Dolardaki rekor yükseliş sonucu gözler Merkez Bankası’nın perşembe yapacağı toplantıya çevrildi. Alınacak faiz kararı yeni MB yönetiminin ilk ciddi sınavı olacak
ABD seçimlerinin ardından lira karşısında yükselişi hızlanan dolara ilişkin doğrudan bir müdahalede bulunup bulunmayacağına dönük belirsizlik perşembe günü Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (MB) tarafından yapılacak olan Para Politikası Kurulu toplantısıyla son bulacak. Nisan ayında göreve gelmesinin ardından faiz koridorunu daraltıcı adımları atmaya devam eden başkan Murat Çetinkaya yönetimindeki MB için en önemli sınav bu hafta verilecek. 7 ay üst üste faiz koridorunun üst bandında indirime giden banka, ekim ayında ise faizleri sabit tutma kararı almıştı. Politika faizi yüzde 7,5, faiz koridorunun alt bandı olan gecelik borç alma faizini yüzde 7,25’te tutan MB, koridorun üst bandı olan gecelik borç verme faizini ise yüzde 8,25 seviyesinde bırakmıştı. Hükümetin talimatları doğrultusunda hareket eden Merkez’in faizleri sabit tutma kararı da yine hükümet-Saray çevrelerinden gelen ‘faizlerin bu seferlik indirilmeyeceğine’ dönük açıklamaların üzerine alınmıştı.
Faizde artış beklentisi güçlendi
Doların son dönemde lira karşısında rekor üstüne rekor kırmasının ardından piyasanın beklentileri ise değişmiş durumda. Döviz cinsinden borçların katlanarak artması hem reel sektörde hem de finans sektöründe faiz artışına dönük beklentileri güçlendirdi. Merkez’in geçen hafta yaptığı piyasaya ek döviz likiditesi sağlamak için rezerv opsiyonu katsayılarında değişiklik adımı da dolardaki yükselişi engelleyemedi.
Rezervler yetersiz
Dolarda kısa vadeli düşüş için ise MB’nin önünde 2 yol bulunduğu yorumları yapılıyor. Ya Merkez döviz reervlerini kullanarak doğrudan müdahalede bulunacak ya da faiz artışına gidecek. Bankanın döviz rezervlerinin son derece kısıtlı olması nedeniyle bu adım ikinci planda kalırken, piyasanın beklentisi politika faizinde paniği durduracak bir faiz artışının yapılması yönünde.
Hükümet: İhtiyaç yok
Hükümet ise döviz kuruna müdahale edilmemesi gerektiğini savunuyor. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci önceki gün yaptığı açıklamada döviz kurundaki yükselişle ilgili olarak, “Türkiye’nin dövize müdahale edecek bir ekonomik endişesi yok. Onun için Merkez Bankası veya benzer kurumlar ne zaman müdahale etmeli; durum sıkıntılı, ülke borç çevrilemez hale gelirse. Böyle bir sıkıntımız yok. Türk ekonomisinin, finans sisteminin yüzde 2’nin altında bütçe açığıyla, sürekli gerileyen cari açığıyla böyle bir müdahaleye ihtiyacı yoktur, olmayacaktır” diye konuştu.
İlk önemli sınav
Nisan ayında göreve gelen Merkez Bankası’nın yeni ekibi görece rahat bir atmosferde faiz koridorunda indirim sürecini devam ettirebilmişti. Rüzgârın tersine dönmesi ve dövizde yaşanan panik ortamıyla birlikte Merkez, hükümet ve piyasa beklentisi arasında sıkışmış durumda. Perşembe günü alınacak olan karar sonucu oluşacak tablo Merkez’in yeni yönetimine verilecek ilk önemli ‘not’ olacak.
***
Meksika, Malezya ve Hindistan’dan hamle
ABD’de Cumhuriyetçi aday Donald Trump’ın başkan seçilmesinin ardından Meksika, Malezya ve Hindistan merkez bankaları para birimlerinde yaşanan değer kaybını durdurmak için müdahalede bulundu. Meksika Merkez Bankası pezoda yaşanan değer kaybını durdurmak için politika faizini 50 baz puan artırarak yüzde 5,25’e çıkardı. Malezya Merkez Bankası dövize doğrudan müdahalede bulunduğunu açıklarken Bloomberg’de yer alan habere göre ise Hindistan’da kamu bankalarının Merkez Bankası adına dolar sattığı iddia edildi.