Halkların Demokratik Kongresi (HDK), Gezi Parkı girişinde basın açıklaması düzenledi. Açıklamaya BDP milletvekilleri Sebahat Tuncel, Sırrı Süreyya Önder, Ertuğrul Kürkçü, İstanbul bağımsız Milletvekili Levent Tüzel, SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan ve çok sayıda kişi katıldı. Açıklamada konuşan BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, “Bu alanda zorbalık ve zulüm halka karşı kullanılmıştır” diyerek, polis saldırısının hiçbir şekilde kabul edilemeyeceğini söyledi. Kürkçü, yetkililere Gezi Parkı’ndan uzak durma çağrısı yaparak, “Yetkilileri Gezi Parkı eylemcilerinin sözcüleriyle doğrudan doğruya konuşmaya davet ediyoruz. Gezi Parkı park olarak kalmalıdır ve buranın geleceği burada yaşayanlar tarafından belirlenmelidir. Bu alanı savunan ve direnişe katılanlara karşı uygulanan şiddete son verilmeli ve gözaltına alınanlar serbest bırakılmalıdır” şeklinde konuştu.
‘Tek yol var, saygı duymak’
BDP İstanbul Milletvekili Sırrı Süreyya Önder ise Gezi Parkı’nda gösterilen direnişin halkın “artık yeter” tavrı olduğunu belirtti. Bu tavra karşı hükümetin bu kadar şiddet uygulamaya ve kan dökmeye hakkı olmadığını belirten Önder, “Hükümetin önünde tek bir yol var; saygı duymak, ciddiye almak ve dinlemektir. Bunu yapmazsa bunun karşısında uygulayacağı tüm yol ve yöntemler tartışmaya açılacaktır. Kuzuyu kurda boğdurtmayız. Burada geziye dönük, ağaçlara dönük, insanlara dönük ve kamu mallına yapılan şiddeti hiçbir şiddeti onaylamıyoruz. Bu şiddetin karşısında duracağız. Bu direnişçilerin yanında duracağız” şeklinde konuştu.
‘Bu hesap döner’
Partilerine yönelik saldırılara dikkat çeken SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan ise, valilinin, emniyetin ve yandaş basının saldırılarının hala devam ettiğini ifade ederek, “Partimizin kapısı kırıldı, yöneticilerimiz dövülerek gözaltına alındı. SDP günah keçisi haline getirilmeye çalışılıyor. Bu şekilde buradaki direnişi bölebileceğine inanıyorlarsa yanılıyorlar. Bu hesap döner. Bu hesap buradaki direnişi dış mihraklara devretme suretiyle bozma çabasıdır. SDP illegal bir örgüt değildir. Partimiz başından beri Taksim direnişinde yer almış ve yer almaya devam edecektir” şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından heyet parktaki direnişçileri ziyaret etti.
15. günün bilançosu: 56’sı ağır 526 yaralı
Gezi Parkı eyleminin 15. günü, gün boyu devam eden polis saldırılarında 56’sı ağır 526 kişi yaralandı.
Taksim Meydanı’na önceki gün sabah başlayan ve gece saatlerine kadar süren polis saldırısında sayıları netleştirilememekle birlikte 100’ü aşkın kişi gözaltına alınırken, sadece Gezi Parkı revirine 526 yaralının götürüldüğü ve 56’sının plastik mermi ve biber gazı kapsüllerinin isabet etmesi sonucu ağır yaralandıkları belirtildi. Gezi Parkı revirinde çalışan doktorlar, yaralıların sayısının kamuoyuna yansıyandan çok daha fazla olduğuna dikkat çekti.
Durumu iyiye gidiyor
Sabah operasyonunda ağır yaralanan Evren Köse’nin durumu ise iyiye gidiyor. Polis saldırısında başına plastik mermi ya da gaz fişeği olduğu tahmin edilen cismin çarpmasıyla kafatası kırılan Köse’nin ameliyatı iyi geçti. Şişli Etfal Hastanesi’nde tutulan Köse’nin durumunun stabil olduğunu belirten doktorları, “Beyin ameliyatı oldu, ameliyatı iyi geçti, şu anda kendi kendine nefes alıp verebiliyor” dedi.
Organlarını bağışlamıştı
25 yaşındaki Evren Köse hastaneye kaldırıldığında boynunda kan grubuyla adının asılı olduğu bir yazı vardı. Yazıda ayrıca şunlar yer alıyordu: “Kronik rahatsızlığım yok, alerjim yok. Tıbben ölürsem bütün organlarımı bağışlıyorum.”
Şişli Etfal Hastanesi’nin doktoru, önceki gün hastaneye biri kulak, biri yüz olmak üzere 6 kafa travması geldiğini, en sık karşılaştıkları yaralanmanın göz yaralanması olduğunu söyledi. Ayrıca boyu uzun olanların gaz bombası fişeğine daha çok hedef olabildiğini de belirtti.
18 gazeteci yaralı
Taksim’deki polis saldırısından haber takibi yapan gazeteciler de nasibini alıyor. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) tarafından yapılan yazılı açıklamaya göre önceki gün yaşanan olaylarda 18 gazeteci yaralanırken, 4 gazeteci de polislerce darp edilerek gözaltına alındı. Basın ve ifade özgürlüğünün korunması ve basın emekçilerinin görevlerini güvenli bir biçimde yapabilmeleri için iktidarı, muhalefeti ve medyayı göreve çağıran TGC, “İktidar ve muhalefetin olayların başlangıcından itibaren medyaya yönelik eleştirileri, olayları izleyen basın emekçilerinin hedef alınmasına neden olmuştur. Siyasetçilerin medyaya yönelik söylemlerinde özenli olması gerekir. Medya kuruluşları gazetecilerin can güvenliğini sağlayacak gerekli donanımı sağlamalıdır. Medya kuruluşları gazetecilere görevlerini yaparken otosansür ve sansür baskısından uzak bir çalışma ortamı sağlamakla sorumludur” dedi.
Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nu (RTÜK) da objektif davranmaya çağıran TGC, Gezi Parkı olaylarında halkı şiddete teşvik ettikleri gerekçesiyle bazı televizyon kanallarına para cezası vermesinin düşündürücü olduğunu belirterek, “RTÜK’ü objektif davranmaya davet ediyoruz” dedi.
Henüz gözlerini açamadı
Öte yandan Taksim’de 31 Mayıs’taki polis müdahalesi sırasında başına isabet eden biber gazı fişeğiyle ağır yaralanan Lobna Allamii de 13 gündür yaşam mücadelesi veriyor. İki kez beyin ameliyatı olan 34 yaşındaki Allamii’nin kız kardeşi Fatin, ablasının sadece anayasal ve barışçıl bir hakkı kullanırken bu akıbetle karşı karşıya kaldığını belirtti.
Beyin ölümü gerçekleşti
Ankara’da Gezi Parkı’na destek için yapılan gösterilerde başından aldığı kurşun yarası ile ağır yaralanan 26 yaşındaki Mehmet Ethem Sarısülük’ün beyin ölümünün gerçekleştiği bildirildi.
Gezi Parkı eylemleri nedeniyle Ankara’da yapılan gösterilerde kafasından kurşunla yaralanan işçi Ethem Sarısülük, Ankara Numune Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Kafa bölgesinde 3 tane yabancı cisim olduğu tespit edilen Sarısülük’ün günlerdir sürdürdüğü yaşam mücadelesini dün akşam saatlerinde kaybettiği açıklandı. Ailenin avukatlarından Eylem Hakverdi’nin verdiği bilgiye göre doktorlar öğle saatlerinde yaptığı kontrollerin ardından ailesine Sarısülük’ün beyin ölümünün gerçekleştiğini bildirdi. Doktorlar Sarısülük’ün kalp atışlarının hala devam ettiğini ve bunun 48 saat sürebileceğini ifade etti.
Sarısülük’ün yaralanması nedeniyle başlatılan soruşturma kapsamında otopsisi yapılması bekleniyor. Yapılacak otopsi sonucunda kafa bölgesinde bulunan kurşun parçası çıkarılabilecek ve Sarısülük’ü vuran polis hakkında “adam öldürmeye teşebbüs” suçlamasıyla yargılanma yolu açılacak.
(Yeni Özgür Politika)