Bizler deri, tekstil, konfeksiyon, kundura, terlik, çanta-kemer, tabakhane işçileri olarak; çağdışı yaşam ve çalışma koşullarına karşı örgütleniyoruz. Türkiye çapında 1,5 milyonu ailelerimizle beraber, 6 milonu aşan devasa bir kitle gücüne sahibiz. Ancak gücümüzün farkında değiliz.Ülkemizin onurlu emekçileri yurttaşları olarak vatandaş olmaktan doğan tüm sorumluluklarımızı tam ve eksiksiz yerine getiriyoruz.
Askerlik, vergi, canımızdan bezdiren dünyanın en pahalı enerji, kira, elektrik-su, iletişim, sağlık eğitim faturalarını açlığımız pahasına ödüyor ya da icralarla karşılaşıyoruz.Toplumun tüm temel giyim ihtiyacını tepeden tırnağa nakış nakış biz üretiyoruz. Talan soygun vurgun düzeninde payımıza düşen kölelik koşulları insanca yaşamak için birleşiyor, örgütleniyoruz. Sorunlarımızın yüzde 90’ı kayıt dışı sigortasız kaçak çalıştırma. 12 iel 14 saat boğaz tokluğuna yeten düşük ücretle çalışmaya dayatılıyor. Çalıştığımız yerler işçi sağlığı ve iş güvenliği hükümlerine aykırı. Bunun sonucu genç yaşta meslek hastalıkları, erken ölümler yaşamaktayız.
Servis, yemek, sigorta, sağlık taraması gibi en temel işçi ve insan haklarımız gasb ediliyor. Bu sorunları tespit etmek, denetlemek ve düzeltmekle yükümlü olan devlet ve hükümetler bu kriz karşısında kör, sağır, dilsizi oynuyor. Yapay gündemlerle bizleri avutuyor, uyutmaya çalışıyorlar.
Yağma yok ayağa kalkıyoruz! Azgın sömürüye dur diyoruz! Çözüm önerilerimiz insanlık tarihi ve ülkemizdeki işçi hareketleri göstermiştir ki, birlik olunmadan, haklı ve meşru talepler için mücadele edilmeden hakların kazanılması, korunması ve geliştirilmesi mümkün değildir. Son yıllarda bunun en çarpıcı örneği Tekel işçisi kardeşlerimizin yaktığı mücadele ateşidir. Bizler de üzerimize düşen sorumlulukla haklarımız, geleceğimiz, ekmeğimiz, aşımıziçin birleşmeliyiz. 30 yıllık mücadelenin tecrübesi deneyimi, sendikalaşma dernekleşme faaliyeti sürdürmüş ve sürdüren öncü birikimiyle yapılan toplantılarda mevcut sendikaların yetersizliği, yasal prosedürdeki zorluklar işyerlerimizin dağınıklığından dolayı mevcut koşullarda ihtiyaca en iyi cevabın dernek çalışmasının olduğu tespit edilmiştir. Sorunlarımız ve çözüm önerileriyle tüm işçi kardeşlerimiz toplantıya katkı yapmaya destek olmaya çağırıyoruz
YAŞASIN İŞÇİLERİN BİRLİĞİ!
GELECEK NASIRLI ELLERİMİZDEDİR
Yağma yok ayağa kalkıyoruz! Azgın sömürüye dur diyoruz! Çözüm önerilerimiz insanlık tarihi ve ülkemizdeki işçi hareketleri göstermiştir ki, birlik olunmadan, haklı ve meşru talepler için mücadele edilmeden hakların kazanılması, korunması ve geliştirilmesi mümkün değildir. Son yıllarda bunun en çarpıcı örneği Tekel işçisi kardeşlerimizin yaktığı mücadele ateşidir. Bizler de üzerimize düşen sorumlulukla haklarımız, geleceğimiz, ekmeğimiz, aşımıziçin birleşmeliyiz. 30 yıllık mücadelenin tecrübesi deneyimi, sendikalaşma dernekleşme faaliyeti sürdürmüş ve sürdüren öncü birikimiyle yapılan toplantılarda mevcut sendikaların yetersizliği, yasal prosedürdeki zorluklar işyerlerimizin dağınıklığından dolayı mevcut koşullarda ihtiyaca en iyi cevabın dernek çalışmasının olduğu tespit edilmiştir. Sorunlarımız ve çözüm önerileriyle tüm işçi kardeşlerimiz toplantıya katkı yapmaya destek olmaya çağırıyoruz
YAŞASIN İŞÇİLERİN BİRLİĞİ!
GELECEK NASIRLI ELLERİMİZDEDİR
Tarih: | 03 Temmuz 2010 Cumartesi |
Zaman: | 17:00 – 21:00 |
Yer: | EĞİTİMCİLER DERNEĞİ TİYATRO SALONU PERTEVNİYAL LİSESİ ARKASI – AKSARAY |