İblisin secde emrine karşı geliştirdiği itiraz ve sonrasında huzurdan kovulması insanlık tarihinin en eski bilgilerindendir. Yaradılış kıssası bize İblisin davranış kalıpları hakkında analiz yapma şansı sunuyor.
Konu bütün kutsal kitaplarda ele alınmıştır. Ancak biz Kuran anlatımları üzerinden gideceğiz.
1-Bir siyaset tarzı olarak konuyu çarpıtma:
Allah sordu:
“Ey iblis! Kendi ellerimle yarattığım [insan]a secde etmene engel olan şey nedir? Çok mu büyüksün yahut yücelerden birimi oldun?” Büyüklük ve yücelik /Aliyyül kebir, Ulûhiyet sıfatlarıdır. Allah İblisin ilahlık iddiasına kalkıştığını ima ediyor
İblis şöyle cevap verdi:
“Beni ateşten yarattın, onu çamurdan yarattın. Ben ondan üstünüm”
Dikkat edilirse Allah’ın sorusu ile İblisin cevabı arasında doğrudan bir ilgi yoktur.
Allah açıkça: “Ellerimle yarattığıma secde etmeyerek aslında sen bana isyan etmiş oldun, tanrılık iddiasına mı kalkışıyorsun?” demiştir. İblis bu can alıcı soruyu anlamış ancak anlamaz görünerek siyasi bir cevap vermiştir:
“Ben ondan hayırlıyım. Beni ateşten yarattın, onu çamurdan yarattın.”
Güya: “Ey Rabbim benim senin ulûhiyetinle ilgili bir sorunum yok, benim asıl sorunum Âdemle” demiştir. Allah bu gayrı samimi cevabı üzerine İblise bir açıklama yapmayı gerekli görmemiş ve onu kovmuştur :”Hemen çık oradan, sen kovuldun”
Oysa Allah Âdem’in yaratılışıyla ilgili meleklerin itirazlarına cevap vermişti:”Ben sizin bilmediklerinizi bilirim.”
Çarpıtma, her dönemin siyaset yöntemi olarak geçerliliğini korumaktadır. Siyasiler her zaman olayın özüne dönük yaklaşımlar yerine başka iddialar ileri sürerek sorunlardan kurtulmaya çalışmaktadırlar.
“Neden kaçamak yollara tevessül edilir? Konuyu çarpıtmanın ikna edici bir yanı var mıdır? Özü çürüklerin bu denli basit delillere dahi pirim verdikleri bir gerçektir. Nitekim konumuz olan “Ateşin topraktan üstün olduğu” iddiası bile ciddiye alınmış ve üzerine yorumlar yapılmıştır.
2-Bir siyaset tarzı olarak kendi suçunu başkasına yükleme:
“İblis dedi ki: “(Öyle ise) beni azdırmana karşılık, yemin ederim ki, ben de onları saptırmak için senin dosdoğru yolunun üzerinde elbette oturacağım ve( …)hepsini yoldan çıkaracağım”(Araf:16-17)
Görüldüğü gibi İblis suçunu kabul etmek yerine azmasından Allah’ı sorumlu tutmuştur.
Baskı uyguladığı halde baskıya maruz kaldığını iddia etmek, ayrımcılık yaptığı halde ayrıma maruz kaldığını iddia etmek, mezhepçilik yaptığı halde “mezhepçilik yapıyorlar” iddiasında bulunmak bu gün dahi siyasilerin sıkça başvurduğu yöntemlerden olup tarihteki en meşhur örneği Muaviye’nin Ammar b. Yasir’i öldürdüğü halde “Aslında onu Ali öldürdü” demesidir.
3-Yalan söylemek ve yalan yere yemin etmek
Yalan sıkça başvurulan başka bir siyaset yöntemidir. Günümüzde masa başı haberlerinin sayısız örnekleriyle karşılaşmaktayız. Çarpıtmadan ve iftiradan farklı olarak asılsız bilgiler uydurulmakta ve bunların kuvvetli teyitlerle (yemin)inandırıcılık gücü artırılmaya çalışılmaktadır:
“İblis dedi ki: Rabbinizin sizi bu ağaçtan uzak tutmasının nedeni, melek olmanızı veya burada temelli kalmanızı önlemek içindir. Ve onlara: “Ben gerçekten sizin iyiliğinizi isteyen biriyim” diye de yemin etti”(Araf:20-21)
Siyasilerin nutuk attıklarında en çok dikkat ettikleri husus “Bunu kendim için istemiyorum sizin iyiliğiniz için istiyorum ”Kendim için istiyorsam namerdim” tarzıdır. Araf suresinin yukarıya aldığımız ayetleri bu yöntemin ilk mucidinin de İblis olduğunu göstermektedir.
Yaradılış kıssası bir vakıa olmanın ötesinde karakter analizinde de bize katkılar sunmaktadır. Bahse konu kıssa bize Allah’ın İblisin ve insanın davranış kalıplarının ipuçlarını veriyor. Kuran bir gizem kitabı değildir, hikmet kitabıdır ve bize hayatın içinden örnekler sunmaktadır.
Bu yazımızda iblis’in (İns-ü cin şeytanlarının) davranış kalıplarını ele aldık. Allahın ve insanoğlunun davranış özellikleri ise başka bir yazının konusudur.