Bu temelde kartlar yeniden karıştırılıyor. Kartlar kırıştırılırken kriz ve çatışma büyüyor.
Kürtlerin pozisyonu değişkenden taraftır, çünkü mevcut tablonun kazandırmadığı aşikar. Türk tarafı ise eskinin devamından yana.
Haliyle Kürtler mevcut kriz ortamında sahnede olmaya çalışırken Türk tarafı eski statükoyu muhafaza etme çabasında oluyor. Söz konusu olan ise Türkiye’nin jeopolitik öneminin Suriye’de oluşmaya başlayan Rojava’ya kayıyor olma ihtimali… Türk tarafı bunu stratejik tehdit olarak görüyor. Bu tehdit algısı Türk tarafını içerde katılaştırıp çatışma içine çekerken Suriye sahasında savaşın içine sokmuş durumda.
Türk tarafı için 2015 Temmuz’undan başlayarak strateji ‘içerde otoriterleşme ve çatışma dışarıda savaş’ şeklinde özetleyebiliriz. Aynı şey Kürtler için de ‘her yerde çatışma ve mücadele’ stratejisine bürünmüş durumda.
Bu strateji görüldü ki herkese kaybettiriyor.
Astana ve Cenevre’de kurulmaya çalışılan ‘Yeni Suriye’ herkes için hayati önemde.
Taraflar Astana ve Cenevre’ye güçlü gitmeye çalışıyorlar.
Lakin Kürtler ve Türklerin çatışmalı hali iki tarafın elini zayıflatıyor.
2017 bu bakımdan büyük mücadele yılı oluyor. Kimin nasıl pozisyon aldığı ve Suriye sahasında güç olduğu hayatidir. Kozlar bu minvalde sahada çatıştırılıyor.
Suriye’deki gelişmeler üzerinden 2013 Newroz’unda İmralı’da kurulan çözüm masası yine Suriye’deki gelişmeler üzerinden 5 Nisan 2015’de İmralı’ya tecrit ile dağıtıldı.
Savaş ve kriz tarafları yıpratıyor.
Gerek Kürt tarafı gerekse Türk tarafının bunu uzun süre devam ettirme şansı yok. Kuzey Suriye’de kurulan fiili Kürt oluşumu Trump ve Putin kabul etmişken ve ilişkilenirken Erdoğan’ın bunu yok etme şansı sıfır. Erdoğan’ın bu fiili durumu kabul etmekten başka şansı yok.
Dolayısıyla Kuzey Suriye’deki Kürt oluşumunu inkar ve yok etme çabası sona ermek durumunda. Bu ise İmralı’da kaldırılan çözüm masasının yeniden kurulması demek olacaktır.
Savaş ve krizin aşılması Suriye’deki gelişmeler üzerinden yeniden olacağa benziyor.
Pazarlıklar var.
Masa kaçınılmaz gibi görünüyor. 1999 Nisan’ından başlayarak bütün ateşkes ve müzakerenin adresi İmralı. Yeni masa da orada kurulmak durumunda.
Taraflar için en güçlü ve makul kişi Öcalan.
18 yıl önce İmralı’ya çivilenen Öcalan bugün zihin ve prestij olarak epey güçlü.
Onsuz çözümün imkanı yok.