Antikapitalist Müslümanlar 1 Mayıs’ta 12 yıldır sürdükleri geleneği devam ettirdiler. Fatih Camii’nde toplanan grup burada iş kazalarında ölen işçiler için gıyabi cenaze namazı kıldıktan sonra Saraçhane Parkı’na kadar yürüyüş yaptı. Burada okunan bildiride şunlara yer verildi:
AKM – 1 MAYIS 2024 BASIN AÇIKLAMASI
1 Mayıs, işçilerin, emekçilerin ve sadece alın teriyle yaşayanların haklarını haykırdığı bir gündür. Bugün, iktidar sahiplerine gerekli uyarılar yapılır, gücü elinde tutanların haksızlıklarına itirazlar edilir ve emek, hak, hukuk ve adaletle ilgili talepler seslendirilir. Bu nedenle askeri, siyasi, ekonomik ve hukuki yetkileri kimler elinde tutuyorsa, itirazlarımız onlaradır. Kur’an-ı Kerim, yargılama, sorgulama, cezalandırma, ödüllendirme ve yönetme tekeline karşı çıkar. Böylece sultanlık, krallık, padişahlık gibi yetkilerin tek bir kişide toplanması reddedilir. Bu sebeple bizler de 1 Mayıs’ı vesile ederek muktedirlerin tekçi zihniyetine bir kez daha itiraz ediyoruz.
Günümüz koşullarında da 1 Mayıs, Müslümanlık iddiasıyla ortaya çıkıp Ebû Lehep düzeni kuranlara karşı sesin yükseltildiği onurlu bir gündür. Hz. Muhammed, bu düzenin temel direkleri olan kavmiyetçilik, cinsiyetçilik ve ekonomik eşitsizlikle mücadele etmiştir. 1 Mayıs’ın ruhu, emek, özgürlük, eşitlik, adalet, barış ve kardeşliktir. Bu ruh, Kur’an’da tüm devrimci vurgularıyla mevcuttur.
Halkın din hassasiyetini kullanarak Allah ile aldatan muktedirlere karşı çıkmak, vicdanın yanında olmaktır. Ekonomik servet, devlet hazinesi ve toplum varlıkları ile devlet yönetimini tek bir kişinin elinde bulundurmak büyük bir suç ve günahtır. Yönetimi her alanda tek söz sahibi konumuna getirenlere karşı 1 Mayıs’ta itiraz sesini yükseltmek, zulme uzak olmak ve Kur’an’a yakın durmaktır.
Müslüman, ruhu ak, vicdanı pak olan kişidir. Eylemleriyle vicdanlarını karartanlar, söylemleriyle kendilerini aklayamazlar. Toplum vicdanının seslerini ve vahyin uyarılarını duymamak için kurşun geçirmez arabaların içine veya kalın duvarlar ve koruma ordularının arkalarına sığınanlar, şunu iyi bilsinler ki bir gün vicdan, ahlak, tevhid, adalet, eşitlik, özgürlük, paylaşım ve kardeşlik değerlerinin gök kubbeyi harekete geçirdiğini görecekler. O gün, sözün gücü gücün sözünü yenecek, hukukun üstünlüğü üstünlerin hukukunu çöpe atacak, korkakların cilası düşecek, sahte dindarlık perdesi altında işlenen yolsuzluk, hırsızlık ve soygunculuk çarşaf çarşaf sergilenecektir. O gün geldiğinde kariyer ve konfor batağında debelenen ve çaldıklarıyla sonsuz, sorgusuz ve sorunsuz bir mutluluk hayal edenler Ebû Cehil’in akıbetiyle yüzleşeceklerdir. O gün gelmeden uyarıyoruz ve 1 Mayıs’ı o günün şafaklarından biri olarak görüyoruz.
Ey zulmün ortakları! Hz. Peygamber’in uyardığı kızıl rüzgar üstünüze esmeye başladı, lale devriniz sona ermek üzere. Bu sebeple yaptığınız ve yapmakta olduğunuz tüm yanlışlardan arınma yoluna gidin, çaldıklarınız ile çaldırdıklarınızı iade edin, suç şebekelerinin ve günah ortaklarınızın hortumlarını kesin, talanlara son verin, hukuka ve adalete dönün, torpili bitirin, kapitalistleşmiş benliklerinizi toplumcu değerlere açın ve kalan onurunuzla nasuh tövbesi yapın.
Muhammed’den Musa’ya önderlere bin selam!
Mülk Allah’ın, emek işçinin.
Kahrolsun küresel kapitalizm!
adilmedya