir tür bedeli ve karşılığı vardır kanla irfanla kurduk biz bu cumhuriyeti. yedirmeyeceğiz bu nimeti ne başka milletlere ve nede biz kürdüz diyenlerede ve biz sizlen yaşamaya mecbur değiliz diyen kürtlere ve siyonistlere yetti artık çünkü bu vatan bize kutsall emanettir YA İSTİKLAL YA ÖLÜM MİLLİ PAROLAMIZDIR. ve bu her zaman ve her asırda ve kıyamete kadarda geçerlidir derim r.ç.

  13. Avatar
    rahmi çelik
    7 Eylül 2011 at 13:55

    Efendiler bu millet bu memleket parçalanacak olursa genel şerefsizliğin engazı altında şunun bunun şahsi şerefide parça parça olur* Biz o genel şerefi kurtarabilmek için harekete geçen millete ruhumuzla katıldık katılmamıza mani olabilecek şahsi rütbe ve mevkileride genel şerefi kurtarmaya yönelik bir gaye uğrunda feda ettik ülkemizin bütünlüğü için her şeyimizi ortaya koyduk* bunu anlamayıpta milleti hala kendi kafalarının keyfine göre idare beladır bela çekmeyede bu milletin artık tahammülü kalmamıştır .”ATATÜRK” NOT: İŞTE aTATÜRK VAKTİYLE BÖYLE SÖYLEMİŞ VE GERİSİ BİZLERE EMANETTİR DERİM.şunu kabul edelimki vatana ihanet Allaha şirk koşmak gibi bir ihanettir bunu bilinizki sonra firavun devrindeki o millet gibi sizi birileri ezmesin çünkü son peygamberde artık aramızda yokturki bir kıyak yapıpta denizleri yarıp kurtarsın sizide ve artık onlar bitti ve işiniz şeytana kalır derim bu vatan millet düşmanlarına derim r.ç.

  14. Avatar
    suyuuti
    8 Eylül 2011 at 15:28

    pkknın arkasındaki güç israildir. israili çözmeden pkkyı bitiremezsin. başbakan da bunu biliyor. o yüzden başbakanın son israil çıkışı yeni dönem pkk ile mücadelede bir paragraftır. yoksa halkların birbirinden bir alıp veremediği yoktur. ben kro kardeşlerimi zaten ezelden beri severim. kro yiğit demek ona göre, gerilim yaratmayalım.

  15. Avatar
    hüseyin sungur TARSUSLU
    8 Eylül 2011 at 18:35

    “” Maalesef “” Mersin’de, 1 EYLÜL BARIŞ GÜNÜ,Şevket Sümer mahallesinden,barış diyerek yollara dökülen ne kadar at hırsızı-başıbozuk varsa,sağı solu yaktı-yıktı.Kesmedi…Evlere molotof attılar ve yakmağa çalıştılar.Bunun adı da “barış günü” oldu.Açınız , http://www.demokratmersin.com un kapak sayfasında,yüzü yanık içindeki 5,6 yaşlarındaki yavrumuzu görünüz…Selam ile…

  16. Avatar
    alkan
    16 Eylül 2011 at 18:49

    kardeşliğin ve ortaklığın manifestosu bu kadar mükemmel anlatılabilir kalemine ve yüreğine sağlık

  17. Avatar
    hüseyin polat
    17 Ocak 2012 at 10:54

    adama bak eşitlik kürtler TÜRKLERin haklarına varana dek ayrıcalık vererek mi olacak!TANZİMAT ve ıslahattaki gayrimüslimlerin yerini almaya gönüllü bir KÜRT halkı var desene!aman ne iyi…

  18. Avatar
    SELAMUN ALEYKUM
    18 Mart 2012 at 07:39

    SELAMUN ALEYKUM. ALLAH\’ın razı oldugu kullarından olasınız! Elinize saglı güzel olmuş! Çok iyimser bir yazı kaleme almışsınız. Keşke bende iyimser olabilseydim! kenzlere karşı abdestli kenzlere karşı!

Yorum Bırak Cancel reply

İlgili Haberler

Kapitalizm İnsan Onuruna Aykırıdır Yazılar
Aralık 23, 2020

Kapitalizm İnsan Onuruna Aykırıdır

Bilgiden Önce Bilinçli Olmaya İhtiyacımız Var Yazılar
Aralık 21, 2020

Bilgiden Önce Bilinçli Olmaya İhtiyacımız Var

“Aleviler ve Sosyalistler” Üzerine Aykırı Düşünceler Yazılar
Aralık 19, 2020

“Aleviler ve Sosyalistler” Üzerine Aykırı Düşünceler

Zaman Akışı

Ara 28 09:26
Fikir & Yazı

Gıda endüstrisi sağlıksız ürünlerinin promosyonu için Covid-19 salgınından bile faydalanıyor

Ara 28 09:17
Fikir & Yazı

Rahat bırakalım şu 2021’i

Ara 28 09:15
Fikir & Yazı

Ölçmenin ekonomi politiği

Ara 28 09:09
Türkiye

Türkiye 2021 yılında erken seçimi konuşacak

Ara 28 09:05
Dünya

Covid–19 sürecinde ev işçileri: ‘Doymuyorsun, açlıktan da ölmüyorsun’

Ara 28 08:43
Ekonomi

40 milyar liralık gizli ihale

Ara 28 08:32
Politika

Muhalefet sağa çek, Kürtler siz de!

Ara 28 08:21
Türkiye

2020’yi kabusa çeviren olaylar

Ara 28 08:07
Türkiye

Ne Türk ne Türkçe: Bunun adı nefret edebiyatı

Ara 28 08:03
Emek

İTO, Türkiye’deki işgücünü ‘nitelikli ama ucuz’ olarak tanıtarak yabancı sermayeye pazarlamaya çalışmış

Ara 28 08:00
Politika

Guardian: Hükümet, HDP’nin başarısını geri almak için PKK ile barış görüşmelerinden çekildi

Ara 28 07:57
Türkiye

Adaletin kapıları Roboski’ye kapalı

Ara 28 07:53
Sağlık

Aşılamada birçok ülkenin gerisinde kaldık

Ara 28 07:51
Ekonomi

Yabancı yatırımcıya çağrı: Bizde işçi bedava

Ara 28 07:47
Türkiye

Depremler uyarıyor ama kulak asan yok

Ara 28 07:45
Sağlık

Covid-19 aşıları üzerine bazı sorular-(1)

Ara 28 07:35
Yaşam

İçişleri Bakanlığı’ndan yeni yılbaşı genelgesi: Tercih değil, zorunluluk

Ara 28 07:32
Dünya

Arjantin’de kürtaj hakkı Senato’da

Ara 27 09:59
Sağlık

Prof. Dr. Uğur Şahin: Normalleşme 2021’in sonunda

Ara 27 09:50
Dünya

Avrupa tarihinin en büyük aşı kampanyası başladı

Ara 27 09:42
Politika

Karamollaoğlu: AK Parti değiştirmek istediği düzenin parçası oldu

Ara 27 09:37
Türkiye

Her AVM kendi e-ticaret sitesini kuruyor

Ara 27 09:33
Türkiye

İşçi alacaklarını otomatik hesaplayan site yayında

Ara 27 09:23
Türkiye

Mezar yerleri karaborsaya düştü: Mecburiyetten satıyorum

Ara 27 09:05
Türkiye

Kandilli Rasathanesine göre; Elazığ’da 5,6 şiddetinde deprem

Ara 27 09:01
Türkiye

Ankara Ticaret Odası’dan Meclis’te HDP dışında herkese takvim

Ara 27 08:49
Dünya

Lübnan’da Suriyeli sığınmacıların çadır kampı ateşe verildi!

Ara 27 08:45
Türkiye

Özgür Demirtaş’tan o reklama tepki: Halk bunları yemiyor artık!

Ara 26 12:58
Türkiye

İngiliz kuruluştan ekonomi tahmini: ‘Türkiye dünyada küme düşecek’

Ara 26 12:53
Emek

”Patronlar tek adam, tek parti iktidarına güveniyor”

  • Fikir & Yazı
  • Eylem & Etkinlik
  • Fotoğraf & Karikatür
  • Kitap & Dergi
  • Belgesel & Film
  • Müzik & Video
  • Yukarı Dön