• Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
    • Yaşam
    • Türkiye
    • Dünya
  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
    • Belgesel & Film
    • Eylem & Etkinlik
    • Fotoğraf & Karikatür
    • Kitap & Dergi
    • Müzik & Video
Adil Medya
  • Aralık 2, 2023
  • Yayın İlkeleri
  • Hakkımızda
  • Künye
  • İletişim
  • Güncel
  • Sağlık
  • Sağlık
  • Psikoloji
Adil Medya
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
      Yerli ve millî çürümüşlüğümüz

      Yerli ve millî çürümüşlüğümüz

      Sosyal yardımlar yoksulluğun ilacı değil

      Sosyal yardımlar yoksulluğun ilacı değil

      Cumhur İttifakı’nın bilindik taktikleri: Ah bir kavga çıksa

      Cumhur İttifakı’nın bilindik taktikleri: Ah bir kavga çıksa

      Özgür Özel, İmamoğlu ve Yavaş'ı övdü; "İşbirliğine devam" mesajı verdi

      Özgür Özel, İmamoğlu ve Yavaş'ı övdü; "İşbirliğine devam" mesajı verdi

    • Yaşam
      Fırtına, kar, sağanak... Deniz taştı, ev ve işyerlerini su bastı, çatılar uçtu

      Fırtına, kar, sağanak... Deniz taştı, ev ve işyerlerini su bastı, çatılar uçtu

      Kalbimiz Hrant’ın mezar yeridir

      Kalbimiz Hrant’ın mezar yeridir

      Türkiye'de trans olmak: Var olma, yaşam ve aktivizm mücadelesi

      Türkiye'de trans olmak: Var olma, yaşam ve aktivizm mücadelesi

      İnsanlar Yaşlandıkça Neden Daha Erken Uyanır?

      İnsanlar Yaşlandıkça Neden Daha Erken Uyanır?

    • Türkiye
      Kobanê Davası'nda 43'üncü duruşma: İddialar, iftiraya dönüştü

      Kobanê Davası'nda 43'üncü duruşma: İddialar, iftiraya dönüştü

      Tahir Elçi İzmir'de anıldı: ‘Em te ji birnakın’

      Tahir Elçi İzmir'de anıldı: ‘Em te ji birnakın’

      Fırtına, kar, sağanak... Deniz taştı, ev ve işyerlerini su bastı, çatılar uçtu

      Fırtına, kar, sağanak... Deniz taştı, ev ve işyerlerini su bastı, çatılar uçtu

      Türkiye’ye otopsi

      Türkiye’ye otopsi

    • Dünya
      Ortaklıkları, farklılıklarıyla: Aşırı sağın yükselişi

      Ortaklıkları, farklılıklarıyla: Aşırı sağın yükselişi

      İsrail ve Hamas arasındaki geçici ateşkes son gününe girdi: Gözler sürenin uzatılıp uzatılmayacağında, İsrail baskı altında

      İsrail ve Hamas arasındaki geçici ateşkes son gününe girdi: Gözler sürenin uzatılıp uzatılmayacağında, İsrail baskı altında

      Kobane Davası: 'Şüpheden sanık yararlanmıyor, iddia güçleniyor'

      Kobane Davası: 'Şüpheden sanık yararlanmıyor, iddia güçleniyor'

      Sömürge törpüsü: İsrail’e mahpus olmak

      Sömürge törpüsü: İsrail’e mahpus olmak

  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
      Yerli ve millî çürümüşlüğümüz

      Yerli ve millî çürümüşlüğümüz

      Hadislerin İncelemesi -1

      Hadislerin İncelemesi -1

      Ortaklıkları, farklılıklarıyla: Aşırı sağın yükselişi

      Ortaklıkları, farklılıklarıyla: Aşırı sağın yükselişi

      Sömürge törpüsü: İsrail’e mahpus olmak

      Sömürge törpüsü: İsrail’e mahpus olmak

    • Belgesel & Film
      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

    • Eylem & Etkinlik
      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli yapıldı

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli yapıldı

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

      Mikroplastik Nedir? Canlılara ve Çevreye Nasıl Zarar Verir?

      Mikroplastik Nedir? Canlılara ve Çevreye Nasıl Zarar Verir?

      Filistin sorunu paneli yapıldı

      Filistin sorunu paneli yapıldı

    • Fotoğraf & Karikatür
      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

      Uykusuz bu hafta kapağına TOKİ'yi taşıdı

      Uykusuz bu hafta kapağına TOKİ'yi taşıdı

      Başka Türlü | Tamam da, dezenformasyon hangisi?

      Başka Türlü | Tamam da, dezenformasyon hangisi?

      Uykusuz'dan maden faciası kapağı: Size de fıtrat mı dediler?

      Uykusuz'dan maden faciası kapağı: Size de fıtrat mı dediler?

    • Kitap & Dergi
      Kitap Fuarı 40 yaşında

      Kitap Fuarı 40 yaşında

      Haftanın öne çıkan kitapları

      Haftanın öne çıkan kitapları

      Haftanın öne çıkan kitapları

      Haftanın öne çıkan kitapları

      Hedef gösterilen Ataol Behramoğlu'nun Bitlis'teki okur buluşması engellendi

      Hedef gösterilen Ataol Behramoğlu'nun Bitlis'teki okur buluşması engellendi

    • Müzik & Video
      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

Oya Baydar

Oya Baydar

Yazı değil, çığlık zamanı!

Aralık 15, 2015 Alıntı Yazılar 0 comments

Facebook Twitter Google+ LinkedIn Pinterest

Artık yazamıyorum, sadece çığlık atıyorum. Söylenmedik, yazılmadık şey kalmadı zaten. Duyan kulaklar ve yürekler için, gören gözler ve vicdanlar için her şey ayan beyan: Ülkede savaş var; devlet ve iktidar, terör örgütüyle savaş adı altında Kürt vatandaşlarına karşı savaşıyor. Kürt silahlı hareketi, halkın özgürlüğü için halk savaşı veriyorum diyerek kendi halkını kırdırıyor. İki taraf da kendi siyasal emelleri, kendi stratejik amaçları uğruna İNSAN’ı feda ediyor. Canlar harcanırken, insanlar telef olurken iki tarafın da kendilerince haklı saydıkları nedenleri, bu kan ve zulmü aklayıp paklayacak gerekçeleri var: “Vatanı bölmek, bölgede kendi hâkimiyetlerini kurmak istiyorlar, devlete şırh koşuyorlar” diyor iktidar; “Halkımızın varlığını, özgürlüğünü, haklarını kazanmak ve savunmak için savaşıyoruz”, diyor Kürt hareketi. Ve bu arada şiddet şiddeti doğuruyor, şiddet sarmalı yükseldikçe yükseliyor.

Diyarbakır: Bölgenin kalbi, kendimizi hep suçlu, hep eksikli hissettiğimiz dostlarımızın, yoldaşlarımızın, barış ütopyamızın şehri. Bu kadim ve kutsal şehir gün be gün cehennemden bir köşeye dönüşüyor. Cizre, Lice, Nusaybin, İdil, Silvan, Derik, Sur, daha nereler şimdi kuşatılmış savaş alanları. Camiler, okullar, hastaneler yanıyor, yıkılıyor; çoğu mahallede içine girip oturulabilecek tek bir ev kalmamış, dükkânlar kapalı, kepenkler inik. Sivil ölüm yok iddiasının yalan olduğunu siz bilmiyorsunuz ama oradaki insanlar, ölülerine ağlayanlar biliyor. Ölüm sıradanlaşıyor ve insanlar yıkılmış evlerinden kurtardıkları birkaç parça eşyalarını buldukları araçlara yükleyip, evlerini, yurtlarını sokaklarını terk ediyor. Tıpkı istila edilmiş topraklarından kaçan yenik halklar gibi.

Üzerinde o kadar düşündüğüm, yazdığım çizdiğim konu: kimin haklı kimin haksız olduğu, şu anda artık ilgilendirmiyor beni. Camiyi kimin patlattığı, okulu kimin bombaladığı, ölenleri kimin öldürdüğü de… Çünkü bir yerde savaş varsa, orada gerçeklere asla ulaşamazsınız ve savaşta hiçbir taraf temiz kalamaz. Beni sadece ve sadece acı çeken, ölen, öldürülen, cehennem hayatına mahkûm edilen, evini, işini, okulunu, o zahmetli ama yine de yaşanmaya değer gündelik hayatını yitiren insan ilgilendiriyor. Savaş ve şiddet diliyle konuşanların hangi taraftan olduğu da, silahı, şiddeti kimin kullandığı da vardığımız şu noktada artık umurumda değil; Ne “Vatanın bölünmez bütünlüğü için” diyenler, ne de halk savaşı verdiklerini sananlar…

Çünkü biliyorum; orada vatanın milletin bütünlüğü korunmuyor, iktidarın Kürt halkına boyun eğdirme, dize getirme, şiddet ve dehşet yaratarak teslim alma operasyonu yürütülüyor. Üstelik bu operasyonun temel amacı birilerine başkanlık koltuğu, diktatörlük olanağı, sınırsız güç sağlamak. Ama orada gerçek bir halk savaşı da yok, bu bir yanılsamadan ibaret, biliyorum. Kürt halkı, “Bitirin bu savaşı, artık takatimiz kalmadı, barış istiyoruz, sadece barış” diye avaz avaz feryat ediyor. Yerini yurdunu bırakıp cehennemden kaçmaya çalışıyor. Ve siz onlara, “Her çiçek toprağında güzeldir, her çiçek yaşamı kendi toprağında var edebilir” gibi şairane seslenişlerle ölüm, açlık, acı vaat ediyorsunuz. Orada, kazılan hendeklerin, kurulan barikatların ardında gencecik Kürt çocukları, özgürlük adına yola çıkmış insanlar yaşamını yitiriyor, ölüyor, öldürüyor. Uğruna savaşılan özgürlük ölümün özürlüğü, uğruna savaşılan haklar ölme ve öldürme hakkı oluyor. Doğru amaçlar uğruna yanlış yerde, yanlış zamanda, yanlış hesaplarla ortasına sürüldükleri çatışma, en başta Kürt halkının geleceğini vuruyor.

Ölüler ve yıkıntılar üzerine kurulu hiçbir zafer, hiçbir iktidar sağlam temellere oturmaz; kanlı zeminler temel tutmaz. İnsanlar feda ediliyorsa, “yüce amaçlar” yüce olmaktan çıkar, muktedirlerin güçlerini ve konumlarını pekiştiren yalanlara dönüşür.

İktidara soruyorum: Evleri ocakları gibi yürekleri de yıkılmış, evlatlarını yitirmiş insanların boşalttığı mahallelerde, gündelik yaşamın canlılığının söndüğü ruhu kararmış kentlerde, savaş alanı bölgelerde devletin otoritesini sağlamanın ne anlamı var? Ne anlamı var ölüleri dize getirmeye çalışmanın?  Harabeler ve mezarlıklar mıdır vatan? Yitik kuşaklar, dağlara, savaşa, ölüme mahkûm edilmiş çocuklar mıdır vatan? Devlete, iktidara, savaş kararının kurmaylarına sesleniyorum: Ülkenin tahribinden, insanların acılarından, kandan, ölümden, Kürtlere zulümden, gelecek kuşakların yitirilmesinden, benim bu çılgın, onarılmaz kederimden, doğusuyla batısıyla halkın umutsuzluğundan öncelikle siz sorumlusunuz.

PKK, KCK, YDG-H; size sesleniyorum! Bir özgürlük hareketi olarak çıktığınız yolda, bugün vardığınız noktada dönüp arkanıza bakıyor musunuz? Önderiniz Öcalan’ı hatırlıyor musunuz? İnsanların akın akın terk ettiği, hayatın cıvıltısının sustuğu, şiddetin egemen olduğu, ölümün sıradanlaştığı insansızlaşmış, ıssızlaşmış yıkıntılarda kurmayı düşlediğiniz öz yönetim olsa ne yazar, olmasa ne yazar! Hiç düşünüyor musunuz?

Bu bir çığlık; sadece benim değil, eğer kulak vermeyi, duymayı becerebilirseniz Kürdüyle Türküyle, doğusuyla batısıyla bütün Türkiye’nin imdat çığlığı. İki tarafa da sesleniyoruz: İsteseniz bir günde bitirirsiniz bu savaşı. İsteseniz doğusu batısı birlikte onarırız yıkıntıları ve yürekleri.

Şimdi siyasetin değil, vicdanın emirlerini dinleme zamanı. Şimdi barışa cesaret etme zamanı. Bir avuç  -gerçekten de bir avuç- çılgın savaşçı dışında Türkiye sizden barış istiyor.

  • Kaynak T24

Yorumunuzu bırakın


İlgili Haberler

Alıntı Yazılar

ABD, Gazze savaşının neresinde?

Hamas militanları 60 yıllık Filistin direniş tarihinde ilk kez İsrail denetimindeki bölgeleri ele...
Alıntı Yazılar

Savaşın İsrail’e taşınması neleri değiştiriyor?

Son tırmanıştan önce dans sırası Suudilere gelmişti. Veliaht Prens Selman geçen ay BM Genel Kurulu...
Alıntı Yazılar

Ellerindeki boş tencereyi de kaybetmekle korkutuldular!

Ellerinde boş tencere vardı; bırakın bu boş tencerenin dolusunu talep etmek, “terör” ve kaos...

ZAMAN AKIŞI

Kas 30 13:55
Eğitim

MEB hazırladı: “Yapay zekâ uygulamaları” dersi ortaokul müfredatına giriyor

Kas 30 13:53
Sağlık

Afrika’da bile düşüşe geçen HIV oranı Türkiye’de artıyor

Kas 30 13:50
Arkasayfa

Yerli ve millî çürümüşlüğümüz

Kas 30 13:28
Gündem

Kobanê Davası’nda 43’üncü duruşma: İddialar, iftiraya dönüştü

Kas 30 13:21
Ekonomi

Bankalardan 486 milyar lira net kâr

Kas 30 13:19
Emek

Uzun mesailer ömrü kısaltıyor

Kas 29 16:34
Gündem

Sosyal yardımlar yoksulluğun ilacı değil

Kas 29 15:44
Emek

Emeklilerden sazlı sözlü eylem: 10 Aralık’ta Ankara’da yapılacak mitinge çağrı yaptılar

Kas 29 14:02
Eğitim

Eksi dokuz netle 4 yıllık üniversite

Kas 29 13:59
Ekonomi

TÜİK verileri: Ekonomiye güven kasımda geriledi

Kas 29 13:56
Gündem

Cumhur İttifakı’nın bilindik taktikleri: Ah bir kavga çıksa

Kas 29 13:46
Kültür & Sanat

TBWA/İstanbul’un BirGün için hazırladığı projeye Kristal Elma ödülü

Kas 28 16:43
Arkasayfa

Hadislerin İncelemesi -1

Kas 28 16:34
Bilim & Teknoloji

Elektrikli arabalarda gerçekten yangın tehlikesi var mı?

Kas 28 16:15
Bilim & Teknoloji

WhatsApp’ın web ve masaüstü sürümü için özellik geri dönüyor

Kas 28 16:13
Sağlık

Fazla kilolar reflüyü arttırıyor

Kas 28 14:55
Ekoloji

Kuzey Avrupa’dan Diyarbakır’a kuş göçü: İlkbahara kadar kalacaklar

Kas 28 14:12
Ekonomi

Türk-İş hesapladı: Açlık sınırı asgari ücreti 2 bin 623 lira geçti

Kas 28 14:04
Sağlık

Hep yeşilini tüketiyoruz oysa siyahı şifa deposuymuş! Üstelik 1 kaşık tüketmek yeterli oluyor

Kas 28 13:54
Gündem

Tahir Elçi İzmir’de anıldı: ‘Em te ji birnakın’

Kas 28 13:35
Gündem

Ortaklıkları, farklılıklarıyla: Aşırı sağın yükselişi

Kas 28 13:17
Ekonomi

Asgari ücrette geri sayım başladı: Hangi rakamlar konuşuluyor?

Kas 28 13:15
Gündem

Özgür Özel, İmamoğlu ve Yavaş’ı övdü; “İşbirliğine devam” mesajı verdi

Kas 28 13:09
Gündem

Tuncer Bakırhan ‘HEDEP’ ismi kararına tepki gösterdi, Yeniden Refah’ı hatırlattı

Kas 28 12:55
Sağlık

Bir hekim günde bin rapora imza atıyor!

Kas 28 12:53
Ekonomi

Kira krizine karşı ‘ev arkadaşlığı’

Kas 27 14:58
Gündem

İsrail ve Hamas arasındaki geçici ateşkes son gününe girdi: Gözler sürenin uzatılıp uzatılmayacağında, İsrail baskı altında

Kas 27 14:17
Gündem

Kobane Davası: ‘Şüpheden sanık yararlanmıyor, iddia güçleniyor’

Kas 27 13:55
Gündem

Sömürge törpüsü: İsrail’e mahpus olmak

Kas 27 13:40
Ekonomi

Kuzu etine 15 günde 45 lira zam