Discovery Channel’dan yapılan açıklamada dizi ekibinin, tamamlanmasına bir yıl kalan inşaatte çekim yapabilmek için gerekli izinleri aldığı belirtilirken, “Danny Forster, nehir vadisinin yaklaşık 300 metre yukarısında barajın en büyük beton bloklarını dökecek ve 6 bin 300 ton ağırlığında çelik yapılarla sabitleyecek olan ekiple birlikte çalışacak. Barajın içinde ise dünya tarihinde inşa edilmiş en dik taşkın kanallarının yapımına dahil olacak. Barajın altında bulunan elektrik santralinde ise, izleyicilere herkesin göremeyeceği dört büyük türbini, dolayısıyla dünyanın en hızlı nehirlerinden birinin nasıl ehlileştirilebildiğini gösterecek” denildi.
Programda, baraj hakkında “Dünyanın en yüksek barajlarından biri, herşeyiyle yeryüzündeki en sağlam baraj, gezegendeki en dik boşaltma kanallarına sahip, bir barajın depreme dayanıklı hale getirilme süreci, şimdiye dek inşa edilmiş en büyük yer altı elektrik santrallerinden biri” gibi süreçler de vurgulanacak.
Artvin’in veya hidroelektrik santrali (HES) ile doğasının ve yaşamının geri dönüşü olmayacak biçimde katledildiği herhangi bir yerin ekosisteminin, acımasızca tahrip ediliyor olmasıyla gurur duyulması veya bu katlin övülmesi vicdan sahibi çevreler tarafından eleştirildi. Bunun yanı sıra, çevre ve yaşam savunucuları ise durumun şaşırılacak olmadığını, para ve çıkar söz konusu olunca devlet şirket elele doğayı, insanı veya yaşamı umursamamalarının olağandışı olmadığını vurguladılar. HES karşıtı bir eylemci de durumu, “Doğa dostu gözüküp doğayı katleden şirketlerle işbirliği içerisinde olan yeşil dostu kurum ve kuruluşlardan biliyoruz ki, sadece ağaçlar ve doğa değil para da yeşildir.” şeklinde yorumladı.