Biliyorum ülke gündemi yine yoğun ve normal şartlarda ben de malum konular üzerinde kalem oynatmayı tercih ederdim. Ama bugünlük “Manhattan”dan bildirmek niyetindeyim.
10 günü aşkın süredir New York’tayım. Takdir edersiniz ki “âlemlere” akmıyorum, onun yerine New York City’nin en pırıltılı şehri Manhattan’ın cildini besleyen kan damarlarında akıyorum: Metro hatlarında.
Tek başıma da değil. Sevgili rehberim, akrabam ve arkadaşım Hulusi Erhan Sakallıoğlu sayesinde, seyahatime Brooklyn Köprüsü yapılırken vurgun yiyerek ölen işçilerin hikâyeleri de ekleniyor, ilk göçmenlerin yerleştirildiği evlerin sergilendiği Tenement Museum, yani Ucuz Konut Müzesi de. Şöyle bir derleme yaptım:
SEVİLESİ ŞEYLER
■ İnsanların birbirine karşı kibar olması. Bu kibarlığın görev bilinciyle eda edilmesiyle ve gayet yüzeysel bir sorununuz yoksa şahane.
■ “Brown Stone” denilen ve çikolatalı gofrete benzeyen kahverengi taş evler.
■ Şehrin her köşesinde her an müzik olması. Şehrin bunu daha da abartması. Greenwich Village mahallesinin kurduğu orkestranın, sadece 2 profesyonel üyesi var sözgelimi. Kalan 77 kişi, mahallenin bakkalı, kasabı ve oturanından oluşuyor. Ve Çaykovski’nin Eugene Onegin’ini hiç kusursuz icra etmeyi başarıyorlar. Değil mahalle, devlet desteğiyle ayakta duramayan orkestramız utansın.
■ Takdir edilesi tarih merakı, kendini tarihe mal etme ihtiyacı: Mahallelerin, hatta apartmanların bile tarihini tutmuş, kökenine inmiş meraklıları var Uptown Manhattan’ın Hudson Highs denilen muhitinde “İngilizleri püskürtmek için işte burada mevzi alındı, George Washington bu saldırıdan büyüyerek çıktı” kıvamlı New York gaza kıssaları anlatan bir adam var örneğin.
■ Elinde iki adet donut ve kahveyle park etmiş arabaya doğru yürüyen NYPD polisleri. “Abi meraba, Special Victim Unit mi?” diye yanaşıp kutudaki diğer kahveye hallenmek gibi hayaller kurulmadı değil.
■ Time Warner binasının giriş katında bulunan dev Âdem ve Havva heykelleri. Şişman resimler yapmasıyla tanınan Fernando Botero imzasını taşıyorlar ve oldukça eğlenceliler.
GÖRÜLESİ YERLER
■ MoMa: Dört dörtlük bir sanat müzesi. Yolunuz bu şehre düşerse mutlaka görün. Bir küçük tüyo: Gezmeye en üst kattan başlayıp aşağı doğru inin, aksi takdirde 5 ve 6. katı görmeye vaktiniz kalmayabilir. Büyük ressamların çoğunun önemli orijinal tabloları ve yer yer sürpriz sergilerin de yer aldığı bölüm 5. katta. (Şu an meşhur “Scream” (Çığlık) tablosunun ressamı Edward Munch’un eserleri geçici olarak sergilenmekte.)
■ American Museum of Natural History (Doğa Tarihi Müzesi) Bu dinozorlu ve mumyalı müze “Okul çocuklarının her filmde götürüldüğü yer” olmaktan ibaret değil, epey evsaflı. Yolunuzu mutlaka düşürün ve yıldızların hikâyesini Whoopi Goldberg’in sesinden dinleyin; birden çok projektör eşliğinde üç boyutlu dijital bir şölenden mürekkep planetaryum deneyimini yaşamadan dönmeyin.
■ Trader’s Joe: Gıda ondan soruluyor, yiyebileceğiniz en kaliteli meyve, sebze ve şarküteri ürünlerini en sağlıklı kıvamda sunmakla kalmıyor, “müşteriyle sıcak ilişkiler” Trader’s Joe’da çalışan herkesin görev kalemleri arasında.
■ Barnes&Noble: Sadece kitapları ve eşsiz kitap kokusu ile değil, çocuklar için sunduğu seçeneklerle de oldukça zengin bir zincir. Bir çalışma odasında bulunması gereken her türden dekoratif ıvır zıvınn da zirve yaptığı bir mekân.
■ Fırsatını bulursanız Chelsea’de Union Square’de kurulan çiftçi pazarını ziyaret edin. Pazartesi, salı, cuma ve cumartesi günü kuruluyor. Sıcak elma suyu satan tezgâh görürseniz kaçırmayın, oldukça lezzetli bir soğuk hava içeceği.
KOŞARAK UZAKLAŞMAYI GEREKTİRENLER
■ Genel olarak, yukarıda saydığım şeyler dışındaki her şey.
■ Çöpçünün, kapıcının, değnekçinin, şoförün, köpek gezdiricisinin ve Time Square’de kukla kılığında dolaşanın bile kendisini sigara içen herhangi birinden üstün görmesi ve bulduğu ilk fırsata “orada sigara içilemeyeceği”yle ilgili bir uyarı kondurması.
■ Kökeni Almanya, İsviçre gibi Avrupai bir noktaya dayanan New York’lu yarı entelektüelin nevrotik kibri. Kendisini Amerika’da yaşayan “diğerlerinden” üstün görmesi.
■ Kış günü çıplak ayağa babet giyen kadınlar.
(HT)