(Cumhur)Başkanlık referandumu Türkiye’nin yakın geleceğini etkileyecek temel belirgenlerden.
Devlet Bahçeli’nin ‘biz varız’ demesiyle yeniden tedavüle sokulsa da 16 Nisan referandumuna giden sürecin başlangıcı 2007‘deki Cumhurbaşkanlığı tartışmalarına kadar gider. Bu Erdoğan etrafında iktidarlaşanların merkezileşme çabasıyla ilgilidir.
Merkezileşme çabası Türkiye’nin ta kuruluşunda hedef olarak konulan batılılaşma stratejisinin terki ve doğu sisteminde kararlaşmadır. Doğu sisteminden kastım Saddam tipi, Mübarek Mısır’ından daha kötü bir otoriterleşmedir.
Sistem daha yasallaşmadan 15 Temmuz darbe girişimi fırsat bilinerek OHAL ve KHK’lar üzerinden kurumsallaştırılmış vaziyette.
Muhalif sesler ciddi biçimde en yetkili ağızlar tarafından tehdit edilmektedir.
Hürriyet Yazarı Ertuğrul Özkök’ün tarihli yazısına İçişleri Bakanı Süleyman Soylu şöyle çıkıştı: “Ertuğrul özkök sana bir şey söylüyorum. Dilin yine çok uzamış senin.
“Edepsiz adam.
Sakın ha sakın bir daha sesini çıkarma.”
Ertuğrul Özkök yazısında, Başbakan Binali Yıldırım’ın “Vekil iktidarından millet iktidarına geçiyoruz. Tek adam olacak, millet de patron olacak” sözlerine şöyle demişti:
“Demek ki, yüzde 57 oy alan Adnan Menderes milletin adamı değilmiş. Demek ki, yüzde 55 oy alan Süleyman Demirel milletin adamı değilmiş. Demek ki, yüzde 40 oy alan ecevit ve Özal milletin adamı değilmiş.”
Türk Bakan bir Türk yazarı açık açık tehdit ediyor.
Özkök’ü gıdım kadar sevmem lakin kimse kaleminden ötürü birini tehdit edemez! Ederse ilk önce ben o bakana karşı çıkarım; o yazara sahip çıkarım.
Hele tehdit eden öyle sıradan bir adam değil de ülkenin en yetkili koltuklarından birinde oturuyorsa bu tehlikelidir. Bu tip yaklaşımların hüküm sürdüğü yerlerde demokrasi ve adalet yok olur. Millet adına milletin kararına saygısızlık ettiğinin farkında değil.
Soylu bu yaklaşımıyla kendi koltuğunu kötülemiş oluyor ve kendini gayri milli ilan ediyor.
Süleyman Soylu 1 Kasım 2015’de milletin yüzde 48 ile yetkili yaptığı bir hükümetin bakanı!
Demek ki, soylu ve onun üyesi olduğu kabine üyeleri milletin adamı değiller.
Demek ki, 15 yıldır hüküm süren AKP hükümetleri gayri milli. Oysa 15 yıldır millet adına hüküm sürdüklerini iddia ediyorlardı.
Hesaplarına nasıl geliyorsa öyleler.
16 Nisan günü referandumdan “Evet” çıkarsa bulin ki soylu gibi adamlar tehdit etmekle kalmazlar o tehditlerinin gereğini de yaparlar.
Saddam tipi, mübarek türü bir yönetim uygulamasına yol vermemek için NA!
Soylu tipinde adamların tehditlerindeki pervasızlığa dur demek için NA!