Meclis’te görüşülen infaz düzenlemesinin siyasi tutukluları kapsamamasına tepki gösteren tutuklu aileleri, “İnfaz yasası kin ve nefret içeriyor. Salgının cezaevine sıçramasından kaynaklı tedirgin ve endişeliyiz. Bir an önce cezaevleri boşaltılmalı” dedi.
Koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle cezaevlerinde tutuklu bulunan tutukluların sağlığı büyük bir risk altında. Tutukluların tahliyesine dönük henüz somut bir adım atılmazken, iktidar tarafından hızlıca hazırlanıp Meclis’e getirilen ve siyasi tutukluların kapsam dışı bırakılmak istendiği infaz düzenlemesi tepkiye neden oldu. Düzenlemeye tepki gösteren tutuklu yakınları, salgının siyasi ve adli tutuklu ayrımı yapmayacağına dikkati çekti.
SOLUNUM YETMEZLİĞİ YAŞIYOR
İstanbul Bakırköy Kadın Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan ve akciğer rahatsızlığı nedeniyle solunum yetmezliği yaşayan Songül İldirim’in (59) eşi Şerafettin İldirim, eşinin salgın nedeniyle risk gurubunda olan binlerce tutukludan birisi olduğuna değindi. 2 yıldır tutuklu bulunan eşiyle Cuma günü telefonla görüştüğünü aktaran İldirim, eşinin hastalığından dolayı endişeli olduğunu belirtti. Cezaevindeki durumun çok kötü olduğunu belirten İldirim, “Hiçbir önlem alınmıyor. Tutukların talepleri karşılanmıyor. Tutuklular kendi imkanları ile önlem almaya çalışıyor. Sık sık koğuşları yıkıyorlar. Bu da soğuk almalarına neden oluyor” dedi.
İLAÇLAR VERİLMİYOR
Kronik hastalığı olan eşine çoğu zaman ilaçlarının dahi verilmediğini kaydeden İldirim, “Eşim normal grip ve nezle hastalığını bile zor atlatıyor. Salgına kapılmasından kaynaklı hayatından ciddi endişe duyuyorum. Biran önce tahliye olmalıdır” çağrısı yaptı.
Meclis’teki infaz düzenlemesine de değinen İldirim, düzenlemenin adil ve eşitlikçi olmadığını belirterek, bunu kabul etmediklerini vurguladı. İldirim, “Siyasi tutuklulara kin ve nefret ile yaklaşılıyor. Bu ayrımcılıktan vazgeçilmeli. Hasta tutuklular başta olmak üzere tüm tutuklular acil tahliye edilmelidir” dedi.
ÇİÇEK AİLESİ 2 ÇOCUĞU İÇİN ENDİŞELİ
2 çocukları cezaevinde olan Çiçek ailesi de düzenlemeye tepki gösteren aileler arasında. Aile fertlerinden 35 yaşındaki Oğuz Çiçek 2012 yılında gözaltına alınarak tutuklandı. Oğuz, farklı dosyalardan aldığı cezalarla toplam 32 yıl 8 ay cezaya çarptırıldı. Oğuz, şu anda İzmir Ödemiş T Tipi Kapalı ve Açık Ceza İnfaz Kurumu’nda tutuluyor.
Aile fertlerinden Mizgin Çiçek (25) ise, tutuklu ağabeyi Oğuz’un görüşüne gittiği ve kendisine kitap götürdüğü için 2017 yılında tutuklandı. Mizgin, “örgüt üyesi olmak” suçlamasıyla hakkında 6 yıl 3 ay ceza verildi. Ege Üniversitesi Coğrafya Bölümü 3’ncü sınıf öğrencisiyken tutuklanan Mizgin, Aliağa Şakran Kadın Kapalı cezaevinde bulunuyor.
‘EŞİT VE ADİL BİR YASA İSTİYORUZ’
Baba Mirzeydin Çiçek, çocuklarıyla haftalık telefon görüşmelerinde cezaevlerinde önlemlerin alınmadığını, tutukluların kendi imkanlarıyla önlem aldığını söyledi. İnfaz düzenlemesinin siyasi tutukluları da kapsaması gerektiğini belirten Çiçek, “Yasanın adaletli olmadığını, ayrımcı olduğunu görüyoruz. Hükümet sadece kendi yandaşlarını cezaevinden çıkarmak istiyor. Aileler olarak eşit ve adil bir infaz yasasının hayata geçirilmesini istiyoruz. Salgının cezaevine sıçramasından kaynaklı tedirgin ve endişeliyiz. Bir an önce cezaevleri boşaltılmalı” dedi.
MA / Semra Turan