Helallik istediklerin, depremde ölüme terk ettiklerin…
“Ailem enkaz altında, yetiş” diye yalvaranların Helallik istediklerin, depremde ölüme terk ettiklerin…
Asker korkusundan orduyu bölgeye göndermediğin, yardıma koşanları da engellediğin, imdat çağrılarının tek aracı sosyal medyayı, aczin ortaya çıkmasın diye kestirdiğin için hakkımızı helal etmiyoruz.
Millet enkaz altındayken sarayından çıkmadığın, çıktığında da acılı insanların yanına korumaların ve zırhlı makam araçlarınla gittiğin, yolları kapattırıp yardım konvoylarını beklettiğin için helal etmiyoruz hakkımızı…
Bir vinç, bir demir makası olsa yaşayabilecek insanların enkaz altında donarak ölmesine yol açtığın, onların yakınlarından özür dileyeceğine, “Olan oldu. Bunlar kader planında var” dediğin için hakkımızı helal etmiyoruz.
Ailesini kaybetmenin isyanıyla, “Nerde bu devlet” diye soranlara, “ahlaksız, namussuz, adi” diye hakaret ettiğin için helal etmiyoruz hakkımızı…
Bu ülkenin en sevilen yardım kuruluşunu partinin arpalığına çevirdiğin, liyakatsiz kadrolar elinde bir çadırı dağıtamaz hale getirdiğin, cenazeler için kefen bile yetiştiremediğin için helal etmiyoruz hakkımızı…
Ana babasını yitirmiş, yalın ayak kaderine terk edilmiş, tecavüzle suçlanan tarikat yurtlarına gönderilmiş çocuklara cebinden ulufe gibi para dağıttığın için, yaşanan faciada hiçbir sorumluluğun yokmuş gibi davrandığın için, bu halka dünyada cehennemi yaşattığın için helal etmiyoruz hakkımızı…
“Hükümet istifa” diye gürleyen tribünleri tehdit ederek, isyan edenlerin üstüne polisi sürerek, zulmetmek için bir yıl daha isteyerek helallik istiyorsun ya… Bizler, bu ülkeyi ölesiye seven, yarattığın enkazın başında acı çeken, bu zulme isyan, zalime beddua eden, öksüz, yetim, çocuksuz, evsiz, ocaksız kalmış, 100 yıllık bu devletin çaresizliğinden utanmış, izledikçe yaralanmış, ağlamış milyonlarca insan, hep bir ağızdan ve en gür sesle haykırıyoruz:
“Hakkımızı helal etmiyoruz!”