Havaların ısınmasıyla birlikte Şırnak’a gelen arıcılar, koronavirüse karşı izole bir hayat yaşadıklarını belirterek, “Hem salgından korunmak hem de üretim yapmak muazzam bir duygu. Gençler doğaya dönmeli” tavsiyesinde bulundu.
Hakkari, Kars ve Ardahan gibi hava sıcaklıklarının düşük olduğu kentlerden Şırnak ve ilçelerine gelen çok sayıda arıcı, kiraladıkları mera ve yaylalara arı kovanlarını yerleştirdi. 2 ay kadar kovanlarını kiraladıkları yerlerde tutacak arıcılar, sadece telefonlarını şarj etmek için kenar mahallelere gidiyor. Elektrik dışında herhangi bir ihtiyaçlarının bulunmadığını belirten arıcılar, yeri etkisi altına alan koronavirüs (Kovid-19) salgınına işaret ederek, “Köylerde kendinizi izole ederek üretimi sürdürebilirsiniz” diye seslendi.
ÜRETİM GENÇLERE KALDI
Hakkari merkezden kent kırsalında bulunan Cudi Dağı eteklerine yerleşen Lütfi Pala, 50 arı kovanı getirdiğini belirtti. Kurdukları çadırlarda kaldıklarını belirten Pala, “Hakkari soğuk bölge olduğu için arılarımızı bu mevsimde buraya getirdik. Dünyayı saran koronavirüs tehdidi nedeniyle hem üretimimizi sürdürüyoruz hem de kendimizi toplumdan izole ediyoruz. Doğada, kendini hem salgından korumak hem de üretim yapmak muazzam bir duygu” diye konuştu. 5 yıldır arıcılık yaptığına değinen Pala, “Benden önce babam arıcılık yapıyordu. Koronavirüs nedeniyle babam evinden çıkamadığı için bizler bu sene devraldık. Bizler de artık arıcılığı geliştirmeye çalışıyoruz. Belki bizler de çocuklarımıza bu üretimi devrederiz” dedi.
Arıcılığa 5 kovan ile başladığını kaydeden Pala, yılda katıksız 500 kilo bal elde ettiğini ifade etti. Pala, “Balın kilosu 150 TL’den başlıyor. Dünyadaki bütün endüstriyel sektörler durma noktasına geldi. Ama bizler doğada katıksız bal üretiyoruz. Şehre çok gitmemeye özen gösteriyoruz. Elimizden geldiğince kendimizi koruyoruz” şeklinde konuştu.
GENÇLERE ÇAĞRI
Pala, her geçen gün daha çok gencin işsiz kaldığına işaret ederek, şu çağrıda bulundu: “Bence bütün gençler doğaya dönmelidirler. Arıcılık, hayvancılık ve toprakla uğraşmalıdırlar. Metropollerde hastalıkların önüne geçemiyorsun. Betonlaşmanın önüne geçemiyorsun, doğadan tamamen uzaklaşıyorsun. Sadece böyle zor süreçlerde ve hastalıklı durumlarda doğanın güzel, verimli olduğu kimsenin aklına gelmesin. Doğa her zaman verimlidir. Ürettikten sonra verim alırsın. İşsiz kalan binlerce genç doğaya, tarıma ve üretime bir an önce dönsünler.”
‘TARIMLA İLGİLENMELİ’
Pala’nın akrabası olan Seyithan Pala ise, İnşaat Mühendisliği Bölümünden mezun olduğunu ancak arıcılığa yöneldiğini söyledi. 2 yıldır arıcılığa başladığını dile getiren Pala, “Tarım destekli genç çiftçi projesinden yararlanarak 50 arı kovanı aldım. Şu an 70 kovana çıkardım. Metropoller yaşanmaz bir hale geldi. Tüm gençler tarımla ilgilenmelidir. Üretim için gençler köylerine, doğaya dönmelidir” diye konuştu.
MA / Müjdat Can