Türkiye’de Erdoğan’dan önce ülkeyi bir sosyal demokrat-milliyetçi-liberal partiler koalisyonu yönetiyordu. O koalisyonun Başbakanı Bülent Ecevit, yaşlı ve yorgundu. Ülke 1999’daki ağır bir depremin ardından büyük bir ekonomik krize sürüklendi. Sadece koalisyon hükümeti değil, bütün merkez siyaset çöktü. 2002’de Erdoğan, bölünmüş partiler arasından yegâne alternatif olarak ortaya çıktı ve kazandı. O zamandan beri de neredeyse hiç kaybetmedi.
Çeyrek asır sonra bugün, yaşlı ve yorgun Başkan Erdoğan, ağır bir depremin ardından büyük bir ekonomik krize sürüklenen ülkeyi yönetiyor. Seçim üzerine seçim kaybeden merkez siyaset ise hala toparlanmaya çalışıyor. Ancak hala ortalıkta, 2002’de Erdoğan’ın yaptığı çıkışı, ona karşı yapabilecek, alternatif bir lider görünmüyor.
Son umut, Mayıs seçimlerinde Erdoğan’a karşı birleşen ittifaktaydı. Sosyal demokratların öncülüğünde bir araya gelen merkez sağ-milliyetçi-liberal partiler ittifakı, Kürtlerin de desteğini aldığı halde seçimi kazanamadı. Ve dağılma başladı. Yenilginin artçı sarsıntılarından biri, geçen hafta sonu toplanan CHP kurultayında yaşandı. Partiyi 13 yıldır yöneten Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu liderlik yarışını kaybetti. Yenilginin pek çok nedeni var elbette, ancak birinci neden, zafere susamış, baskıdan bunalmış sosyal demokratların değişim arzusu… Erdoğan karşısında 11 seçim kaybeden Kılıçdaroğlu, delegelerin oylarıyla, yerini partinin Meclis grubu başkanvekili Özgür Özel’e devretti. Yeni başkan, eczacı kökenli… Güçlü hitabeti ve polemikçiliğiyle tanınıyor. Seçilmesinde kendi karizmasından çok, tabandaki değişim arzusu rol oynadı. Ancak Özel de sosyal demokratları içine düştükleri bu yenilgiler sarmalından çıkaracak bir “reçete”, bir yol haritası, bir vizyon sunmadı henüz…
Türkiye Mart ayında yerel seçime gidiyor. Son seçimde kazanılan İstanbul ve Ankara’nın korunması, yeni belediyelerin alınması, hayati önemde… Özgür Özel ve yeni yönetim, beş ay içinde seçim kazanacak dinamizmi sağlayabilecek mi; değişim rüzgârıyla küskün seçmeni yeniden kazanabilecek mi? Türkiye’nin önündeki yeni sorular bunlar…