Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Yusuf Ziya Özcan’ın ‘Kalitesi Belirlenmiş Üniversite’ açıklamasını eleştirdi. Kılıç yaptığı açıklamada, “YÖK Başkanı Yusuf Ziya Özcan uzun süredir yaptığı açıklamalarla, yükseköğretimin piyasanın ihtiyaçları doğrultusunda dönüştürülmesi üzerine düşüncelerini bir bir açıklamaktadır. Resmi ağızdan dökülen bu cümlelerle, nasıl bir yükseköğretim sistemi yaratılmaya çalışıldığını ve gençlerimize nasıl bir gelecek kurulmak istendiğini çarpıcı bir şekilde görebiliyoruz” dedi.
“Kalitesi belirlenmiş üniversite vurgusunun arkasındaki gerçekler”
“Bir taraftan dershanelerin kapanabileceğini söyleyenler, diğer taraftan üniversitesiz ilimiz kalmayacak diye çığırtkanlık yapmaktadırlar” diyen Kılıç, “Fakat nasıl bir zihniyetle bunu gerçekleştirdiklerini de safiyane bir şekilde cümlelerinin arasında ifade ederek, ‘Kaliteli’ üniversitelere sınavla öğrenci alınmaya devam edileceğini belirtmektedirler. Bu ifadedeki “kalite”den kasıt nedir? ‘Kalite’, piyasa ilişkileri içerisindeki ‘müşterilerin’ istek ve beklentilerine uygun mal veya hizmeti tanımlayan ve eğitimin niteliğini açıklamaya denk düşmeyen bir kavramdır. Öyleyse neden bu kadar çok ‘kalitesiz’ üniversiteler kurulmaktadır? Ayrıca bu kalitesi belirlenmemiş üniversitelerden mezun olacak öğrencilerin ‘kalitesi’ ne ile belirlenecektir? Bu kişiler piyasaya göre ‘kalitesiz’, sadece üniversite mezunu, işsiz bireyler mi olacaktır” şeklinde konuştu.
Bu soruların cevapları Özcan’ın 25 yaş ve üstündeki yaş gruplarına yönelik özel bir üniversiteye geçiş sınav uygulaması fikriyle açıklık kazandığını ileri süren Kılıç, açılan ve hala açılmakta olan birçok üniversitenin öğrenci kontenjanlarının açık kalacağı ve bu kadar çok üniversitenin plansız bir şekilde açılmasının ayrıca bu üniversitelerdeki kadrolaşmanın sorgulanması korkusunun bir ifadesi olduğunu söyledi. Kılıç, bazı bölümlere sınavsız girilebileceği çalışmalarının da bu korkulardan payını aldığını savundu.
“Eğitim sistemi etiketler üzerinden yürütülmeye çabalanıyor”
Resmin bütününün görülmesi gerektiğini kaydeden Kılıç, “Bir taraftan genel liselerin Anadolu liselerine dönüştürülmesi kapsamında meslek liselerine gitmek dışında bir seçeneği olmayan, lise sıralarında işçileştirilmek istenen gençlerimiz, diğer tarafta Özcan’ın öngörüsüne denk düşmeyen özel okullardaki, üniversitelerdeki fiyat artışı. Başka bir sacayağı olarak da ‘kalitesiz’ üniversitelerden ‘kalitesiz’ eğitim almaya teşvik edilen gençler. Yaşadığımız bu gelişmeler eğitim sistemimizin ne kadar etiketler üzerinden yürütülmeye çabalandığının göstergesidir” diye konuştu.
Kılıç, Liselerde işçileştirilmek istenen ve hayat boyu ‘kaliteli’ bir işçi olmaya çalışması öğütlenen gençler ile sadece mezun vermeyi amaçlayan üniversiteleri bitiren gençlerin kaderlerinin bugünden örülmeye başlandığını öne sürdü.