Suriye haber ajansına konuşan Erdoğan, ABD’nin yahudi yerleşim birimlerinin inşasını dondurma kararını yenileme konusunda İsrail’i ikna etmede başarısız kalmasının Türkiye açısından derin bir endişeye neden olduğunu dile getirdi. Başbakan Erdoğan, uluslararası toplumun tüm çağrılarına sırt çevirip Yahudi yerleşim birimlerini inşa etmeye devam eden İsrail’in barış çabalarını çıkmaza soktuğuna dikkat çekti.
ÖZÜR VE TAZMİNAT TALEBİNDE DEĞİŞİKLİK YOK
Mavi Marmara’daki katliamla ilgili iki ülke dışişleri bakanlıkları arasında Cenevre’de temas kurulduğunu hatırlatan Erdoğan, Türkiye’nin taleplerinde hiçbir değişiklik olmadığını vurguladı. Erdoğan, Türkiye ve İsrail arasındaki ilişkilerin normale dönmesini İsrail’in Türkiye Cumhuriyeti’nden özür dilemesi ve tazminatlar ödemesine bağlı olduğunu yineledi.
ABD’nin ve Avrupa ülkelerinin insan hakları konseyinde özgürlük filosuna yönelik saldırıya ilişkin tutumlarını değerlendiren Erdoğan; insan haklarının yegane savunucuları olarak kendilerini öne koyan bu ülkelerden daha değişik bir tutum beklediklerini ve bu konuda büyük eseflerini dile getirdiklerini kaydetti.
TÜRKİYE-AB İLİŞKİLERİ SÜREKLİ GELİŞİYOR
Başbakan Erdoğan, Türkiye ile AB arasında dinamik, geniş ve kapsamlı ilişkilerin bulunduğunu, bu ilişkilerin politik, ekonomik ve kültürel düzeylerde sürekli geliştiğine işaret etti.
Türkiye’nin AB’ye katılım konusunda üstüne düşeni yerine getirdiğini fakat, katılım müzakerelerinin istenilen hızda yürümediğini kaydeden Erdoğan, AB’de üye bir kısım ülkelerin müzakereler önünde koydukları engellerin hiçbir şekilde vaatleri yerine getirme kriterleriyle bağdaşmadığını kaydetti.
Kıbrıs davasında ise Erdoğan, ülkesinin bu davada kapsamlı çözüm sağlayacak tüm çabaları desteklediğini açıkladı.
Erdoğan: İsrail, barış istediğini kanıtlamalı
Türkiye’nin, Şam ile Tel Aviv arasındaki arabuluculuk rolünü değerlendiren Başbakan Erdoğan, İsrail’i barışı istediğini söylem ve eylemleriyle kanıtlaması gerektiğine dikkat çekti.
Suriye haber ajansına konuşan Erdoğan, Ortadoğu barışında nihai bir çözüme ulaşılması için Suriye ve İsrail arasındaki anlaşmazlığın da giderilmesi gerektiğini vurguladı. Suriye yönetiminin Ankara’nın bu yöndeki arabulucu rolüne bağlılığının, barış ve istikrarın sağlanmasına verdiği önemi kanıtladığını vurgulayan Erdoğan, İsrailli yetkililerin de Ankara’nın bu konuda dürüst bir rol oynadığını kabul ettiğini hatırlattı.
İsrail’in Gazze’ye saldırısı nedeniyle Türkiye aracılığıyla önemli mesafe kat eden sürecin durduğunu dile getiren Erdoğan, İsrail’i barışı istediğini söylem ve eylemleriyle ciddi bir şekilde kanıtlaması gerektiğini söyledi. Başbakan Erdoğan, ABD ve AB’den de Türkiye’nin bu konudaki rolünü idrak etmelerini ve İsrail’i barış sürecini sabote eden politikalarını değiştirmeye zorlamalarını istedi. Erdoğan, ‘Türkiye-İsrail ilişkilerinde olabilecek herhangi bir olumlu gelişmenin şüphesiz bu konuda olumlu yansımaları olacağını’ da sözlerine ekledi.
BEŞŞAR ESAD: BARIŞ İÇİN MUHATABIMIZ YOK
Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad ise, İsrail’deki hükümeti ‘radikal’ olarak nitelendirdi ve karşılarında barış için muhatap bulamadıklarında yakındı.
Alman Bild gazetesine konuşan Esad, “Barışa hazırız ve buna ulaşmak için elimizde net bir plan var. Ama bunun için bir muhatap gerekli ve şu ana kadar bunu göremedik.” dedi. İsrail halkının radikal bir hükümeti işbaşına getirdiğini vurgulayan Suriye lideri, bu hükümetin barışa ulaşamayacağını söyledi. Esad, “İsrail halkı bu durumu değiştirir mi, bilmiyoruz.” dedi.
Suriye, İsrail’in 1967’de işgal ettiği Golan Tepeleri’nde tamamen çekilmesini istiyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ise Suriye ile masaya ‘önşartsız’ oturmak istediklerini belirtiyor.
Erdoğan’dan Suriye’ye mesaj: Halklarımızın önündeki tüm engelleri kaldırmak için birlikte çalışıyoruz
Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan, Suriye ve Türkiye arasında geçen yıl teşkil edilen Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi’nin (YDSİK) iki ülke arasındaki ilişkiler ve iki ülke ekonomilerinin gelişmesine önemli katkı sağlayan sağlam bir alt yapının kurulmasında büyük bir payı olduğunu belirtti.
Başbakan Erdoğan YDSİK’nin Ankara’da düzenleyeceği toplantılar münasebetiyle Suriye haber ajansına verdiği röportajda, YDSİK’nin, bölgenin sadece kendisinin olduğunu bilmesi gereken halklarımız için barış, istikrar ve refahı sağlayacak bölgesel bir dayanışmada ciddi ve pratik bir çekirdeğe dönüştüğünü söyledi.
Suriye-Türkiye ilişkilerindeki güçlü ve hızlı gelişmelerin, iki ülke halkının ideallerine ve iki tarafın sahip oldukları güçlü politik irade ışığında meydana geldiğini kaydeden Erdoğan, Suriye lideri Beşşar Esad’ın ve kendilerinin uzun süreçli stratejik vizyonunun iki ülke arasındaki bu hızlı gelişmelerde önemli bir rol oynadığını belirtti.
YÜZYILLAR BOYUNCA KARDEŞLİK İÇİNDE YAŞAYAN HALKLARIMIZIN ÖNÜNDEKİ TÜM ENGELLERİ KALDIRMAK İÇİN BİRLİKTE ÇABA HARCIYORUZ
“Yüzyıllar boyunca kardeşlik içinde yaşayan halklarımızın arasındaki soğuk savaş döneminden kalma tüm engelleri kaldırmak ve tarih sürecini doğru yola koymak için hep birlikte çalışıyoruz.” diyen Erdoğan, iki ülke halkına daha parlak ve ileri bir gelecek kurmak için birlikte çaba harcadıklarını dile getirdi.
Erdoğan, YDSİK’nin 2009 yılının Aralık ayında Şam’da düzenlediği birinci toplantısında; iki taraf arasında anlaşmaya varılan belgelerin genelinin imzalandığını ve onaylandığın işaret ederek, bir kısım anlaşmaların imzalanmadan önce Suriye ve Türkiye tarafından uygulamaya konulduğuna dikkat çekti.
Suriye ve Türkiye’nin aralarındaki anlaşmaların kapsadığı alanların tümünde büyük ve geniş bir ilerleme kaydettiklerine değinen Başbakan Erdoğan, Asi Nehri üzerine kurulması planlanan Dostluk Barajı ve Türkiye’nin Suriye’ye gönderdiği su ve elektrik enerjisinin miktarını arttırma çerçevesinde ortak teknik komitenin kurulduğuna işaret etti.
Başbakan Erdoğn, turizm sektörünün iki ülke arasında yine büyük gelişmelere tanık olduğunu ve geçen süre içinde turist sayısında büyük bir artışın kaydedildiğini söyledi. Bu bağlamda Erdoğan, Suriye’yi ziyaret eden Türk vatandaşlarının 1.5 milyon, Türkiye’yi ziyaret eden Suriyeli vatandaşların sayısının da yaklaşık olarak 1 milyonu bulduğunu ifade etti.
İKİ ÜLKE DOĞALGAZ ŞEBEKERLERİNİ BİRLEŞTİRME PROJESİ 2011’İN SONUNDAN ÖNCE BİTECEK
İki ülke doğalgaz şebekelerinin birleştirilmesi projesi ve bu projenin 2011 yılının sonundan önce tamamlanacağına dikkat çeken Erdoğan, sınır kapılarının ortak çalıştırılması projesi, gümrük standartları, sistemleri ve kriterlerinin birleştirilmesi projelerine değindi. Ayrıca iki ülkeden işadamları arasında önemli birçok buluşmanın düzenlenmesi ve ortak fuarların organize edilmesi çalışmalarının bulunduğunu söyledi.
İki ülke arasındaki ticaret hacminin arttırılmasına değinen Erdoğan, bu konuda ilerlemenin sağlandığını ve 2010 yılının ilk 10 ayında ikili ticaret hacminin 2,2 milyar doları bulduğunu söyledi. Erdoğan bu rakamın 2009 yılının aynı süresinde 1,4 milyar dolar olduğunu hatırlattı. Erdoğan, Suriye’nin Türkiye’ye ihracat hacminin 2009 yılında 283 milyon dolardan 2010 yılının ilk 10 ayında 602 milyon dolar yükseldiğini ifade etti.
Başbakan Erdoğan, iki ülke yetkilileri arasında değişik düzeylerdeki karşılıklı ziyaretlere ilaveten üstüne imza atılan anlaşmaların Suriye ve Türkiye ekonomilerine gayet ciddi ve büyük olumlu etkilerde bulunacağını kaydetti. Ayrıca tüm bunların iki ülke halklarının günlük yaşamlarını kısa ve uzun vadeli olarak olumlu etkileyeceğini belirtti.
Erdoğan, YDSİK’nin büyük çalışmalarının ortak çıkarların hizmetinde uzun süreçli olduğunu ve bu sürecin sürekli bir şekilde ilerlediğini ve geliştiğini belirtti. Daha güvenilir dayanışmanın yanı sıra sadece iki halkın değil aynı zamanda tüm bölge halkları için kalkınma, refah ve barışın sağlanması için iki ülkenin ileriye doğru adım atacakları yönünde güvenini dile getiren Erdoğan, Suriye-Türkiye arasındaki bu sürecin ‘el ele, kol kola’ yoluna devam edeceğini vurguladı.
Suriye ve Türkiye arasındaki koordinasyon ve görüş alışverişinin devam ettiğini, bölgesel davalara çözüm bulma amacıyla Cumhurbaşkanı Esad ve üst düzeyli Suriyeli yetkililerle sürekli iletişim içinde olduğunu belirten Erdoğan, son seçimlerden sonra Irak’ta ulusal birlik hükümetinin kurulması önündeki bir kısım engellerin ya da geciktirici faktörlerin kaldırılmasında ortak çabalara işaret etti. Erdoğan ayrıca Lübnan’daki politik gerginliklerin önlenmesi yönünde Suriye ile sürekli bir koordinasyonun mevcut olduğunu ekledi.
DÖRTLÜ İŞBİRLİĞİ PROJESİ BÜYÜK İDEALLER TAŞIYOR
Suriye, Türkiye, Lübnan ve Ürdün arasında vaat edici dörtlü işbirliği projesine dikkat çeken Türkiye Başbakanı Erdoğan, bu modelin gelişmesinin bölgede barış, istikrar ve refahın sağlanmasına ciddi ve etkin bir katkı sağlayacağına işaret etti.
Erdoğan bu önemli dörtlü işbirliğinin, bölgenin daha önce benzerine tanık olmadığı ayrıcalıklı bir model teşkil ettiğini ifade ederek, kapılarının tüm bölge ülkelerine açık olduğunu belirtti. Aynı zamanda bu dörtlü işbirliğinin temel ilkesinin ideal bir gelecek kurma yönünde tüm ortak olanakları kullanmak olduğuna işaret eden Erdoğan, ortak gelecek, coğrafya ve çıkarları paylaşan halklarımızın kültürel ve tarihi bağlarından güç aldığına vurgu yaptı.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, pratik düzeyde ise stratejik işbirliğinden amacın mevcut anlaşmalar ve birleştirilmiş uygulamalar ışığında vizeleri kaldırmak ve serbest ticaret bölgesi kurmak olduğunu kaydetti. Bu çerçevede Türkiye’nin Suriye, Lübnan ve Ürdün ile serbest ticaret bölgesi ve vizeleri kaldırma anlaşmasına imza attığını belirten Erdoğan, dört ülkedeki turizm, ulaştırma, enerji ve ticaret bakanlarının daha fazla işbirliği olanaklarını araştırmak için sürekli olarak bir araya geldiklerine işaret etti.
Erdoğan bu görüşmelerden önemli, somut ve olumlu sonuçların elde edilmesi yönünde inancını ifade ederek, Türkiye’nin önümüzdeki bir kaç ay içinde düzenlenecek önemli dörtlü zirveye ev sahipliği yapma sorumluluğunu üstlendiğini belirtti.
Dörtlü işbirliğinin bölge sorunlarının çözümüne katkısı çerçevesinde Erdoğan, bölge halklarının ancak ve ancak bu yol ile onurlu ve refahlı bir yaşama kavuşacağına inancıyla Türkiye’nin Ortadoğu’da barış ve istikrarı sağlamaya çalıştığına vurgu yaptı. Aynı zamanda dörtlü işbirliğinden hedefin; daha geniş bir çerçevede bu işbirliğini desteklemek ve güçlendirmek olduğunu ifade eden Erdoğan, ilkenin mevcut stratejik işbirliğini sürdürme aracılığı ile uzun süreçli ekonomik entegrasyonu sağlama yolunda yayan yürümekle birlikte pratik mekanizmalarla olduğunu açıkladı.
TÜRKİYE, KOMŞULARI VE BÖLGENİN TÜM ÜLKELERİ İLE KOORDİNASYON KURUYOR
Başbakan Recep Tayyip Erdoğn, Türkiye’nin, herkesin çıkarı için daha fazla dayanışma, çatışmalar ve anlaşmazlıkları ortadan kaldırma, ortak çıkarlar ve planlar sağlamak için komşuları ve tüm bölge ülkeleri ile koordinasyon kurmaya çalıştığını kaydetti. Aynı zamanda bölge halkları ve politik liderlerinin bölge sorunlarının çatışmalar yerine barışçıl yollarla çözülmesi yönünde sürekli olarak birlikte çalıştıklarını ve görüş alış verişinde bulunduğuna dikkat çekti.
Erdoğan, Türkiye açısından ayrıcalıklı bir özellik taşıyan Lübnan’ı ziyaret ettiğine değinerek, Türkiye ve Lübnan arasında tarihten gücünü alan sağlam ilişkilerin bulunduğunu söyledi. Aynı zamanda Lübnan’ın doğu Akdeniz ve Ortadoğu açısından bir nevi kilit ülke olduğuna dikkat çekti.
Lübnan’ın istikrarını korumanın bölge istikrarı açısından önemli olduğunu belirten Erdoğan, Türkiye’nin Lübnan’ın egemenlik ve bağımsızlığını desteklediğine vurgu yaptı. Ayrıca Lübnan’daki istikrara büyük bir önem verdiğini bu bağlamda da Lübnan’da ulusal uzlaşma hükümetini desteklediğini ifade etti.
LÜBNAN’DA SURİYE-SUUDİ ARABİSTAN GİRİŞİMİNİ DESTEKLİYORUZ
Başbakan Erdoğan, Lübnan’a bulunduğu son ziyareti ve Lübnanlı yetkilerle temaslarında Refik Hariri cinayeti ile ilgili uluslararası mahkeme sürecinin siyasileştirilmemesi, ulusal birlik diyalog ve uzlaşmaya bağlı kalınması gereğine vurgu yapıldığını belirtti. Erdoğan, aynı zamanda Lübnanlı tüm taraflardan eşit mesafede durduğunu ve Suriye-Suudi Arabistan girişimini desteklediğini kaydettiğine dikkat çekti.
Başbakan Erdoğan, Irak’ın ulusal uzlaşma temelinde tüm sorunlarını aşmasıyla birlikte refah ve istikrara kavuşması temennilerinde bulundu.
CİHAN