Washington Post Afganistan’da işlerin planlandığı gibi gitmediğine dikkat çekiyor. Gazete devlet başkanı Karzai’nin Amerika’dan bağımsız biçimde Taleban’la uzlaşma çabasını da eleştiriyor:
“Amerikalılar, hala Karzai’yle nasıl baş edeceklerini belirleyebilmiş değiller. Karzai ile kamuoyu önünde kavgaya tutuşmak işe yaramayacaktır. Ancak Amerika’nın sabrının bir sınırı olduğu ve barış görüşmelerini ancak belirli talepler karşılanırsa destekleyecekleri de Karzai’ye anlatılmalıdır. Afgan halkının, özellikle de kadınların ve kızların temel hakları tartışma konusu yapılamaz. El Kaide’ye ve Taleban’ın en aşırı unsurlarına Afganistan’da yer yoktur. Taleban liderlerinin bir uzlaşmaya yanaşıp yanaşmayacaklarını bilmiyoruz. Fakat bir uzlaşmayı ancak baskı altında kaldıklarında düşünmeye başlayacaklarından eminiz. Karzai’nin hayal görmekten vazgeçip, kararlı bir biçimde mücadeleye yoğunlaşması gerekiyor.”
USA Today BP’nin Meksika Körfezi’ndeki petrol sızıntısıyla ilgili haber yapmak isteyen gazetecileri bölgeye sokmadığını yazıyor. Gazete, bunun BP’nin bir şeyler gizlediği yönündeki kuşkuları artırdığını vurguluyor:
“Felaketin ilk günlerinden itibaren, gizlilik bu oyunun bir parçası oldu. Hükümetin medyayı kontrol etme çabaları da büyük bir öfkeye neden oluyor. Şu ana kadar yayımlanan haberlerin büyük bir kısmı, hükümetin gerçekleştirdiği uçuşlara katılan iliştirilmiş gazeteciler tarafından hazırlandı. Yani gazetecilerin ne görecekleri, hükümet tarafından belirlendi. Bu yöntem genellikle savaşlarda uygulanır. Ancak bu bir savaş değil. Ayrıca Katrina Kasırgası gibi hızla ilerleyen ve dolayısıyla medyanın çalışmalarının can güvenliği açısından risk oluşturabileceği bir durum da söz konusu değil. Bölge halkı, bu felaketin sonuçlarına yıllarca katlanmak zorunda kalacak. BP de, hükümet de insanların haber alma hakkına müdahale etmemelidir.”
Washington Post Amerika’daki nükleer atıkların depolanması sorunun hala çözülemediğini belirtiyor. Gazete, Obama yönetiminin kurduğu komisyonun nükleer atıkların yeniden işlenmesine odaklanmasını da yanlış buluyor:
“Nükleer atıkların yeniden işlenmesi yaklaşık 50 yıldır konuşuluyor. Ancak bu konudaki ciddi teknolojik sıkıntılar var. Yeniden işleme başarılı olsa bile, ortaya çıkan radyoaktif yan ürün sorununun çözülmesi gerekiyor. Bu nedenle nükleer atıkların coğrafi olarak uzaklaştırılması, yani güvenli ve sürekli olarak yeraltına gömülmesi konusunda bilimsel çevrelerde genel bir uzlaşı var. Eğer yeniden işleme teknolojisinde veya yer üstünde depolama yöntemlerinde büyük bir ilerleme sağlansa bile, uzun vadede nükleer atıkların coğrafi olarak uzaklaştırılması ihtiyacı ortadan kalkmayacak. Komisyon, bilimsel açıdan doğru olan ve seçmenlerin de vergi muafiyeti ve benzeri teşviklerle kabul edebileceği çözümler üzerinde düşünmelidir.”
Boston Globe Gıda ve İlaç Dairesi FDA’nın onaylanan ilaçların yan etkisini belirlemede yetersiz kaldığını öne sürüyor. Gazete, bu nedenle FDA’nın yapısında değişikliğe gidilmesi gerektiğini savunuyor:
“Şu anda ilaçlara onay verilmesi sürecini ve ilaçların yan etkilerini aynı kişiler denetliyor. Denetim mekanizmasındaki bu sorun kolaylıkla çözülebilir. Kongre, yeni onaylanan ilaçları denetleyen kurumların doğrudan FDA yönetimine rapor vermesini düzenleyebilir. FDA’nın yeni onaylanan ilaçlarla ilgili sorunlar çıktığında yeterince hızlı davranmadığına inanmamız için fazlasıyla nedenimiz var. FDA, doktorların bir ağrı kesici olan Vioxx ile ilgili uyarılarına doğru bir tepki göstermemişti. İlacın kalp krizleri ve ölümlerle bağlantısı ortaya çıkınca üretici firma 2004 yılında Cioxx’u piyasadan çekmişti. Yeni ilaçlarla ilgili sorunların doğru biçimde çözülmesi için yeni bir Vioxx tartışması yaşamamız gerekmiyor.”
“Amerikalılar, hala Karzai’yle nasıl baş edeceklerini belirleyebilmiş değiller. Karzai ile kamuoyu önünde kavgaya tutuşmak işe yaramayacaktır. Ancak Amerika’nın sabrının bir sınırı olduğu ve barış görüşmelerini ancak belirli talepler karşılanırsa destekleyecekleri de Karzai’ye anlatılmalıdır. Afgan halkının, özellikle de kadınların ve kızların temel hakları tartışma konusu yapılamaz. El Kaide’ye ve Taleban’ın en aşırı unsurlarına Afganistan’da yer yoktur. Taleban liderlerinin bir uzlaşmaya yanaşıp yanaşmayacaklarını bilmiyoruz. Fakat bir uzlaşmayı ancak baskı altında kaldıklarında düşünmeye başlayacaklarından eminiz. Karzai’nin hayal görmekten vazgeçip, kararlı bir biçimde mücadeleye yoğunlaşması gerekiyor.”
USA Today BP’nin Meksika Körfezi’ndeki petrol sızıntısıyla ilgili haber yapmak isteyen gazetecileri bölgeye sokmadığını yazıyor. Gazete, bunun BP’nin bir şeyler gizlediği yönündeki kuşkuları artırdığını vurguluyor:
“Felaketin ilk günlerinden itibaren, gizlilik bu oyunun bir parçası oldu. Hükümetin medyayı kontrol etme çabaları da büyük bir öfkeye neden oluyor. Şu ana kadar yayımlanan haberlerin büyük bir kısmı, hükümetin gerçekleştirdiği uçuşlara katılan iliştirilmiş gazeteciler tarafından hazırlandı. Yani gazetecilerin ne görecekleri, hükümet tarafından belirlendi. Bu yöntem genellikle savaşlarda uygulanır. Ancak bu bir savaş değil. Ayrıca Katrina Kasırgası gibi hızla ilerleyen ve dolayısıyla medyanın çalışmalarının can güvenliği açısından risk oluşturabileceği bir durum da söz konusu değil. Bölge halkı, bu felaketin sonuçlarına yıllarca katlanmak zorunda kalacak. BP de, hükümet de insanların haber alma hakkına müdahale etmemelidir.”
Washington Post Amerika’daki nükleer atıkların depolanması sorunun hala çözülemediğini belirtiyor. Gazete, Obama yönetiminin kurduğu komisyonun nükleer atıkların yeniden işlenmesine odaklanmasını da yanlış buluyor:
“Nükleer atıkların yeniden işlenmesi yaklaşık 50 yıldır konuşuluyor. Ancak bu konudaki ciddi teknolojik sıkıntılar var. Yeniden işleme başarılı olsa bile, ortaya çıkan radyoaktif yan ürün sorununun çözülmesi gerekiyor. Bu nedenle nükleer atıkların coğrafi olarak uzaklaştırılması, yani güvenli ve sürekli olarak yeraltına gömülmesi konusunda bilimsel çevrelerde genel bir uzlaşı var. Eğer yeniden işleme teknolojisinde veya yer üstünde depolama yöntemlerinde büyük bir ilerleme sağlansa bile, uzun vadede nükleer atıkların coğrafi olarak uzaklaştırılması ihtiyacı ortadan kalkmayacak. Komisyon, bilimsel açıdan doğru olan ve seçmenlerin de vergi muafiyeti ve benzeri teşviklerle kabul edebileceği çözümler üzerinde düşünmelidir.”
Boston Globe Gıda ve İlaç Dairesi FDA’nın onaylanan ilaçların yan etkisini belirlemede yetersiz kaldığını öne sürüyor. Gazete, bu nedenle FDA’nın yapısında değişikliğe gidilmesi gerektiğini savunuyor:
“Şu anda ilaçlara onay verilmesi sürecini ve ilaçların yan etkilerini aynı kişiler denetliyor. Denetim mekanizmasındaki bu sorun kolaylıkla çözülebilir. Kongre, yeni onaylanan ilaçları denetleyen kurumların doğrudan FDA yönetimine rapor vermesini düzenleyebilir. FDA’nın yeni onaylanan ilaçlarla ilgili sorunlar çıktığında yeterince hızlı davranmadığına inanmamız için fazlasıyla nedenimiz var. FDA, doktorların bir ağrı kesici olan Vioxx ile ilgili uyarılarına doğru bir tepki göstermemişti. İlacın kalp krizleri ve ölümlerle bağlantısı ortaya çıkınca üretici firma 2004 yılında Cioxx’u piyasadan çekmişti. Yeni ilaçlarla ilgili sorunların doğru biçimde çözülmesi için yeni bir Vioxx tartışması yaşamamız gerekmiyor.”
VOA Türkçe