Günümüzün trend konularından biri olarak faizle ilgili ülkemizde oluşan bilgi kirlilikleri ve yanlış anlaşılmalar üzerine faizle ilgili bazı bilgilere değinirsek;
Faiz, En basit anlamda paranın kirası demektir. Örnek verirsek eğer evinizi veya arabanızı kiraya verdiğinizde talep ettiğiniz gibi, kendi paranızı da bir süreliğine başkasına verdiğinizde kira talep edersiniz, buna da faiz denir. Bizim en çok kullandığımız ve bildiğimiz faiz türleri ise mevduat ve kredi faizidir. Faiz oranı, ekonomideki gidişatı belirlemede önemli bir rol oynar.
Mevduat Faizi; Kişinin banka hesabında bulunan nakit tutarların üzerine eklenen faiz ile birlikte kişinin anaparasının da eklenmesiyle ortaya çıkan kazanç sistemidir. Türk lirası, altın veya döviz mevduat hesapları oluşturulabilmektedir. Vadelerine göre ayırırsak iki çeşit mevduat vardır; Vadeli ve Vadesiz mevduat. Bankalar vadesiz mevduata para vermezler ancak vadeli mevduatlarda ek faiz verirler. Mevduat faizi ile ilgili oranlar, belirli aralıklar ile Merkez Bankası tarafından belirlenir ve diğer bankalar da kendi banka kuralları aracılığı ile kendilerine ait baz puan belirleyerek hesaplardaki paralara ek ücretler uygularlar. Örnek verecek olursak; Diyelim ki 200.000 TL paramız var ve bu parayı 1 yıllığına A bankasına yatırarak mevduat olarak değerlendirmek istiyoruz. Eğer o anki faiz oranı %20 ise. Bankaya yatırdığımız 200.000TL’yi 1sene sonra 240.000 TL olarak çekebiliriz. Mevduat faizlerinin oranlarının belirlenmesini yaparken paranın mevduatta beklediği süre önemli olmaktadır. Özellikle de faiz oranlarını hesaplama, gün sayısına göre yapılmaktadır. Gün sayısına bağlı olarak bankalar üzerinden mevduat faizi elde edilmektedir. ‘’Anapara*faiz oranı*vade’’ formülü kullanılmaktadır.
Kredi Faizi; Bankalarının verdikleri kredilere uyguladıkları faizlere verilen addır. Bankaların çeşitli isimler altında farklı kesimlere açtıkları krediler vardır. Bunlardan örnek verirsek; ticari ve kurumsal krediler, kobilerin kredileri ve bireysel krediler (tüketici kredileri ve kredi kartları) olarak sınıflandırılır. Tüketici kredilerine de örnek vermek gerekirse; taşıt kredileri, konut kredileri ve diğer krediler olarak sınıflandırabiliriz. Kredilerin her birinin faiz oranı farklıdır. Ticari faiz oranları ise farklı kurumlara göre farklı oranlar gösterebilir.
Faiz Oranlarının Piyasa Etkisi; Mevduat faizleri arttığı zamanlarda kişiler, ellerinde bulunan paralarını bu yüksek oranlı mevduatta değerlendirmek için çok daha gönüllü olmakta ve bu durumda mevduat hacmini arttırmaktadır. Öteki taraf da ise kredi faizlerinin düştüğü zamanlarda kişiler için kredi kullanmak çok daha cazip bir seçenek haline gelecek ve bunla orantılı olarak tüketim de artacaktır. Bu olaya üretici kişiler açısından bakıldığı zaman da çok daha fazla yatırım yapabilme seçenekleri sunulmuş olacaktır.
Politika Faizleri; Merkez Bankası’nın para arzı yerine faiz oranını kontrol etmek istediğinde uyguladığı bir tarifeye dayalı faizlerdir. Politika faiz oranları ise ilgili sene içerisinde çoğunlukla aylık dönemlerle Para Politikası Kurulu tarafından duyurulur. Para Politikası Kurulu, enflasyon oranları ve gidişattaki beklentilerinden, döviz kurlarını etkileyebilecek olaylardan, mali politikaya ilişkin göstergelerden, toplam arz-talep dengesinden, birim maliyetten ve kamu ve özel sektörün fiyatlar üzerindeki davranışlarından yararlanır.
Günümüzün trend konularından birine daha değinirsek; Merkez Bankası’nın yukarıda bahsettiğimiz politika faizlerini arttırmasıyla, Merkez Bankasından borç alacak diğer bankaların yüksek faiz ödemesi gerekir. Bu durum ise kredi ve mevduat faizlerinde artışa neden olur. Ayrıca bir diğer etki olarak politika faizinin yükselmesiyle bankalar merkez bankasından alacakları fonu düşük tutabilir. Bu da toplam kredi miktarının azalmasına sebep olur. Böylece ekonomik durgunluk oluşabilir, politika faizinin yükselmesi dolar kurunda düşüş görülmesine de neden olur. Bu durumun olumlu etkisi olarak ülke parasının genel kur bakımından güçlü olması, ithal edilen ürünlerin ucuzlamasına neden olur ve ekonomi canlanabilir. Faiz arttırımı kararının çıkmasıyla birlikte yatırımcıların ellerindeki dövizleri ve yatırım araçlarını TL ye çevirmesi ve mevduat hesabına koyması beklenir.
Politika faizleri oranı düşerse bankalar bu sayede Merkez Bankası’ndan daha fazla borç alabilir. Bu durum daha fazla fona sahip olmalarına yardımcı olur. Dolayısıyla toplam kredi tutarı da yükselir. Bunun sonucunda ekonomide canlılık görülebilir. Döviz kuru da bu yaşanan gelişmelerden sonra yükselişe geçer. Ancak dışa bağımlı ülkelerde dolar kurunun yükselmesiyle fiyatlar genel seviyesi yükselebilir dış ticaret açığı yükselince enflasyonist bir krize neden olabilir. Faiz azaltımı kararının çıkmasıyla birlikte yatırımcıların ellerindeki TL leri ve yatırım araçlarını dövize çevirmesi ve mevduat hesabına koyması beklenir.