Bir kişi, Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı’na, “Bursa’daki Bosch Fabrikası’nda namaz kılan çalışanlara fabrika yönetimince baskı yapıldığı, ara dinlenmelerde soyunma dolaplarının olduğu yerde namaz kılanlara ihtar verildiği, psikolojik baskıların gün geçtikçe arttığı” şeklinde bir ihbarda bulundu.
İhbar üzerine İnsan Hakları Başkanlığı, Bursa Valiliği’nden konunun araştırılmasını istedi. Bursa Valiliği, bu “insan hakları ihlali” karşısında derhal konunun incelenmesi için oluşturulan İnsan Hakları Kurulu’na “doğru” insanları görevlendirdi: Bursa Vali Yardımcısı Ahmet Hamdi Usta ve AKP İl Başkan Yardımcısı Mehmet Çetin.
İl ve İlçe İnsan Hakları Kurullarının Kuruluş, Görev ve Çalışma Esasları Hakkında Yönetmelik’te, il ve ilçe kurullarının görevleri arasında, “İnsan hakları ihlal iddialarını incelemek ve araştırmak” düzenlemesi yer alıyor. Yönetmeliğin 12. maddesinde, kurulun araştırma ve inceleme yöntemleri sıralanıyor.
Bir tek “ibadet” söz konusu olunca işçiyle ilgileniyorlar
Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı’nın talimatıyla incelenen fabrikada birden fazla mescit bulunduğu, aslında zaten biliniyordu.
Ancak daha önemlisi, fabrika yönetimini bu adımı atmaya getiren süreç olmuştu. Ekonomik krizi bahane eden fabrika yönetimi, işçileri ücretsiz izinle tehdit etmiş, işçilerin tepkisi üzerine 117 işçiyi işten çıkarmıştı. Fabrika yönetimi, işçileri daha ağır sömürüye mecbur etmek için önce tehdit ve işten atmayı, sonra da bu “mescit uygulamasını” kullanmıştı.