Hükümet kapalı kapılar ardından, sendikaların görüşünü dahi almadan memurların iş güvencesini ortadan kaldırmayı ve esnek çalışma getirmeyi amaçlıyor. 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nda değişiklik öngören 23 maddelik kanun tasarısı TBMM’ye gönderiliyor. KESK Genel Başkanı Sami Evren ve Kamu-Sen Genel Teşkilatdırma Sekreteri Fahrettin Yokuş, sendikalardan habersez yapılan tasarıyı ETHA’ya değerlendirdi.
EVREN: SERMAYENİN PROGRAMI KURALSIZCA SÜRDÜRÜLÜYOR
KESK Genel Başkanı Sami Evren, tasarı için “Kamu yeniden dizayn eidilmek isteniyor. Kamusal bütün alanlar zaten parasal hale getirilmişti. Yurttaşların kamu hizmetine ödediği vergilerin karşılığında ucuz ve ücretsiz ulaşması gerekirken tamamen kar esanısan dayalı, şirketlerin yapılanması gibi kamu yeniden yapılandırılıyor” dedi.
Evren, buna uygun olarak kamuda çalışanlarının iş güvencesi ortadan kaldırılmak istendiğini kaydetti, şöyle devam etti: “Bir şirket kendi yapılanması için daha fazla para kazanması için ucuz emek oluşturması lazım. O nenedenle esnek çalışma koşulları kamuda yaygınlaştırmaya çalışıyorlar. Bu 7-8 yıllık bir süreçtir. Kamu Yönetimi Temel Kanunu gündeme geldiğinden, bu konu da sermayenin geniş çaplı programı üzerinden şekilleniyordu. AKP’de, sermayenin programını parlamentodaki çoğunluğunu dayanarak kuralsızca sürdürüyor. Bütün mesele bundan ibarettir.”
ORTAK TAVIR ŞART
KESK Genel Başkanı tasarının bir takım olumluluk içeren maddeleri için, “rotüş” dedi, bu tasarının asla bir reform olmayacağını kaydetti. Evren şöyle dedi: “Birtakım rotüşlerle sanki iyi şeyler oluyormuş gibi, sanki reform yapılıyormuş gibi yansıtıyorlar. Bu doğru değil. Reform kamusal alanın daha nitelikli hale gelmesi anlamını taşır. Kamusal alan nitelikli hale getirilmiyor ki! Kamusal alan tamamen niteliksiz hale getiriliyor ve kamu aslında ortadan kaldırılıyor. Yerine şirket yapılanmalarında olduğu gibi toplumsal yarar içermeyen, dışlayan, şirketlerin kar rakamlarını gösterir gibi bir tasarım ortaya çıkıyor. Ayrıca, özel sektörden atadığı bürokratlarla ele geçirmek istiyor. Bu tamamen kamuya bir yandan tasfiye ederken, diğer yandan siyasi iktidar varolan kamusal alanı kendi seçimi yönünde kullanmak istiyor.”
Sami Evren, ortak mücadeleye işaret ediyor, “Bütün emek örgütlerinin, sendikaların, sendikalara üye olmayan kamu çalışanlarının, herkesin; bu mücadeleye birlikte tavır almamız gerekiyor. Aksi takdirde kamusal alan tamamen tasfiye olacak demektir. Yerine taşeron firmalar girecek demektir. Yerine niteliksiz hizmet devreye girecek demektir” diye belirtti.
YOKUŞ: KAMU SİYASALLAŞTIRILIYOR
Kamu-Sen Genel Teşkilatlandırma Sekreteri Fahrettin Yokuş, tasarının olumlu maddeler içerdiğini ancak bunları toplu görüşme sürecinde protokol altında alınan maddeler olduğunu kaydediyor.
Yokuş şöyle diyor: “Hükümetin hazırladığı tasarıda pek çok olumlu gelişme var. Bunların tamamı zaten toplu görüşme masasında hükümetle yaptığımız protokol gereği. Ancak bize sorulmadan, görüşümüz alınmadan bazı şeyler de tasarı içine konulmuş. Özellikle dışarıdan üst yönetici getirilmesi bizi endişelendirmektedir. Çünkü kamuda üst yöneticiler ancak belli bir hizmet yılın doldurduktan sonra atanabilir. Daire müdürü olacaksınız mesela 10 yıl çalışmış olmanız lazım. Ama şimdi ne diyorlar, ‘biz herhangi bir özel sektörden, firmadan birini getiririz, müsteşar, daire başkanı yaparız.’ Tabi bu noktada sankıncalı. Disiplin uygulamalarını kaldırıyoruz deniliyor. Ama, vatandaşa kötü muamele yapması halinde iş akdini feshedilmesine kadar memura saldırıyı yoğunlaştıracak bir yapı oluşturmaya çalışıyorlar. Bunu da kabul etmek mümkün değil.”