Pendik’te bir binada çıkan yangında 3 çocuğun hayatını kaybetmesi ve bir çocuğun ise ağır yaralanmasının ardından konuştuğumuz FİSA Çocuk Hakları Merkezi’nden Ezgi Koman, Türkiye’de çocuk koruma sisteminin çalışmadığını anlattı.
Gözde Tüzer Korkmaz
İstanbul Pendik’te hurda ve kağıt toplayarak yaşamını sürdüren bir ailenin evinde çıkan yangında 3 çocuk hayatını kaybetmesi ve 1 çocuğun ağır yaralanması çocuk haklarını ve önlenebilir ihmalleri yeniden tartışmaya açtı.
İktidarın “Aile Yılı” ilan ettiği 2025’te ilk 5 ayında; 312 çocuk “önlenebilir ihmaller” nedeniyle yaşamını yitirdi. 17 çocuk MESEM’de çalışırken iş cinayetlerinde hayatlarını kaybetti. “Aile Yılı”nda yaşanan çocuk ölümlerini FİSA Çocuk Hakları Merkezi’nden Ezgi Koman ile konuştuk.
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya, “Bu sabah Pendik’te bir evde meydana gelen yangın yüreğimizi yaktı” derken, iktidarın “Aile Yılı” ilan ettiği 2025’te ilk 5 ayında FİSA Çocuk Hakları Merkezi’nin bilgi notuna göre; 312 çocuk “önlenebilir ihmaller” nedeniyle yaşamını yitirdi. 17 çocuk MESEM’de çalışırken iş cinayetlerinde hayatlarını kaybetti.
FİSA Çocuk Hakları Merkezi’nden Ezgi Koman her gün onlarca çocuğun felaketlere maruz kaldığını belirterek “Çocuklar kimi zaman yangınlar da kimi zaman MESEM’lerde, tarımda, cinayetlerde yaşam hakkı ihlaliyle karşı karşıya kalıyor ve hayatlarını kaybediyor. Bütün bunlar bir dizi ihmalin sonucunda ortaya çıkıyor. Ve bu ihmaller bize net olarak Türkiye’de çocuk koruma sisteminin çalışmadığını gösteriyor” dedi.
‘Bu yangınlar yoksul mahallerde çıkıyor’
Yangınlarda çocukların hayatlarını kaybetmesine dair ise Koman “Her kış aralık ayından mart ayına kadar yangınlarda çocuklar hayatını kaybediyor. Ve bu yangınlar aslında sistematik. Her yıl benzer sayılarda çocuk yangın sebebiyle yaşamını yitiriyor. Ve bu yangınlar haklara ve özgürlüklere erişimde güçlük çeken; romanların ya da mültecilerin yaşadığı mahallelerde yani yoksul mahallelerde çıkıyor” ifadelerini kullandı.
Pendik’te yaşanan olaya dair konuşan Koman “Bu olayda genç bir annenin 5 çocuğu var ve en küçük çocuğu hastaneye götürmek için evden çıkıyor. İnsanlar genç evlenebilirler, çocukları olabilir. Ama Burada ebeveynlerin gücünü aşan bir durum yaşanıyor. Öyleyse bu noktada sosyal devletin çocukları koruma yükümlülüğü devreye girmeli. Sosyal devlet ilkelerinin işlemediğini görüyoruz bu olayda. Türkiye’de etkili bir çocuk koruma politikasına ve çocuklar için acil seferberliğe ihtiyaç var” diye konuştu.




