Free Gaza Movement, İHH İnsani Yardım Vakfı, The International Committee to Lift the Siege on Gaza, Ship to Gaza Greece, Ship to Gaza Sweden, European Campaign to end the siege Gaza temsilcileri İsrail saldırısının ardından geçen 10 günlük süreyi değerlendirdi.
İnsani Yardım Vakfı’nda bir araya gelen Yahudi, Hristiyan ve Müslüman avukatlar, “İsrail’in kara propagandalarına karşı dünyaya gerçekleri anlatmaya devam edeceğiz. İsrail bizleri sorguladı, artık biz sorgulayacağız. Sorgulatacağız” dedi.
‘MOSAD’DAN EĞİTİM Mİ ALDINIZ?’
İHH Başkanı Bülent Yıldırım, İsrail’in propagandalarına alet olan köşe yazarlarını, bu konuda açıklama yapan tüm kesimleri eleştirdi.
Yıldırım, İsrail askerlerinin yaralı fotoğraflarının gazetelerde yayınlanması ile ilgili “Fotoğrafların yayınlanmasında bahis görmüyoruz. İsrail askerlerinin korkmasını da normal görüyoruz. Çünkü onlar az önce insanları şehit etmişti. Ele geçtiklerinde zannettiler ki biz de onlara aynısını yapacağız. Onlar bizim yaralılarımızı tekmelerken, biz onları tedavi ettik” dedi.
Buna rağmen kimi köşe yazarlarının kendilerine ‘Niye sopa kullandınız diye?’ sorduğunu, hatta MOSAD’ın sorularını aynı üslupla kendilerine sorular yönelttiğini savunan Yıldırım, “Siz MOSAD’dan eğitim mi aldınız? İsrail’in bu pisliğini saklamak için ne kadar para aldınız?” diye sordu.
‘ORADA İNSANLIĞI ARIYORDUK’
Bülent Yıldırım, kendilerine ‘orada ne arıyordunuz’ diyenlere de cevap verdi, şöyle konuştu:
“Bazıları ‘Orada ne arıyordunuz’ diyor. Biz orada neler aramıyorduk ki! Denizin dibinde maden, petrol arıyorduk. Ne utanmaz bir laf. Biz orada sizin kaybettiğiniz insanlığı arıyorduk.
İsrail, bize ‘Akdeniz bizimdir, istediğimizi yaparız’ dedi. Bu ne demek? Antalya kıyıları da bizim orada konaklamaya da biz izin veririz demek. Bu ne cüret. İsrail Dışişleri Bakanı ilk açıklamasında 19 kişinin öldüğünü söyledi. Neden 19? Çünkü sayıyı 19’a tamamlayacaklardı. Başından beri planladıkları sayıydı 19. Bilinçsizce açıklamadılar. Biz o canlı yayını yapmasaydık öldürmeye devam edeceklerdi. Biz İsrail’in saldırganlığına dur demek için oradaydık. Orada olmaya devam edeceğiz.”
‘HODRİ MEYDAN, SORULARI BİZ SORACAĞIZ’
İsrail’in propagandaları ile Avrupa’da insanların İsrail’i haklı gördüğünü söyleyen Yıldırım, “Şimdi bütün Avrupa’da bu gerçekleri anlatacağız. İsrail’e hodri meydan, madem bizden çaldıklarınız çok tehlikeli şeylerdi. Hepsini ortaya çıkarın, hiç bir şeyi saklamayın, haksızsak bizi halk yargılasın” dedi.
Üç aşamalı bir strateji uyguladıklarını belirten İHH Başkanı, “Birincisi; akşam yemeğini niye çatalla yediniz diye sorsalardı bile sesiz ve sakin bir cevap verecektik. Ama en üslüpsuz, en alçakça sorularla karşılaştık. Şimdi ikinci aşamadayız: Bu bir turnusol kağıdıdır. Artık soruları biz soracağız. Ve üçüncü aşama ise İsrail’i mahkum etmek olacak” dedi.
‘DAHA BÜYÜK GEMİLERLE YOLA DEVAM’
Ship to Gaza Sweden’den Av. Dror Feiler, İsrail askerlerinin kendilerini gözaltına aldıklarında hazır olan tutanağa dikkat çekti, “Buna göre, medya mensuplarını direk tutuklama kararı almışlar. Daha öncesinden hukuksuz bir hazırlık yapmışlar” dedi.
Avukat Feiler, İsrail’e şu çağrıda bulundu: “Şimdi aleyhte propagandalarla bizi ikinci kez öldürmek istiyorlar. Öyleyse elinizde olduğunu söylediğiniz, tutanaklara geçirdiğiniz şeyleri ortaya koyun. Bizden çaldıklarınızı ortaya koyun da dünya tüm bunları görsün.”
Ship to Gaza Greece Av. Dimitris Plinois de, “İsrail’in bütün aleyhte propagandalarına rağmen daha büyük gemilerle yola devam” edeceklerini ve geri adım atmayacaklarını söyledi.
European Campaign to end the siege Gaza’dan Av. Khaled Turaani ve The Free Gaza Movement’ten Av. Greta Berlin de basın toplantısında konuştu.
ÖZGÜRLÜK FİLOSU SORUYOR
Özgürlük Filosu Koalisyonu’nun tüm resmi, sivil kişi ve kuruluşlara yönelttiği ve cevabını beklediği sorular şunlardan oluşuyor:
– İsrail hükümeti açık denizde uluslararası deniz hukuku kurallarını neden çiğnedi?
-İsrail neden sivil, silahsız masum insanlara saldırdı?
-Her tür öldürücü silahı taşıyan askerlerle dolu donanmayla içinde bebek ve 8 yaşın üstünde yaşlıların olduğu gemiye saldırma cüretini kendinde nasıl bulabilir?
-İsrail kendi karasularında bile yapamayacağı bu saldırıyla kalmayıp gemideki herkesi kelepçeleyip, işkence edip hapishaneye alması nasıl açıklanabilir?
-İsrail, Akdeniz’i, mesela Antalya’dan kalktı diye Türkiye karasularını ve açık denizi her an herkese saldırabileceği bir alan olarak görüyor. Bu saldırganlığa ve terörizme karşı dünyayı, masum insanları nasıl koruyacağız?
-Filo defalarca ‘dur’ ikazında bulundu. Saldırıyı duyan tüm insanlık ‘dur’ ikazında bulundu. Fakat İsrail durmadı. İsrail, bu katliamın ve diğer tüm ihlallerin hesabını nasıl verecek?