Sevgili dostlar,
OECD’nin her yıl yaptığı bir uluslararası öğrenci değerlendirmesi var. 15 yaş grubunun matematik ve fen bilimlerindeki becerisi ölçülüyor. Bu teste göre matematikte Türkiye, 72 ülke arasında 49. sırada… Üstelik buraya 35. sıradan düşmüş. 12 yılda 14 sıra gerilemiş. Demek ki genetik değil, politik bir sorun var ortada…
En son liselere giriş sınavındaki matematik testinde 72 bin öğrenci sıfır çekmiş. Matematik, öğrencilerin en başarısız olduğu dal durumunda…
Dünkü Evrensel’de Fatih Polat’ın matematikçi Doçent Doktor Tuna Altınel’le yaptığı söyleşiyi okurken, bu rakamları düşündüm.
Fatih Polat, hocaya matematik dehalarının bir problemin peşinde bir ömür adamalarının sırrını soruyor. Şu cevabı alıyor:
“Bir probleme tüm ömrünü adamak, yalnızca dehaların değil, benim gibi vasat, ama mesleğini seven matematikçilerin de bir özelliğidir.”
Ne mütevazı bir adanmışlık değil mi?
Pardon, söylemeyi unuttum:
Hoca bunları, tutuklu bulunduğu Balıkesir L Tipi cezaevinden yazıyor.
Suçu mu?
“Bu suça ortak olmayacağız” başlıklı barış bildirisini imzalamış olmak… Lyon Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan Tuna hoca, 10 Mayıs’tan beri Kepsut ilçesindeki koğuşunda diğer tutsaklara Fransızca öğretiyor, onlardan da Kürtçe öğreniyormuş. Öğlene kadar da, süren iki davası nedeniyle hukuk çalışıyormuş.
Milli Eğitim yetkilileri, bir gün Balıkesir’e uğrayıp Tuna Altınel’e, “Matematikte niye geri kaldık hocam” diye sorsalar keşke… Belki koğuşunda, hukuk, Fransızca ve Kürtçe derslerinin arasında, bu geri kalmışlığın, iktidarın bilim ve barış korkusundan kaynaklandığını anlatır hoca…
Az kaldı: Bu gidişle, Türkiye’nin en eğitimli kuşağı, Erdoğan döneminin zindanlarından çıkacak.