• Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
    • Yaşam
    • Türkiye
    • Dünya
  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
    • Belgesel & Film
    • Eylem & Etkinlik
    • Fotoğraf & Karikatür
    • Kitap & Dergi
    • Müzik & Video
Adil Medya
  • Kasım 9, 2025
  • Yayın İlkeleri
  • Hakkımızda
  • Künye
  • İletişim
  • Güncel
  • Sağlık
  • Sağlık
Adil Medya
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
      Külliyelog

      Külliyelog

      Bağlı ama şartlı

      Bağlı ama şartlı

      New York Times başyazısında sormuş: Demokrasimiz elden gidiyor mu?

      New York Times başyazısında sormuş: Demokrasimiz elden gidiyor mu?

      Toplu iğne yapmaya başladık mı?

      Toplu iğne yapmaya başladık mı?

    • Yaşam
      Yapay Zekâ Kansere Çare Olabilir Mi? 2025 İtibarıyla Umut Veren Gelişmelerin Soğukkanlı Analizi

      Yapay Zekâ Kansere Çare Olabilir Mi? 2025 İtibarıyla Umut Veren Gelişmelerin Soğukkanlı Analizi

      İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü

      İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü

      Zihniniz uyumazsa siz de uyuyamazsınız: Aşırı düşünmenin (overthinking) uykuya etkisi

      Zihniniz uyumazsa siz de uyuyamazsınız: Aşırı düşünmenin (overthinking) uykuya etkisi

      “Failleri koruyan düzene karşı mücadelemizi sürdüreceğiz”

      “Failleri koruyan düzene karşı mücadelemizi sürdüreceğiz”

    • Türkiye
      Bu kez Altın'ı Sivas'ta buldular | Müjde değil felaket

      Bu kez Altın'ı Sivas'ta buldular | Müjde değil felaket

      Sındırgı'nın bugünü memleketin yarını

      Sındırgı'nın bugünü memleketin yarını

      Ahmet Haskiro için adalet yok

      Ahmet Haskiro için adalet yok

      Dolandırıcıların sosyal konut tuzağı... Sahte siteye kaydolup izlerini sürdük

      Dolandırıcıların sosyal konut tuzağı... Sahte siteye kaydolup izlerini sürdük

    • Dünya
      New York Times başyazısında sormuş: Demokrasimiz elden gidiyor mu?

      New York Times başyazısında sormuş: Demokrasimiz elden gidiyor mu?

      New York'ta seçimi sosyalist aday Zohran Mamdani kazandı

      New York'ta seçimi sosyalist aday Zohran Mamdani kazandı

      Toplu iğne yapmaya başladık mı?

      Toplu iğne yapmaya başladık mı?

      Sudan savaşı, Çinli Wing Loong’a karşı Bayraktar ve savaş ağaları

      Sudan savaşı, Çinli Wing Loong’a karşı Bayraktar ve savaş ağaları

  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
      Türk Milletinin Tatlı ve Şeker İle Olan İlişkisi

      Türk Milletinin Tatlı ve Şeker İle Olan İlişkisi

      1951–2025 arası TL’nin Dolar Değeri, Enflasyon ve Alım Gücü Analizi

      1951–2025 arası TL’nin Dolar Değeri, Enflasyon ve Alım Gücü Analizi

      Bu kez Altın'ı Sivas'ta buldular | Müjde değil felaket

      Bu kez Altın'ı Sivas'ta buldular | Müjde değil felaket

      İslâm Arap Dini mi, Dünya Dini mi?

      İslâm Arap Dini mi, Dünya Dini mi?

    • Belgesel & Film
      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

    • Eylem & Etkinlik
      Üçüncü Dünya Savaşı

      Üçüncü Dünya Savaşı

      Deniz Gezmiş - Metin Yüksel Birlikte Anılıyor

      Deniz Gezmiş - Metin Yüksel Birlikte Anılıyor

      Bizi uyutamazsınız; bu zulüm ne unutulur ne de affedilir!

      Bizi uyutamazsınız; bu zulüm ne unutulur ne de affedilir!

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

    • Fotoğraf & Karikatür
      TESK Genel Başkanı: Okul alışverişleri için en az 10-12 bin lira gerekiyor

      TESK Genel Başkanı: Okul alışverişleri için en az 10-12 bin lira gerekiyor

      Metafor

      Metafor

      Günün karikatürü

      Günün karikatürü

      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

    • Kitap & Dergi
      Kadire Bozkurt: Ben yazarken okur henüz yoktur

      Kadire Bozkurt: Ben yazarken okur henüz yoktur

      Fuat Sürmeli'nin Yeni Kitabı Raflarda: “GÖLGEDEKİ GERÇEK”

      Fuat Sürmeli'nin Yeni Kitabı Raflarda: “GÖLGEDEKİ GERÇEK”

      Kitap toplama düşkünlüğü

      Kitap toplama düşkünlüğü

      Kitapların yalnızlığı

      Kitapların yalnızlığı

    • Müzik & Video
      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

Ayşen Şahin

Ayşen Şahin

Akordeon sesi ve bir filmin düşündürdükleri

Temmuz 14, 2019 Alıntı Yazılar 0 comments

Facebook Twitter Google+ LinkedIn Pinterest

Akordeon sesi ve bir filmin düşündürdükleri

Beyoğlu’nda çalışıyorum ve yaşıyorum.

Dönemine göre Beyoğlu’nda dükkanlar, insan profili değişiyor. Bazıları yıllara yayılıyor, bazıları dünden bugüne anlık oluyor. İlk sinyali çalan müzikte oluyor. En çok da akordeon duyuluyor.

Evdeysem, açık camdan giren ince esinti perdeleri havalandırırken, arkada görünen ağacın dalları da kıpırdanırken birden içeri dolan akordeon sesiyle, Travanian’ın Şibumi kitabında anlattığı, çimenlerin üzerinde süzülmeye benzer bir “erme” hissi hasıl oluyor, bir anlığına dünya duruyor.

Çoğu zaman romantik şarkılar çalarlar yine de dönemine göre değişir parçalar. Bazen Çav Bella olur bazen 10. Yıl Marşı, inanır mısınız akordeonla çalınan “sordum sarı çiçeğe”yi bile duydu bu kulaklar.

Genelde de çalanlar hep küçük çocuklar. Bir çocuk nasıl anlar mahallenin politik görüşünü, ülkede siyasetin gidişatını, hangi parçanın tutacağını aklım almıyor. Yanaşacağı masayı seçerken kimin gönlünden iyi para kopabileceğini hissedebilmek yeteneği nasıl gelişiyor bilmiyorum, yaşları daha 7-8, bilemedin 9.

“Sen ne ara öğrendin bir enstrüman çalmayı da üzerine insan gözlemleyip para kazanacak kadar büyüdün?” diyesim geliyor.

O yanaşılan masalardaki insanlar nasıl kayıtsız kalabiliyor minicik parmakların çıkardığı müziğe, sımsıkı örgülü saçlarıyla gülümseyen bir çocuğa, ona da şaşıyorum.

Açık araba camından mercimek kadarcık kirli tırnaklarla selpak uzatıldığında da kafayı öteye çevirmek çok zor.

Çok çocuk var sokaklarda, bir mantık bu çocuklara para vermeyince sorunun ortadan kalkacağını sanıyor.

Bir başka mantık bu çocukların çocuk olduğunun farkına varmıyor.

Aylardan marttı, kocaman dört yol ağzındaki ışıklarda, kollarında mendil dolu torbalar asılı 6 yaşlarında bir çocuğu, sırtından çıkardığı uzun kollu eşofmanı 3 yaşındaki kardeşine giydirmeye çalışırken gördüğümde. İçinde tişört bile yoktu. Üstü çıplak kalmayı göze alarak kardeşini mart ayazından korumaya çalışıyordu. Yavrusuna boğazı ağrımasın diye sütü ılıtarak içirenler, ışık yeşil olunca gaza basarken 2 saniye geciktim diye ardımdan korna çalıyordu.

Araba camının solunu görmüyordu.

Bir keresinde iki çocuğu konuşurken duymuştum. Yine yaşları 5-6, “Olmaz lan, istenmez öyle şey, dayak yeriz, döverler” diyordu büyüğü küçüğüne. Bir tane uzaktan kumandalı araba görmüşler. Çin işi bir şey. Çok pahalıdır böyle şeyler sanıyorlarmış. Satan adam “17.5 lira, size 15’e olur” deyince akılları gitmiş. İçinde pil de varmış. Adamın biri durdu yanımıza konuşmayı dinliyordu. “Sakın acıyıp da alma, sana aldırıp satar bunlar” dedi. Çocukların gözlerinden öyle bir öfke bulutu geçti ki anlatamam. Bu çocuklar büyüdüklerinde, sokaklarda yola saçılmış paslı çiviler gibi geziyorlarsa işte tam da böyle sözlerle çocuklukları paramparça edildiğinden. Zaten bir gelecekleri yokken bir de hayallerinden vurulduklarından.

O çocukların düz zeminde arabayı yürütürken zıplayarak çığlık atmalarında hayata bir tutunuş var oysa.

Belli bir yaşı geçince yüzümüzün şekli değişiyor. Endişe, gaile, elem, mücadele birer çizgi olup iki kaş arasına, göz kenarına, dudak kıvrımlarına yerleşiyor. Bazı çocukların da yüzünde kırklı yaşların ifadesi oluyor. Gözleri öyle bakıyor, dudakları aşağıya kıvrık.

Kefernahum filmini izlemişsinizdir belki. 12 yaşında bir çocuk, bir film boyunca yüzünde orta yaşlı bir insanın yaşadığı tüm dertleri, ifadeyi taşıyor. Bir başka bebeği bile kardeş gibi sevecek kadar koca yüreği, kendi kardeşi için dünyayı yakmaya hazır 11 yıllık ağabeyliğiyle çektiklerini, hayatın gerçeklerini taş gibi sırtında taşıyan Zait, 5 yıllık cezasını çekmek üzere hapishanedeyken, anne ve babasını mahkemeye veriyor, “Beni neden doğurdunuz” diye.

Ve bu kararı, annesinin onca çocuğun üzerine yine hamile olduğunu öğrenince veriyor, “Sen bir zalimsin” diyerek.

Filmde mülteciler var, kaçaklar, göçmenler.

Romain Gary’nin, Emile Ajar mahlasıyla yazdığı “Onca Yoksulluk Varken” kitabında, Arap bir çocuk olan Momo’nun gözünden, fahişelerin çocuklarını bıraktığı bir ev anlatılırdı. En dibi bu sanırdım. Tanrıkent filminde Brezilya Favela’sında elinde silah tutan 9 yaşındaki çocuklar vardı bir de.

Ama bu filmde arabanın sol camına bakınca görünenler tüm gerçekliğiyle var. Başroldeki Zain’i Zain Al Rafeea oynuyor. Suriyeli bir mülteci gerçekte de.

Yönetmenin dilinden dinleyelim:

“Filmde yer alacak kişinin o olduğunu anlamak gerçekten sadece iki dakikamı aldı. Gözleri ve diğer her şeyi… Yazdığım karakterin aynısıydı ve daha Zain ile tanışmadan 4 yıl önce bile yetişkinlerin suratına bağıran bir çocuğun yüzünü çizmiştim. İki görüntüyü birbiriyle kıyasladığınızda görüyorsunuz ki o kişi Zain. Ve bu, Zain’i tanımadan önce dahi böyleydi.

O yüzden benim için o mucize çocuk. Kendisi Suriyeli bir mülteci. Elbette Suriye’deki savaştan kaçmış, Lübnan’a gelmiş ve son sekiz yıldır Lübnan’da çok zor koşullarda yaşıyor. Okula gitmiyor, sokaklarda büyümüş. Ve sokaklarda büyüdüğünüzde çok şey görürsünüz. Çok fazla şiddet ve çok fazla istismar görürsünüz. Kendisi birçok şeye maruz kaldı ve onda çocukluğunu yitirmiş, yetişkin olmuş bir çocuğun bilgeliği vardı. Ve bu yüzden bu kadar iyi olabildi. Çünkü zaten bildiği bir şeyi yapıyordu.”

Filmde, 1 yaşındaki oğlunu 12 yaşındaki bir çocuğa bırakmak zorunda kalan Etiyopyalı bir kaçağı oynayan Yordanos Shiferaw  çekimlerden birkaç gün sonra tam da filmdeki gibi belgeleri olmadığı için tutuklanmış.

Yönetmen tek bir filmde, çocuk yapmanın sorumluluğunu, yoksulluğu, mültecilerin yaşadığı krizleri, kayıt ettirilmeyen çocukların sağlık hizmeti alamayıp öldüğünü sıralı tokatlar gibi vuruyor yüzümüze, gözümüzü kırpmamıza izin vermiyor.

Akordeonla başlayıp buraya kadar anlatmaya çalıştığım parçaların bir sebebi var, uzatmadan gündemle bağlayayım istedim:

Bu hafta, çok izlenen dizilerden biriyle, ünlü uyuşturucu baronu Escobar’la ilgili bir tweet yazdı diye Pucca olarak bildiğimiz, çok satan kitapların yazarı, neşeli, bekar anne olan bir kadına 7 yıl hapis cezası verildi. Kefernahum’da 12 yaşındaki Zait, başına kalan 1 yaşındaki bebeğe mama alabilmek için uyuşturucu satmak zorunda kalmıştı. Pucca’nın da dile getirdiği bu durumdan ötesi değildi aslında. Sorunu çözmek yerine, sorunun adı geçen her şeyi yasaklamak pisliği büyütüyor sadece.

Filmdeki cezaevi sahnesinde, ufacık havasız hücrelerde yüzlerce kişi bir arada insanlıktan uzak yaşam sürdürenlere, müzik yapmaya gelen sivil toplumcuları gösteriyor. O müzik bir tutuklu için saçma bir teselli gibi gelmesin, yaşama dair bir anlık bir normalleşme bile hayata tutunmayı sağlıyor. Kaçak yaşayanların, mültecilerin ayrı düştükleri çocuklarını geri getirmek için uğraşan hak savunucuları var filmin bir iki karesinde. Hak savunuculuğu, sivil toplumculuk bir meslektir, zor ama manevi tatmini yüksek bir meslektir. Çoğu STK fonla varlığını sürdürür. Bizde “fon” almak ve sivil toplumculuk vatan hainliği ve ajanlıkla bir tutuluyor. Gezi iddianamesi denilen senaryo bunun örneği. Bir sivil toplumcu, bir hak savunucusu ne iş yapar öğrenebilmek için Gezi’nin ilk duruşmasında özellikle Yiğit Aksakoğlu’nun ve Mücella Yapıcı’nın mahkemedeki konuşma metinlerini okumanızı çok isterim.

18-19 Temmuz’daki ikinci duruşmada, Gezi’yi savunan yine çok kalabalık bir kitlenin Silivri’de olmasını ve adaletin yerini bulmasını dilerim.

Filmin yönetmeni Lübnan’lı bir kadın: Nadin Labaki. Cannes’dan ödüllerde dönen, Arap dünyasından Oscar’a aday olabilen tek kadın yönetmen. Henüz 45 yaşında, her filmiyle bir tokat atıyor keyfi yerinde azınlığın suratına. Cannes’ın kırmızı halılarında, Oscar’ın ışıltılı dünyasında savaşı, yoksulluğu, acıyı öyle içten anlatıyor ki, insanın kalbini elleriyle sıkıp bırakıyor. Lübnan ve yakın coğrafya için varlığıyla kadına dair ezberleri bozuyor, farkındalık yaratıyor.

Bazı acıları tartışırken sanatın gücü önemli. Sanatçıların yeniden korkmadan üretebilmesini dilerim. Bir kadrajın mesajı, yüksek sesli boş kavgalardan daha fazla yerini buluyor.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği bu filmi desteklemekle kalmamış, Zain’in Norveç’e yerleşip eğitime başlayabilmesini de sağlamış.

“Suriyeliler gitsin”ciler de izlesin bu filmi. Öfkelerinin törpülenmesini umarım.

Sorunları konuşmayı yasaklamakla, rakamları değiştirerek yoksulluğu yokmuş gibi göstermekle, mültecilere, göçmenlere yönelik politikasızlığın, bu iş için ödenip nereye gittiği belli olmayan fonların derdini “Suriyeliler plaja girmesin”e indirgemekle kurtuluşa çıkan bir yol yok.

Nerede bir ezilen varsa biz orada olacağız, nerede bir hak yenilirse hak savunacağız.

Bazen filme çekerek, bazen yazarak bazen de dilimize, elimize, ayağımıza kuvvet.

Bu pazar sokakta akordeon çalan çocuğa bari iyi davranın.

Çocukluk çocuklarda kalsın, çalmayın.

  • Kaynak Evrensel

Yorumunuzu bırakın


İlgili Haberler

Alıntı Yazılar

Yeni Suriye’yi kurmanın bedeli

Yeni Suriye’yi kurmanın bedeli yükleniyor; emperyalist müdahalenin el kitabına göre IŞİD’den...
Alıntı Yazılar

7 cephe savaşı: Bibi’nin şeytani düşleri

Arap rejimlerin çoğu Amerikalı efendilerini memnun etmek için direnişi itibarsızlaştırmaya ve...
Alıntı Yazılar

İmralı aynasında Suriye

Türkiye’de DEM Parti’yi yasal siyasetin adresi olarak gösterirken Suriye’de sivil kanattaki...

ZAMAN AKIŞI

Kas 8 20:46
Arkasayfa

Türk Milletinin Tatlı ve Şeker İle Olan İlişkisi

Kas 8 20:27
Arkasayfa

1951–2025 arası TL’nin Dolar Değeri, Enflasyon ve Alım Gücü Analizi

Kas 7 11:49
Gündem

Külliyelog

Kas 7 09:36
Arkasayfa

Bu kez Altın’ı Sivas’ta buldular | Müjde değil felaket

Kas 6 15:33
Arkasayfa

İslâm Arap Dini mi, Dünya Dini mi?

Kas 6 10:45
Arkasayfa

Bağlı ama şartlı

Kas 6 10:41
Arkasayfa

Ekmek kavgası

Kas 6 10:31
Gündem

Sındırgı’nın bugünü memleketin yarını

Kas 6 10:27
Ekonomi

Ahmet Haskiro için adalet yok

Kas 5 10:00
Gündem

New York Times başyazısında sormuş: Demokrasimiz elden gidiyor mu?

Kas 5 09:57
Gündem

New York’ta seçimi sosyalist aday Zohran Mamdani kazandı

Kas 5 09:38
Ekoloji

Dolandırıcıların sosyal konut tuzağı… Sahte siteye kaydolup izlerini sürdük

Kas 5 09:35
Gündem

Toplu iğne yapmaya başladık mı?

Kas 5 09:30
Ekonomi

Sadece enflasyona değil hayat pahalılığına karşı mücadele de zorunludur!

Kas 4 11:39
Ekonomi

2026 kamu bütçesi üzerine

Kas 4 11:12
Arkasayfa

Türkiye dünyanın atık deposu haline geldi!

Kas 3 12:09
Ekonomi

2026’da uygulanacak vergi ve ceza tutarları

Kas 3 11:47
Sağlık

Yapay Zekâ Kansere Çare Olabilir Mi? 2025 İtibarıyla Umut Veren Gelişmelerin Soğukkanlı Analizi

Kas 3 11:18
Ekonomi

Kasım ayı kira zam oranları belli oldu

Kas 3 11:07
Ekonomi

Bölüm kapanıyor, taşerona devrediliyor: İşçinin hakkı ne olacak?

Kas 3 11:05
Gündem

Sudan savaşı, Çinli Wing Loong’a karşı Bayraktar ve savaş ağaları

Kas 3 10:22
Gündem

Emperyaliste bahane bol

Kas 3 10:17
Gündem

Dünya Sağlık Örgütü hala dünyanın sağlık vicdanı olabilir mi? -4 | Dünyanın sağlık vicdanını yeniden inşa etmek

Kas 3 10:14
Gündem

Hediyelerin faturası 57,8 milyon TL

Kas 3 10:09
Sağlık

Ölelim mi yani?

Kas 3 09:49
Arkasayfa

Merz’in bavulu

Eki 31 15:30
Gündem

Beyin araştırmacısı Prof. Onur Güntürkün, Almanya’da 2025 yılının profesörü seçildi

Eki 31 10:24
Gündem

Talan zincirinde yeni bir halka

Eki 31 10:22
Ekonomi

Elektrik faturalarına gizli zam: 1 Ocak’tan itibaren başlıyor

Eki 31 09:54
Arkasayfa

Demirtaş’tan ‘süreç’ yazısı: ‘Kardeşlik hukukuna ilişkin tek bir adım atılmadı’