Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, geçtiğimiz günlerde tarafları gelecek hafta doğrudan görüşmelere davet ettiğinde, masadaki sorunları 12 ay içinde çözülebileceğini söylemişti.
Lieberman ise İsrail radyosuna açıklamasında, Yahudi Yerleşimleri ve Kudüs’ün statüsü gibi çetrefil meseleleri çözebilmeyi sağlayacak sihirli bir formül bulunmadığını belirtti.
İsrailli bakan Washington’daki görüşmeleri “bir şölen daha” diyerek geçiştirdi ve 2 Eylül’de başlayacak müzakerelere ilişkin beklentilerin fazla yüksek tutulmamasını salık verdi.
Lieberman, “Belli ki bu Madrid’den Annapolis’e uzanan şölenlerden bir diğeri daha. Bunun gibi sayısız olay gördük, şimdi bir tane daha yaşayacağız. Her iki taraf da içerik açısından, olayları algılayışları açısından birbirinden o kadar uzak ki, bir yıl içinde bir barış anlaşması olacağını düşünmek çok güç.” diye konuştu.
İsrailli bakan, “Oslo’dan bu yana geçen 17 yılda ne yaptık? Şimdi de bir yıl içinde anlaşmaya varacağımızı mı düşünüyorlar? Şimdilik son derece temkinliyim. Hakkımızda en iyisinin beklentileri düşürmek olduğuna inanıyorum.” dedi.
Yerleşimlerin dondurulması ‘cezalandırma’ olur
Lieberman ayrıca Washington yönetiminin baskılarına rağmen Yahudi yerleşimlerindeki inşaatları dondurmaya istekli olmadıklarının işaretini verdi.
Filistinliler Doğu Kudüs de dahil olmak üzere Batı Şeria’daki Yahudi Yerleşimlerinde inşaatların dondurulmasını istiyor.
İsrail ABD’nin baskıları sonunda kısmi bir durdurma kararı almıştı. Ancak bu uygulamanın süresi Eylül’de sona eriyor.
Lieberman, Filistinlilerin yerleşimlerde inşaatların sürmesi durumunda görüşmelerin devam edemeyeceği söyleminin görüşmeleri baştan torpidolamak anlamına geldiğini belirtti.
İsrailli bakan “Ya hep ya hiç tavrı ile yola çıkanların sonunda elinde hiç bir şey olmaz” dedi.
Yisrael Beitenu (İsrail Vatanımız) Partisinin lideri Lieberman, yerleşimlerde inşaata devamın Amerikalı ve Filistinlileri huzursuz edebileceğini anladığını ifade etmekle birlikte; inşaata sıkı denetimler getirmenin, yerleşimlerde yaşayan onbinlerce kişiyi cezalandırmak anlamına geleceğini söyledi.
Taraflar arasındaki doğrudan görüşmeler 20 ay önce kesilmiş, Mayıs ayında ise ABD arabuluculuğunda dolaylı görüşmelere başlanmıştı.