Vicdani Retçi Enver Aydemir ile Dayanışma İnisiyatifi üyelerinin 6 Ocak 2010 tarihinde Yüksel Caddesi’nde gerçekleştirdiği basın açıklaması hapis kararı ile cezalandırıldı.Antimilitarist gençlerin yaptığı dayanışma eyleminde “Halkı askerlikten soğuttuğu”, “Türk Silahlı Kuvvetlerini aşağıladığı” iddia edildi. Haklarında Ankara 10. Asliye Mahkemesi’nde dava açıldı. Yargılananlar arasında basın açıklamasını düzenleyen antimilitarist gençlerin yanı sıra eyleme gözlemci olarak katılan İHD Ankara Şube Başkanı Gökçe Otlu da vardı. Vicdani ret hakkının temel bir insan hakkı olduğunu savunarak eyleme gözlemci olarak yer alan Otlu da hapis ile cezalandırıldı.
VİCDANİ RET TEMEL İNSAN HAKKI
İHD Şube Başkanı Otlu, mahkeme kararını ajansımıza değerlendirdi. Vicdani detçi Enver Aydemir’i ile ilgili basın açıklamasına gözlemci sıfatıyla katıldığını hatırlatan Otlu, “Açıklamaya gözlemci olarak katılmış olsam da bundan önceki süreçlerde derneğimiz vicdani ret ile ilgili çeşitli eylemlilikler gerçekleştirmiştir” dedi.
1990’lı yılların başından bu yana Türkiye’deki vicdani retçilerin, askerlik hizmetini yapmayı reddettikleri için bir dizi insan hakları ihlaline maruz kaldıklarını söyleyen İHD Şube Başkanı, “Ülkemizde vicdani ret hakkı yasal olarak tanınmamakta. Vicdani ret uluslararası insan hakları standartlarında tanınıyor. Ancak, Türkiye’de uluslararası insan hakları mekanizmalarınca temel bir insan hakkı olarak kabul edilen vicdani ret hakkını hala tanımamıştır. Bu durum vicdani retçilere yönelik gerçekleşen insan hakları ihlallerinin kapısını ardına kadar açmaktadır” diye belirtti.
318 BİR KISITLAMADIR
İnsan Hakları Derneği’nin vicdani reddin temel bir insan hakkı olduğu anlayışından yola çıktığını vurgulayan Otlu şöyle dedi: “Derneğimiz hem vicdani retçilere yönelik baskılara bir tepki vermek hem de vicdani ret hakkı konusunda bir dizi etkinlik gerçekleştirmiştir. 318 ifade özgürlüğüne yönelik getirilmiş bir kısıtlamadır. Mahkemede yapmış olduğumuz savunmalarda yapılan eylemin düşünce ve ifade özgürlüğü olduğu bununda en demokratik bir hak olduğunu ifade ettik. 318’in kapsamı bakımından Anayasa’ya aykırı bir madde olduğunu ifade ettik.”