Nuri AKMAN
Bilal GÜLDEM
Mardin’in Nusaybin ilçesinde, 13 Kasım’da başlayan sokağa çıkma yasağı 10. günü geride bıraktı. İlan edilen yasağın ardından zırhlı araçlarla ablukaya alınan ilçenin Fırat, Yenişehir, Abdulkadirpaşa ve Dicle mahalleleri, aralıksız bir şekilde saldırıya uğrarken, bombaatar diye tabir edilen silahlardan atılan bomba ve zırhlı araçlardan sıkılan kurşunların hedefindeki halk “Gerekirse yıllarca direniriz” diyor.
Gece saatlerinde yakılan ateşlerin etrafında toplanan yurttaşlar, söyledikleri şarkıları ve çektikleri zılgıtlarla bombardıman seslerini bastırıyor. Bomba ve kurşun seslerine ellerine geçirdikleri teneke ve tencerelere vurarak karşılık veren halk, tüm ihtiyaçlarını komünal bir şekilde karşılıyor. Evde azalan erzakları ablukanın daha fazla uzaması ihtimaline karşı düzenli bir şekilde tüketmeye gayret gösteren yurttaşlar, kahvaltı ve yemeklerini ise güvenli bir sokakta hep birlikte yiyor. Yurttaşlar, suyu biten eve ise her evden birer pet alarak yetişiyor. Jeneratörlerin bulunduğu kimi yerlerde evlerin önünde toplanan yurttaşlar, televizyondan gelişmeleri takip ederek, tartışmalar yürütüyor.
Nusaybinli kadınlardan Behice Ercik, polisin mahallelere girmesini engellemek için gece boyunca nöbette olduklarını belirterek, “Çevre il ve ilçelerde bulunan yurttaşlara da burada direnen halka destek çağrısı yapıyorum. Nusaybin’de direnenler Kürt halkının değerleri için direniyor. Herkes buna destek vermeli” diyor.
“Kürt halkı bu saatten sonra tek bir dakika oturmamalıdır” diyen Mehmet Akçin ise “Saldırılardan yılmayacağız. Bu ablukada geçen günleri saymıyoruz. Yıllarca da devam etse, değerlerimizi, mahallelerimizi savunmaya, burada direnmeye devam edeceğiz. Nusaybin halkı tek tek katledilse de buraları bırakmayacak” diyor.
Nusaybin halkının 1990’lı yıllarda toprakları için kan döktüğünü ve şimdi de mahallelerini bırakmayacağını söyleyen Salih Erdal da “Herkes artık olduğu yerde bu faşist saldırılara karşı direnişe geçmeli” diyor. (Mardin/DİHA)