Ulusal Cephe Lideri Jean Marie Le Pen, Fransa’nın ihtiyacına göre sadece namuslu, saygıdeğer ve Fransa’yı seven kişilerin vatandaşlık alabileceğini savunuyor. “Irkçı mısınız’’ deyince, dünyanın pek çok yerinde geçerli, o klasik formüle dayanan cevabı veriyor: “Irkçı diye yolumu kesmek istiyorlar. Irkçı değil, milliyetçiyim. Karım Yunanlı, partimde Araplar hatta Japon da var.” Le Pen Cumhurbaşkanlığı makamında kesinlikle bir Fransız’ın oturması gerektiğini söyleyip ekliyor: “Sarkozy göçmen asıllı ve Fransa’nın kültürüyle hiç alakalı değil. O geldiğinden beri göçmen sayısı da vatandaşlık alanlar da arttı.” Le Pen sorularımıza şu yanıtları veriyor:
ÜLKEYİ SEVMEK KABAHAT OLDU
Avrupa’da milliyetçilik de negatif bir kavram…
Partimiz milliyetçidir. Burada, ülkeni sevmek, milletini sevmek kabahat oldu. Bu Avrupa belasını De Gaulle sardı başımıza. Dünyanın bütün ülkeleri, milli devlet formunu muhafaza ettiler, Avrupalı ülkeler hariç. Bizim ulus devletimiz Avrupa’nın bir parçası oldu. Biz AB’ye, küreselleşmeye karşıyız. Cumhurbaşkanı Mitterrand, bana “Milliyetçilik savaş demektir’’ demişti. “Hayır’’, Avrupa’da savaşlar sadece milliyetçilik adına olmadı. Dünyada agresif milliyetçiler yahut aynı zamanda ırkçı ve milliyetçi siyasi hareketler var. Biz, milli değerlerimiz korunsun, devlet bağımsız olsun, yabancı göçü kontrollü olsun, önüne gelen gözünü Fransa’da açmasın ve çifte vatandaşlık kaldırılsın istiyoruz.
Minare yasağını destekliyorsunuz. Başörtülü Fransız vatandaşları görmek sizi rahatsız ediyor mu?
Minarelere karşıyım, camilere değil… “İslamcılığa hayır’’ diye afişler hazırlattım. Fransa’ya yeni girenler, köken ülkelerindeki gibi bir ülkede yaşamak istiyorlar, minareli camiler talep ediyorlar. Başörtüsü bir kimlik sembolü, bunun dışa vurulması. Tek başına elbette şoke edici bir şey değil. Ama ben Fransız olarak, bununla “Ben Müslümanım’’ diyerek bir kimlik gösterisi yapıldığını düşünüyorum. Yani bana göre, Fransız toplumuyla bütünleşmeyi reddettiğini göstermiş oluyor..
Başbakan Erdoğan, Türk göçmenlere “Fransa sizi evinizde hissettiriyor. Bundan memnun oldum” diye seslendi. Türk göçmenler çalışkanlıklarıyla tanınıyor. Ayrıca camileri de minaresiz. Nüfusları da kalabalık değil. Ama Erdoğan “Çifte pasaport alın” diyor ve tabii ki bundan çok rahatsız
oluyorum.
SARKOZY TÜRKİYE KONUSUNDA YALAN SÖYLÜYOR
Sarkozy, Türkiye’nin AB üyeliğine muhalefetiyle oylarınızı çaldı mı?
Türkiye’ye muhalefeti etkili olmuştur belli ölçülerde tabii. Ama seçimlere, partisinin sağında söylemlerle girdi. Milli değerlerden, bayraktan bahsetti. Türkiye konusunda samimi olduğunu düşünmüyorum. Yalan söylüyor. Siz, onun “Bazı fasılları bloke ederiz’’ dediğine, şu anda bloke eder gibi yaptığına bakmayın. Zamanı gelince hepsi açılır. Türkiye’nin üyeliği söz konusu olunca, çıkar “Ben karşıydım ama Avrupa’nın çoğunluğu benim gibi düşünmüyor, bana muhalefet ettiler. Ben de kabul etmek zorunda kaldım’’ der.
DOMUZ ETİNİ KALDIRMAK FRANSA’YA SALDIRIDIR
Fransa’da helal gıda pazarı 5 milyar Euro’ya yaklaştı. Bu durum sizi sinirlendiriyor mu?
Evet, Fransa’da Müslümanlar hâkimiyet kurmaya başladı. “Okul kantinlerinde Müslüman çocuklar domuz eti yiyemiyor, domuz eti tamamen kalksın’’ diyen bürokratlar var. Bu Fransa’ya bir saldırıdır.
ÇİNLİLER ÖLMÜYOR