Dünya kupasını hatırlamak için nedenler
İlk olarak Güney Afrika’daki maçlarda toplu halde çalındığında kesilmeyen dev bir sivrisinek vızıltısını andıran çalgı Vuvuzela’nın hayatımıza girmesini saymış Guardian.
Jabulani adındaki “en yuvarlak” dünya kupası topu ve gelen eleştiriler de bir başka neden. Kuzey Kore’nin Brezilya karşısında attığı gollerin, bu ülkenin adını füze denemeleri dışında nadiren dünya gündemine taşıyan olaylardan biri olduğunu yazan Guardian’a göre bu da dünya kupasını hatırlamak için bir başka neden.
Maradona’nın beşinci dünya kupası olması ve Almanya’nın oynadığı tüm maçları doğru tahmin eden ve ayrıca final karşılaşmasının galibini de bilen kâhin ahtapot Paul de gazetenin saydığı 10 neden arasına girmiş.
Kupa zaferi ve İspanya’nın birliği
Financial Times gazetesi ise İspanya’nın FIFA dünya kupasının galibi olmasını ülkenin iç siyaseti açısından ele almış. “Ayrılıkçılar bölünmüş bir sadakatle mücadele ediyor” başlıklı yazıdan öne çıkan satırlar şöyle:
“Futbol ve siyaset, muhtemelen dünyanın hiçbir yerinde, İspanya’nın Kuzey Doğu’sundaki Katalunya’daki kadar içiçe geçmemiştir.
Dün akşam, İspanya’nın Hollanda ile Güney Afrika’daki Dünya Kupası finali için kader maçına hazırlandığı saatlerde dahi, bazı bağımsızlık yanlısı Katalanlar Hollanda milli takımını destekliyorlardı. Bu desteğin sebebi kanalları, laleleri sevmeleri de değil.
Takımın İspanya milli takımına karşı oynaması onlar için yeterli. Cumartesi günü, onbinlerce Katalan İspanya yüksek mahkemesinin özerklik haklarını sınırlandırmasını protesto etmek için sokaklara döküldü. Bundan tam 24 saat sonra ise binlerce kişi Madrid sokaklarına aktı. İkinci gösterinin nedeninin, Katalanların gösterileri ile uzaktan yakından ilgisi de yok.
İkincisinde amaç, Hollanda karşısında İspanya’yı desteklemek. İspanya’da birlik yanlılarının umudu da, bu ikinci türden gösterilerin, birinci türden, gösterilere galip gelmesi. İspanya milli takımındaki sekiz oyuncunun Barselona oyuncusu olması, yani Katalan olması da birçok Katalanın İspanya galibiyetini arzulamasına yol açıyor.”
İsrail: Libya gemisi kışkırtma
Independent gazetesi, İsrail’in Libya lideri Muammer Kaddafi’nin oğlunun başında olduğu ve Gazze’ye doğru hareket etmekte olan yardım gemisiyle ilgili tepkisine yer veriyor.
Gazete, geminin Gazze’ye ulaşmasına izin vermeyeceğini açıklayan İsrail’in 22 kişilik gemiyi “provokasyon” olarak nitelediğini aktarmış.
Independent ayrıca, gemiyi organize eden Libyalı Uluslararası Kaddafi Vakfı’nın İsrail komandolarının gemiye çıkmalarının ardından 9 kişinin öldüğü Mavi Marmara gemisinde yaşananların tekrar edileceği beklentilerini düşürmeye çalıştığını da belirtiyor.
AB’nin emekli maaşlarıyla hesap hatası
Daily Telegraph gazetesi, yaşlanan nüfus ve yüksek kamu borçlanması sorunları ile karşı karşıya kalan Avrupa Birliği’nin kendi bürokratlarına bu yıl için toplamda yaklaşık 1,5 milyar dolar emeklilik maaşı ödeyerek siyasi bir hesap hatası yaptığını savunuyor.
Gazete, ekonomik sorunlarla mücadele için emeklilik fonlarında kesinti çaresine başvurulmasını isteyen Birliğin kendi politikasıyla iyi bir örnek oluşturmadığı görüşünde.
Yunanistan hükümetinin emeklilik yaşını 65’e yükseltme kararı aldığını, İngiltere, Almanya ve İspanya’nın bunu daha da ileri taşımayı planladığını, geride kalan tek ülkenin ise emeklilik yaşını 2018 yılında kademeli olarak 62’ye çıkarmayı planlayan Fransa olduğunu söylüyor.
Hesaplamalara göre 2060 yılında Avrupa’da emekli her kişiye karşılık çalışan iki kişinin olacağını, bunun da günümüzdeki bir emekliye karşı dört çalışan oranının yarısı kadar olduğunu belirten Daily Telegraph, ciddi bir ekonomik krizin yaşandığı günlerde Avrupa Birliği’nin kendi bürokratlarına ortalama 85 bin dolar yıllık emekli maaşı ödemesinin siyasi açıdan hoş karşılanmayacağını da ifade ediyor.
Sendikalara karşı İngiltere hükümetine akıl hocalığı
Times gazetesinde yer alan bir yorumda ise, yazar Norman Tebbit, kesinti paketlerinin ardından sendikaların grevleri gündeme getirdiği İngiltere’de, hükümetin kemer sıkma paketini uygulaması için neler yapması gerektiğini sıralıyor.
İstihdamdan sorumlu eski bakan olan Tebbit, “Sendikaları yenmek için önce hedefini belirlemek zorundasın” diyor ve ekliyor: “Anlamsız işler yapan orta sınıf kamu sektörü çalışanları kesintilerden ilk etkilenmeleri gerekenlerdir” diyor.
İngiltere’de madenci grevlerinin 1974’te bir hükümeti, kamu sektörü sendikalarının grevinin ise bir başka hükümeti devirdiklerini hatırlatan Tebbit, sendikaların, yeni liderini arayan İşçi Partisi ile kışa doğru hükümete karşı saldırıya geçeceğini söylüyor.
Times yazarı, bu noktada, hükümetin zayıflık göstermesinin kararsız çalışanları da greve çekeceği görüşünde.
Spor zihni güçlendiriyor
Son olarak, Daily Telegraph gazetesindeki bir haberde spor yapmanın yararlı proteinlerin üretimine neden olarak beyin hücrelerini güçlendirdiği belirtiliyor.