İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası, “Tüketici Kredileri ve Borçların Türkiye Panoraması” adlı raporunu açıkladı. Rapora göre, vatandaş kısa vadeli nakit sıkıntısına çareyi “banka kredisi, kredi kartı, kredili mevduat hesabı”nda buldu.
TÜKETİCİ KREDİLERİ 5 YILDA YÜZDE 154 ARTTI
Rapora göre vatandaşların kullandığı toplam tüketici kredileri son 5 yılda yüzde 154 oranında artışla 172 milyar liraya ulaştı. Günü kurtarma peşindeki vatandaşa “ilaç” olan bankaların kredili mevduat hesapları ise aynı dönemde ikiye katlanarak 4 milyar lirayı geçti. Alış-verişten ziyade artık nakit ihtiyacının vazgeçilmez öğesi haline dönüşen kredi kartı borçları ise 5 yılda iki katından fazla artış göstererek 58 milyar lirayı aştı.
Raporda, tüketici kredisi artış oranlarının, ekonominin genel büyüme trendinin üzerinde olduğuna dikkat çekilirken, küketici kredileri kullanımında 2008 yılında yüzde 22.9, 2009’da 12.3, 2010’da 38.4, 2011’de yüzde 30.5 artış olduğu belirtildi. Rapora göre, tüketici kredilerinin 2007’nin 4. çeyreği ile 2012’nin 1. çeyreği arasındaki dönemde toplam artış oranı yüzde 154.1’e yükseldi.
2007’nin son çeyreğinde kullanılan tüketici kredisi tutarı 67.6 milyar lira iken, bu rakam 2012 yılının Mart ayı sonunda 171.8 milyar liraya ulaştı.
Enflasyon aynı dönemde yıllık ortalama yüzde 8-10 aralığında arttığı, büyüme ortalamasının ise yüzde 5-8 aralığında seyrettiği belirtilen raporda, tüketici kredisi kullanımında yıllık ortalama yüzde 30’u aşan bir büyüme gerçekleştiği kaydedildi.
ACİL İHTİYAÇ İÇİN ALINAN KREDİLER
Rapora göre; bankaların “diğer tüketici kredileri” adı altında sınıflandırdığı krediler, vatandaşın “acil ihtiyacım için kullandım” dediği krediler.
Diğer tüketici kredilerinin artış oranı son 4 yılda sırasıyla yüzde 32, 14, 42 ve 38 düzeyinde. Diğer tüketici kredilerinin 2007-2012 arasındaki dönemde toplam artışı yüzde 205 seviyesinde. Bu kalem adı altında kullanılan kredi tutarı da 2007’deki 29 milyar liradan 2012’de 89 milyar liraya yükseldi.
Yine “acil ihtiyaç” için alınan bir başka kredi türü ise kredili mevduat hesabı. Bu kalemde kullanılan kredi, 2008’de yüzde 33, izleyen yıllarda yüzde -0.9, yüzde 6 ve yüzde 33 arttı. Aynı dönemde bu kredilerin toplam tutarı 2 milyar liradan 4 milyar liraya ulaşırken, artış oranı yüzde 100’ü geçti.
KREDİ KARTI: CAN YAKMAYA DEVAM!
Rapora göre; tüketici için en çabuk ulaşılan kredi kaynağı; kredi kartları. Bireysel kredi kartları kullanımı toplumsal felakete dönmüş durumda. Hemen her gün, “kredi kartı borcu yüzünden” yaşanan felaket haberlerine dikkat çekilen rapora göre; 2007’nin son çeyreğinde 27 milyar lira olan toplam bireysel kredi kartı borcu, yıllar itibariyle sürekli artarak 2012’nin Mart sonu itibariyle 58 milyar lirayı aştı. Bu dönemdeki artış yüzde 114’ü buldu.
KONUT İHTİYACI, ARABAYI SOLLADI!
“Tüketici Kredileri-Borçlar ve Türkiye Panoraması” raporunda, konut kredilerinin son 5 yılda adeta şahlandığı, araba kredisine olan talebin ise yüzde 20 arttığı belirtildi.
Konutta özellikle “başımı sokacak bir evim olsun” düşüncesi ile yapılan kredi talebiyle 2007 yılında 32.3 milyar lira olan tutar 2012’nin Mart sonu itibariyle 75.4 milyar liraya yükseldi.
Rakamlar tüketici kredileri içerisinde yer alan ipotekli konut kredilerinin hacminde çok önemli artışlar meydana geldiğini de gösteriyor. Neredeyse her iki tüketici kredisinden biri konut kredisi niteliğini taşıyor.
FELAKET YAŞANABİLİR
Konut kredisi kullananlar ise genelde 10 yıllık sürede gelirlerinin bir bölümünü ipotek altına sokmuş bulunuyor. Raporda bu sürenin uzunluğuna da dikkat çekilerek, bu dönemde ekonomide yaşanacak dalgalanma, istikrarsızlık veya olumsuz bir seyrin, büyük bir felakete kapı aralayacağı uyarısı yapılıyor.
ARIKAN: BORÇ BORÇLA KAPATILIYOR
İstanbul Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası Başkanı Yahya Arıkan, rapora ilişkin değerlendirmesinde, “Bir yandan artan işsizlik, bir yandan ücret zammı alamayan ya da enflasyonun altında alabilen vatandaşların sayısı artıkça, borcun borçla kapatılması eğilimi hızlanıyor. 15 milyon ücretli-yevmiyeli, işçi-memur, sayıları 10 milyona ulaşan emekli kesim için geçim şartları biraz daha zorlaştı. Herkes günü kurtarma peşinde, nakit ihtiyacını gidermeye çalışıyor” dedi.
Arıkan, haneye giren gelirin daha da azalması halinde, bugün anketlere göre her 4 kişiden birinin kredi kartı borcunu ödeyemediği bir konjonktürde tablonun daha da kötüleşeceği uyarısında bulundu.
Arıkan, şöyle devam etti: “İhtiyaç kredisindeki büyük artış, borcun borçla kapatıldığının kanıtı. Konut ve ihtiyaç kredisindeki şahlanışa karşılık taşıt kredisine iştahın kesik olması ise düşündürücü.”