Davutoğlu, Washington’da yabancı basın mensuplarıyla bir araya geldiği kahvaltılı toplantıda, “Bazı müttefiklerimiz İsrail‘in eylemlerini kınamaya hala hazır değil” diyerek, müttefiklerinden tam bir dayanışma beklediklerini belirtti.
Bakan Davutoğlu, bunun Türkiye ile İsrail arasında seçim yapmak değil, doğru ile yanlış arasında seçim yapmak olduğunu vurguladı.
ABD‘den, saldırıda gözaltına alınanların tamamının derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması taleplerini desteklemesini de isteyeceğini ifade eden Davutoğlu, ayrıca NATO üyesi olmayan bir ülkenin bir NATO ülkesinin vatandaşlarına saldırması söz konusu olduğu için konuyu NATO‘ya taşıyacağını kaydetti.
Davutoğlu, bugün ABD Dışişleri Bakanı Clinton ile bir araya gelecek.
Ortadoğu barışı olumsuz etkilenecek
Davutoğlu ayrıca, İsrail‘in, Gazze’ye ulaşmaya çalışan yardım filosuna saldırısının Ortadoğu barış sürecine “uzun süreli olumsuz etkisi” olacağını belirtti; Ankara’nın Suriye ile İsrail arasında görüşmeleri yeniden başlatma çabalarının askıya alınacağını söyledi.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, “Bir dost ülkenin vatandaşlarına bile saygı göstermiyorsa, barış isteyen gerçek bir muhatabımız olduğuna nasıl inanırız. Eğer adım atmazlarsa Suriye ve bölgedeki diğer ülkeleri, İsrail‘in barış istediğine nasıl ikna edebiliriz” dedi.
Bir soru üzerine Davutoğlu, yasal olarak bu olayın üstüne gideceklerini, başka önlemler alacaklarını, şu anda İsrail‘deki Türk büyükelçisini çektiklerini ve İsrail‘in sorumluluk alana ve Türkiye’ye pozitif yanıt verene dek İsraille bazı konularda tüm ikili işbirliğini durduracaklarını söyledi.
9 ölü, onlarca yaralı var
Davutoğlu İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak ile telefonda yaptıkları görüşmede, Bakanın kendisine 9 ölü, 25 civarında yaralı olduğunu söylediğini, ancak daha fazla yaralının olmasından endişe duyulduğunu açıkladı.
Türkiye’nin söz konusu yardım filosunun hazırlıkları sırasında İsrail tarafıyla değişik temaslarda bulunduğunu ve kendilerine itidal tavsiye ettiklerini belirten Davutoğlu, “Sivil ve uluslararası nitelikli bu yardım konvoyunun amacının herhangi bir şekilde saptırılarak bir insanlık trajedisine yol açılmaması konusunda gerekli uyarılarda bulunmuştuk. Ancak maalesef bütün bu uyarılarımıza rağmen, bugün sabah 4.30 gibi İsrail güvenlik güçleri bu gemilere müdahalede bulundular ve bunun sonunca ciddi can kaybı ve yaralanmalar sözkonusu oldu” dedi.
Olayın öncesinde Dışişleri Bakanlığında 24 saat görev yapan bir kriz masası oluşturduklarını ve kendisinin de bu merkezle temas halinde olduğunu anlatan Davutoğlu, Washington’a giderken BM Güvenlik Konseyi toplantısı için New York’a geldiklerini anımsattı.
Gemilere saldırının ardından hemen tedbirler aldıklarını vurgulayan Bakan Davutoğlu, öncelikle BM Güvenlik Konseyi’ni acil olarak toplantıya çağırdıklarını, ABD‘nin bugün tatil olmasına rağmen bu toplantının Türkiye’nin çağrısıyla saatler içinde gerçekleştiğini söyledi.
Konsey’in hemen hemen bütün üyelerinin mutabakat halinde bu saldırıyı kınadıklarını, İsrail‘in bu konuda açıklama yapması gerektiği konusunun altını çizdiklerini ifade eden Bakan Davutoğlu, Konsey üyelerinin Gazze’deki ablukanın sona ermesi gerektiğini bir kez daha dile getirdiklerini de kaydetti.
SORULAR…
Davutoğlu basın toplantısında önce Türk gazetecilerin sorularına da yanıt verdi.
Bir soru üzerine ölü ve yaralı sayısıyla ilgili bilgileri yineleyen Davutoğlu, gemiler Aşdod limanına çekildiği için İsrail dışında sağlıklı bir bilgi kaynağının bulunmadığını, sayıları en kısa zamanda teyit edeceklerini, yaralıların isimlerinin bazılarının kendilerine intikal ettiğini, ailelerin bilgilendirildiğini söyledi. Davutoğlu “Biz yaralılarımızın biran önce Türkiye’ye getirilmesi için hiçbir fedakarlıktan kaçınamayacağız” diye konuştu.
Ölenlerin hepsinin Türk vatandaşı olup olmadığının sorulması üzerine ise Davutoğlu, “Hayır, bu konuda net bir bilgi elimizde yok, 700 civarındaki yolcunun 300-350’si Türk, dolayısıyla ölenler arasında diğer ülke vatandaşlarının olduğunu biliyoruz, 32 ülkeden ve hemen hemen her dinden insan olduğunu biliyoruz” dedi.
Gemide silah taşındığına yönelik iddialara da yanıt veren Davutoğlu, “Hiçbir gemi uluslararası sularda herhangi bir başka gemiye müdahale etme hakkına sahip değildir, ne taşıyorsun diye sorma hakkına sahip değildir, silahın var mı yok mu? diye de sorma hakkına sahip değildir. Bu gemi 04.30 itibariyle uluslararası sularda, karadan 72 mil açıkta seyretmektedir. Bunu sorgulamaya kimsenin hakkı yok. İsrail gibi tam teçhizatlı bir askeri birlik müdahale ediyor ve karşısındakilerin silahlı olduğu iddiasında bulunuyor. Olacak şey mi bu? İki taraf arasında bir güç mukayesesi yapılabilir mi? O zaman sorarlar ne işiniz var o gemide, hangi hakla o gemiye iniyorsunuz. Ayrıca gemide herhangi bir silah olduğuna dair hiçbir bilgi yok. Bize Ehud Barak tarafından ifade edilen husus, İsrailli bir askerin silahının alınarak kullanıldığı şeklinde, yani İsrailli bir asker saldırmak için gemiye iniyor, oradaki yolcular kendilerini korurken onun silahını alıyorlar ve o silahla mukabelede bulunuyorlar” dedi.
Bunun kendini savunma hakkı olduğunu belirten Bakan Davutoğlu, “İsrail‘in Ortadoğu’da bu kadar ateşli bir ortamda Türkiye’yi neden karşısına aldığına” yönelik bir soru üzerine ise, “Bunu İsrailli yetkililere sormanız lazım, ama şu ana kadar Türkiye’yi karşısına alan hiçbir devlet bundan karlı çıkmamıştır, bunun bilinmesi lazım” dedi.
Davutoğlu, İsrail devletinin kendisinin uluslararası hukukun üstünde olduğu varsayımını terk etmediği sürece sorunların çözülmeyeceğini vurguladı.
Bakan Davutoğlu, bunun Türkiye ile İsrail arasında seçim yapmak değil, doğru ile yanlış arasında seçim yapmak olduğunu vurguladı.
ABD‘den, saldırıda gözaltına alınanların tamamının derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılması taleplerini desteklemesini de isteyeceğini ifade eden Davutoğlu, ayrıca NATO üyesi olmayan bir ülkenin bir NATO ülkesinin vatandaşlarına saldırması söz konusu olduğu için konuyu NATO‘ya taşıyacağını kaydetti.
Davutoğlu, bugün ABD Dışişleri Bakanı Clinton ile bir araya gelecek.
Ortadoğu barışı olumsuz etkilenecek
Davutoğlu ayrıca, İsrail‘in, Gazze’ye ulaşmaya çalışan yardım filosuna saldırısının Ortadoğu barış sürecine “uzun süreli olumsuz etkisi” olacağını belirtti; Ankara’nın Suriye ile İsrail arasında görüşmeleri yeniden başlatma çabalarının askıya alınacağını söyledi.
Dışişleri Bakanı Davutoğlu, “Bir dost ülkenin vatandaşlarına bile saygı göstermiyorsa, barış isteyen gerçek bir muhatabımız olduğuna nasıl inanırız. Eğer adım atmazlarsa Suriye ve bölgedeki diğer ülkeleri, İsrail‘in barış istediğine nasıl ikna edebiliriz” dedi.
Bir soru üzerine Davutoğlu, yasal olarak bu olayın üstüne gideceklerini, başka önlemler alacaklarını, şu anda İsrail‘deki Türk büyükelçisini çektiklerini ve İsrail‘in sorumluluk alana ve Türkiye’ye pozitif yanıt verene dek İsraille bazı konularda tüm ikili işbirliğini durduracaklarını söyledi.
9 ölü, onlarca yaralı var
Davutoğlu İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak ile telefonda yaptıkları görüşmede, Bakanın kendisine 9 ölü, 25 civarında yaralı olduğunu söylediğini, ancak daha fazla yaralının olmasından endişe duyulduğunu açıkladı.
Türkiye’nin söz konusu yardım filosunun hazırlıkları sırasında İsrail tarafıyla değişik temaslarda bulunduğunu ve kendilerine itidal tavsiye ettiklerini belirten Davutoğlu, “Sivil ve uluslararası nitelikli bu yardım konvoyunun amacının herhangi bir şekilde saptırılarak bir insanlık trajedisine yol açılmaması konusunda gerekli uyarılarda bulunmuştuk. Ancak maalesef bütün bu uyarılarımıza rağmen, bugün sabah 4.30 gibi İsrail güvenlik güçleri bu gemilere müdahalede bulundular ve bunun sonunca ciddi can kaybı ve yaralanmalar sözkonusu oldu” dedi.
Olayın öncesinde Dışişleri Bakanlığında 24 saat görev yapan bir kriz masası oluşturduklarını ve kendisinin de bu merkezle temas halinde olduğunu anlatan Davutoğlu, Washington’a giderken BM Güvenlik Konseyi toplantısı için New York’a geldiklerini anımsattı.
Gemilere saldırının ardından hemen tedbirler aldıklarını vurgulayan Bakan Davutoğlu, öncelikle BM Güvenlik Konseyi’ni acil olarak toplantıya çağırdıklarını, ABD‘nin bugün tatil olmasına rağmen bu toplantının Türkiye’nin çağrısıyla saatler içinde gerçekleştiğini söyledi.
Konsey’in hemen hemen bütün üyelerinin mutabakat halinde bu saldırıyı kınadıklarını, İsrail‘in bu konuda açıklama yapması gerektiği konusunun altını çizdiklerini ifade eden Bakan Davutoğlu, Konsey üyelerinin Gazze’deki ablukanın sona ermesi gerektiğini bir kez daha dile getirdiklerini de kaydetti.
SORULAR…
Davutoğlu basın toplantısında önce Türk gazetecilerin sorularına da yanıt verdi.
Bir soru üzerine ölü ve yaralı sayısıyla ilgili bilgileri yineleyen Davutoğlu, gemiler Aşdod limanına çekildiği için İsrail dışında sağlıklı bir bilgi kaynağının bulunmadığını, sayıları en kısa zamanda teyit edeceklerini, yaralıların isimlerinin bazılarının kendilerine intikal ettiğini, ailelerin bilgilendirildiğini söyledi. Davutoğlu “Biz yaralılarımızın biran önce Türkiye’ye getirilmesi için hiçbir fedakarlıktan kaçınamayacağız” diye konuştu.
Ölenlerin hepsinin Türk vatandaşı olup olmadığının sorulması üzerine ise Davutoğlu, “Hayır, bu konuda net bir bilgi elimizde yok, 700 civarındaki yolcunun 300-350’si Türk, dolayısıyla ölenler arasında diğer ülke vatandaşlarının olduğunu biliyoruz, 32 ülkeden ve hemen hemen her dinden insan olduğunu biliyoruz” dedi.
Gemide silah taşındığına yönelik iddialara da yanıt veren Davutoğlu, “Hiçbir gemi uluslararası sularda herhangi bir başka gemiye müdahale etme hakkına sahip değildir, ne taşıyorsun diye sorma hakkına sahip değildir, silahın var mı yok mu? diye de sorma hakkına sahip değildir. Bu gemi 04.30 itibariyle uluslararası sularda, karadan 72 mil açıkta seyretmektedir. Bunu sorgulamaya kimsenin hakkı yok. İsrail gibi tam teçhizatlı bir askeri birlik müdahale ediyor ve karşısındakilerin silahlı olduğu iddiasında bulunuyor. Olacak şey mi bu? İki taraf arasında bir güç mukayesesi yapılabilir mi? O zaman sorarlar ne işiniz var o gemide, hangi hakla o gemiye iniyorsunuz. Ayrıca gemide herhangi bir silah olduğuna dair hiçbir bilgi yok. Bize Ehud Barak tarafından ifade edilen husus, İsrailli bir askerin silahının alınarak kullanıldığı şeklinde, yani İsrailli bir asker saldırmak için gemiye iniyor, oradaki yolcular kendilerini korurken onun silahını alıyorlar ve o silahla mukabelede bulunuyorlar” dedi.
Bunun kendini savunma hakkı olduğunu belirten Bakan Davutoğlu, “İsrail‘in Ortadoğu’da bu kadar ateşli bir ortamda Türkiye’yi neden karşısına aldığına” yönelik bir soru üzerine ise, “Bunu İsrailli yetkililere sormanız lazım, ama şu ana kadar Türkiye’yi karşısına alan hiçbir devlet bundan karlı çıkmamıştır, bunun bilinmesi lazım” dedi.
Davutoğlu, İsrail devletinin kendisinin uluslararası hukukun üstünde olduğu varsayımını terk etmediği sürece sorunların çözülmeyeceğini vurguladı.
CNNTurk