ABD Başkanı Barack Obama, Meksika Körfezi’nde süren çevre felaketi ile ilgili ağzını bozdu, “Uzmanlarla sorun hakkında konuşmak istemiyorum. Biz o bölgedeki insanlarla temasa geçiyoruz çünkü o insanlar bu konunda kimin kıçının tekmelenmesi gerektiğini biliyor” dedi.
Obama, daha önce “BP bunu ödeyecek”, “Tüm imkanları kullanıyoruz”, “Bela deliği kapatın” gibi açıklamalar da yaptı. Ama BP’nin şatafatlı ‘huni’, ‘çimento’, ‘kapak’ yöntemleri, medyanın “Körfez’den iyi haber” başlıkları arasında felaket tam 1.5 aydır sürüyor.
Üstüne üstlük hem şirket, hem ABD yönetimi felaketin boyutlarını gizliyor. BP ve ABD hükümetine göre denize sızan günlük petrol miktarı 5 ila 8 bin varil. Gerçek miktarın ise, 60 ila 110 bin varil arasında değiştiği belirtiliyor.
Karaya çıkıp çırpınan balıklar, yürümekte zorlanan yengeçler, sahile vuran milyonlarca ölü karides, petrole bulanmış can çekişen pelikanlar ve daha da fazlası… Meksika Körfezi’nden yansıyan bu görüntüler de, faciadan sonra dile yalanlar da dünyaya yabancı değil.
Fonda Peter Gabriel’in ‘The Feeling Begins’i yanan petrol kuyuları, yeşil ekranda uçuşan bombalar, yıkılmış binalar, simultane çeviriler, yıkıntılar içinde ip atlayan kız çocukları ve tabi ki petrole bulanmış can çekişen karabatak kuşları…
Can çekişen o karabatak kuşunu kim unutulabilir?
Yıl 1991. Körfez savaşı… Türkiye’nin ilk özel televizyonu, can çekişen bu karabatağın görüntülerini CNN’den canlı aktarıyor: “Saddam Hüseyin, Körfez kıyılarındaki petrol tesislerini havaya uçurup denizi bir daha tarih boyunca temizlenemeyecek düzeyde kirletti.”
Tekrar tekrar, saatlerce yayınlanan bu görüntü ile “sadece insanlara değil, hayvanlara bile eziyet eden Saddam” imajı perçinleniyor.
Ama yıllar sonra karabatakların aslında yıllar önce Exxon -Valdez adlı tankerin yaptığı kaza sonucu (Alaska’da) denize yayılan petrolden kirlenen kuşlar olduğu ortaya çıkıyor. Özür dileniyor. Ve fakat iş işten geçmiş oluyor.
“Savaşın ilk kurbanı gerçeklerdir…”
Ünlü Amerikalı Senatör Hiram Johnson’a doğru söylüyor. Ama eksik. İlla bildiğimiz anlamda bir savaşa gerek yok. Şimdi Meksika Körfezi’nde olduğu gibi. Kapitalizm her daim insanlık ve doğa savaş halinde. Ve ilk kurbanı daima önce gerçekler, sonra insanlık ve doğa.
Yetkililer açıklıyor; Meksika Körfezi’ndeki çevre felaketiyle ilgili, deniz tabanındaki kuyudan petrolün fışkırması şimdi engellense bile deniz kirliliğinin ekonomik ve ekolojik etkisinin yıllarca sürecek.