Türkiye, Brezilya ve İran arasında imzalanan ve uranyum takasının Türkiye’de yapılmasını öngören anlaşmanın etkileri sürüyor. Anlaşma Arap basınında geniş yer buldu.
BU TURU İRAN KAZANDI
Londra’da Arapça yayınlanan El Kuds El Arabi gazetesi ‘Son saniyelerdeki İran golü’ başlığıyla verdiği başyazısında şu ifadeleri kullandı:
“İran yönetimi, Amerikan ve İsrail baskılarına karşı manevra yapma ve zaman kazanma konusunda önemli bir kapasiteye sahip olduğunu ispatladı. Bu turu İran kazandı. Türkiye ve Brezilya ile son saniyelerde anlaşma imzalayarak, Amerikan-İsrail kalesine bitirici bir gol kaydetti. İran otoriteleri, ülkelerinin stratejik konumunu ve egemenliğini kaybetmeden uygun zamanda kartlarını nasıl oynayacağını çok iyi biliyor. İran’a karşı yaptırımların arttırılması için destek toplamaya çalışan Amerikan diplomasisi ağır bir darbe aldı ve İran bir taşla iki kuş vurdu. Hem Güvenlik Konseyi daimi üyeleri üzerindeki Amerikan baskısını hafiflettiği, hem de Türkiye ve Brezilya gibi daimi olmayan üyeleri kazandı.”
TAHRAN’IN BAŞARISI TÜRKİYE’NİN ELİNİ KOLUNU BAĞLAMAK
Ürdün El Rey gazetesinden Muhammed Harrub ise, “Takas anlaşmasının bedelini kim ödeyecek?” başlıklı makalesinde, Tahran’ın kendi lehine puan kaydettiğini söylemek için erken olduğunu belirterek, “Bu anlaşmaya rağmen siyasi, diplomatik ve hatta askeri ‘bedeller’ olabileceği Tahran’ın zihninden hiçbir zaman çıkmayacaktır. Ancak Tahran bölgesel rakibi Türkiye’nin elini kolunu bağlamakta ve yanına çekmekte başarılı oldu.” diye yazdı.
BU ANLAŞMADAN KAZANCIMIZ BÖLGEDE İSTİKRAR
Lübnan El Sefir gazetesinde yazan Muhammed Nureddin, anlaşmanın en önemli kazancının Ortadoğu’da istikrar olacağının altını çizdi. Makalede şu satırlar yer aldı:
“Batılı güçler, İsrail ve bazı Araplar, İran’la birlikte Suriye ve Hizbullah’ı vurmak istiyorç Böyle bir anlaşmanın yürürlüğe girmesi İran için büyük bir başarı. Türkiye de bu anlaşmadan kazançlı çıkan ikinci ülke. Türkiye, Batı ve İsrail’in İran’a askeri operasyon yapılması yönündeki eğilimini frenleyen temel etkenlerden biri. İranlıların Türklere güveni olmasaydı, böyle bir anlaşmaya imza atmazlardı.”
TÜRKİYE NE YAPMAK İSTİYOR?
Londra’da Arapça yayımlanan El Şarkulevsat gazetesi genel yayın yönetmeni Tarık El Humeyid ‘Türkiye ve rol arama düğümü’ başlıklı makalesinde Tahran’la varılan anlaşma sonrası yeniden haberlerin ilk sırasında yer alan Türkiye’nin ne yapmak istediği sorusuna cevap arıyor.
TÜRKLER İRAN’A FAZLA KANALİZE OLDU, BUNUN BEDELİ ÖDENEBİLİR
Türklerin ‘yeni Osmanlıcılık’ peşinde olduğu iddiaları inandırıcı bulmadığını belirten yazar, “Osmanlıcılığın dönüşü Fars nüfuzunun zayıflaması ve Türkiye-Batı ilişkilerinin güçlü olması anlamına gelir. Ancak bugün Türkiye nükleer dosya konusunda İran’a paralel bir tavır sergiliyor. Bernard Lewis, Atatürk Türkiye’sinin İslamcı İran’a yaklaştığını söylemişti. Bu tespit, Türkiye’nin AB üyeliği talebi ile çelişiyor.” dedikten sonra bir Arap yetkilinin kendisine, “Türkiye İran anlaşmasına fazla kanalize oldu. Bunun bedelini ödeyebilir” sözlerini aktarıyor.
ARAPLAR DA TÜRKLER GİBİ BİR ROL OYNAMALI
Aynı gazeteden Osman Mirgani ise “İran’ı izole etmenin faydası ne?” başlıklı makalesinde anlaşmanın zaman kazanma ve Güvenlik Konseyi üyelerinin oylarını bölme amaçlı bir manevra olduğunu söylüyor. Mirgani makalesinde şunları belirtiyor:
“‘Asıl üzerinde durulması gereken konu, Ankara’nın anlaşmadaki rolü ve bölgedeki hareketlenmeleri. İran’la bölgesel rekabet içinde olmasına rağmen Türkiye, bu ülke ile ilişkilerini koruyor ve Tahran üzerinde etkide bulunarak bölge içinde ve dışında kendisine daha fazla nüfuz kazandırıyor. Türk diplomasisi, İran gibi tarihsel bağları olan bir komşuyu izole etmek yerine, ilişkileri güçlendirerek Tahran’ın kararlarını etkileyebiliyor. Arapların da benzer bir rol oynamaları gerekiyor.”
TÜRKİYE İSRAİL’LE DİPLOMATİK MÜCADELE EDİYOR
Ürdün El Sebil gazetesinden Macid Ebu Diyak “Türkiye Filistin’den sonra İran’a yatırım yapıyor’ başlıklı makalesinde, “Türkiye bir kez daha rolünün çıtasını yükseltmekte başarılı oldu. İran’la takas anlaşması, bu ülkenin uluslararası yaptırımlara boyun eğmesini isteyen İsrail ve Batı’ya tokat mesabesinde. Türkiye, İsrail’le siyasi ve diplomatik yolla mücadele ediyor. İsrail’in İran’a karşı yürüttüğü askeri planı suya düşürmeye çalışıyor.” diye yazdı.
BATI HALA GÜÇ DİLİNİ KULLANIYOR
İran’da Arapça yayımlanan El Vifak gazetesini genel yayın yönetmeni Musib Nuaymi ‘Gerçeğin anlaşılması’ başlıklı makalesinde, anlaşmada yer alan önerilerin bazı Batılı çevrelerin hoşuna gitmediğini ve daha iyi bir alternatif sunmak yerine bu anlaşmanın yeterli olmadığı ve şüpheleri gidermediği gibi sözlerle önceki tutumlarını tekrarladıklarını belirterek, güç dilini kullanmayı sürdürmenin faydasızlığının farkında olmadıklarını yazdı. Nuaymi, ABD ve Avrupalı müttefiklerinin tehdit dilini İran’ı bu alandaki haklarından vazgeçireceğini düşünmemeleri gerektiğine işaret ederek, Tahran’dan çıkan üçlü anlaşmanın İran’ın işbirliği elini uzatmasının haklarından ödün verdiği anlamına gelmeyeceği yönünde güçlü bir mesaj olarak görüldüğünü ifade etti.
İRAN İKİ ÖNEMLİ MÜTTEFİK KAZANDI
Ürdün gazetesi El Düstur’dan Yaser El Zeatire ise, yeni anlaşmanın İran karşıtı güçler için sürpriz olduğunu ancak İran’daki iç bölünmenin anlaşmanın başarılı olmasına katkı sağladığını, Ahmedinejad’ın aşırılıkçı klasik görüntüsünün ülkeyi ABD ve İsrail’le maliyeti ağır bir çatışmaya götürdüğünün görüldüğüne ve dolayısıyla iç kamuoyunu kendi safına çekecek tutumları tercih ettiğine dikkat çeken yazar, İran’ın Türkiye ve Brezilya gibi iki önemli müttefiki kazanarak yeni yaptırımların önünü kestiğini belirtiyor.
İRAN DİPLOMASİ DARBESİ GERÇEKLEŞTİRDİ
Londra kaynaklı Arap gazetesi El Hayat’ın yazarı Abdullah İskender de ‘İran’ın başarılı darbesi’ başlıklı makalesinde, İran’ın Türkiye ve Brezilya ile yaptığı üçlü anlaşmayla başarılı bir diplomasi darbesi gerçekleştirdiğini ancak bu anlaşmanın İran’ın Batıyla nükleer dosyasıyla ilgili sorununun çözüldüğü anlamına gelmeyeceğini ve şeytanın ayrıntılarda saklı olduğunu belirterek, İran’ın uçurum eşiği politikasını ustaca kullandığını ve şu ana kadar bu politikadan fazlasıyla istifade ettiğini yazıyor.
Derleyen: Halil Çelik
ntvmsnbc