Sevgili dostlar,
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu geçenlerde Türkiye’de tüm büyük ihalelerin bir “5’li çete”ye verildiğini söyledi. “Hepsi de bildiğimiz isimler” dedi.
Türkiye kamuoyu onları yakından tanıyor. Hepsi inşaat şirketi… Hepsi de Saray’ın da gözdesi… Dünya Bankası verilerine göre Avrupa ve Asya bölgesinde en fazla ihale alan 10 şirketten 5’i, bunlar… Sadece büyük ihaleleri değil, en verimli arazileri, ırmaklar üzerine kurulan HES’leri, yurtdışındaki işleri de onlar alıyor. Servetleri büyüdükçe büyüyor.
Geçen ay, CHP’nin Genel Sekreteri Selin Sayek Böke, iktidara geldiklerinde Türkiye’nin kaynaklarını yiyen bu 5 şirketin mallarını, “Bunlar artık halkındır” diyerek kamulaştıracaklarını söyledi. Tabii o cenah, paniğe kapıldı. Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği TÜSİAD, hemen “Türkiye’de mülkiyet hakkının garanti altında olduğunu, kamulaştırmanın asla sözkonusu olmaması gerektiğini” söyledi. Böyle bir sözün, yabancı sermayeyi de kaçırmasından korkuluyor.
Türkiye’de Kamu İhale Yasası, AKP’nin iktidarda olduğu 18 yıl boyunca tam 186 kez değiştirildi. Bu, yasanın neredeyse ayda bir değiştirildiği anlamına geliyor. Amaç açık: Yandaş işadamlarına daha kolay ihale vermek…
Bütün ihalelerin aynı yandaş şirketlere gitmesinin, bu amaçla İhale Yasası’nın defalarca değiştirilmesinin ya da insanların mallarına siyasi nedenlerle, hukuksuz şekilde el konmasının, yabancı yatırımcıyı kaçıracağı düşünülmüyor da; Erdoğan’dan sonra bu haksız kazançlara kamu adına el konma ihtimali, sermayeyi kaygılandırıyor. Saçma değil mi?
Geçen hafta Yeşiller Partisi Milletvekili Cem Özdemir, bir yazılı soru önergesi verip “Federal hükümet, mahkemeye gitmemesi halinde mal varlığına el konulacak olan Can Dündar gibi Almanya’ya sığınan Türk vatandaşlarının mülkiyet hakları ihlallerine ilişkin durumu Türk Hükümeti ile görüştü mü?” diye sordu. Bu, Türkiye’de yatırımı ya da mülkü olan Almanları da ilgilendiren bir durum… Alman Dış Ticaret Odası, Nisan’da yaptığı bir anket sonucu, “Türkiye’de faaliyet gösteren Alman şirketlerin yüzde 44’ünün Türkiye’deki yatırımlarını azaltma planları yaptığını” ortaya çıkarmıştı. Mülkiyet güvencesinin ortadan kalkması, bu süreci hızlandıracaktır.
İnsanların canının güvende olmaması, yerli ve yabancı sermaye çevrelerini pek ilgilendirmemişti; belki “mal” deyince, Türkiye’nin gidişatıyla daha yakından ilgilenirler.
Hepinize iyi haftalar.