‘Mideye değil artık buraya (kafasını işaret ediyor) bakacağız. Herkesin midesini doyurduk, ama neticede durum böyle. Karnını doyuruyorsunuz, her türlü ihtiyacını karşılıyoruz yine de oyunu vermiyor.”
Cumhuriyet gazetesinden Emine Kaplan Erdoğan’ın İstanbul’da Milletvekilleri, Belediye Başkanları ve partisinin il teşkilatı ile yapmış olduğu toplantıda bu sözleri söylediğini iddia ediyor.
Bu bir iddia ve ciddi!
Erdoğan ve partisi bu sözleri şimdiye kadar yalanlamadı.
Erdoğan’a bakarsan ekonomi müthiş ve pahalılık yok; herkesin karnı doyuyor.
Kim milletin karnını doyuruyor?
Kendisi!
Bilmeyen sanacak ki babasının cebinden aldığı parayı millete dağıtıyor. Millete dağıtacak babasından kalan parası da yoktu.
Kendisi 1994 yılında İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiğinde ekonomik durumu orta halli bile değildi.
Tam 25 yıldır Türkiye’nin yönetiminde. Aldığı maaş dışında bir geliri yoktu.
Hiç yemediğini, içmediğini ve harcamadığını düşünsek bile yöneticilik dönemindeki bütün maaşı 100 milyon dolar etmez!
Bugün Erdoğan ailesinin sermayesi 3 milyar doların altında değil!
Sermayesini tam bilmiyoruz, çünkü hiçbir zaman gelirini ve sermayesini kamuoyu ile paylaşmadı. Hiç bilmiyor da değiliz; oğullarına aldığı birkaç gemiciği biliyoruz.
Millete hiç para dağıtmadığı gibi milletin parasını kendi cebine attı.
Hem hangi para ile milletin karnını doyurabilirdi ki!
Ya egosu nedeniyle milletin mutfağını bilmiyor ya da yalancı; kimsenin cebi falan da dolu değil ve buzdolapları boş!
Domatesin fiyatı 6-7 lira, soğan öyle! Enflasyon iki rakamların üstünde ve işsizlik oranı yüzde 30’larda.
Herkesin karnı doyuyor sanıyor, çünkü ailesinin ve çevresinin karnı maşallah iyi doyuyor. İşsizlik yok sanıyor, çünkü ailesinde ve çevresinde işsiz yok!
Kimin sayesinde?
Milletin sayesinde.
O milleti doyurduğunu sanıyor lakin millet onu doyuruyor!
Almış olduğu maaşı da millet veriyor. Yine de millete kızıyor.
Kimi AKP’liler Kürtlerin oyunun alınması için birşeyler yapılması gerektiği yönünde sözler sarfedince şöyle demiş:
“Sultanbeyli’de ne kadar oy aldınız?
Oysa oraya ne kadar hizmet yapıldı. Ama onlar (HDP’yi kast ediyor) yüzde 15 oy aldılar. Sultanbeyli’ye o kadar hizmet yaptın, Kürtler ne yaptı, o kadar oy çıktı oraya”.
Milletin karın doyurmak dışında sorunu yok sanıyor. Demokrasi, adalet, huzur ve özgürlük gibi temel değerleri ciddi biçimde yaraladı.
Millet demokrasiden kopana, adil olmayana ve zulüm yapana eski teveccühü göstermez.
Millet Cizre bodrumlarında Mehmet Tunç ve arkadaşlarını katledenlere oy vermez.
Efrîn’de yüzlerce kadın ve erkeği katlet ve orayı işgal et sonra da oy iste!
DAİŞ ile Müslüman Kardeşler ile anlaş, önlerini aç ve destekle sonra da oy vermiyor diye millete kız!
İnsanları işinden et, tutukla ve hapishanelerde tecrit et ve zulmü reddedip adalet isteyen anneleri aşağıla, hakaret et, darp et ve sonra da ‘oy vermiyorlar’ deyip şikayet et!
Yok öyle!
Milletten maaşını alıyor, milletin sayesinde çocukları gemiciler alıyor yine de milleti küçümsüyor, millete zulüm yapıyor.
Milletten yetki alıyor lakin milletin iradesini yok sayıyor, çalmaya çalışıyor.
Böyle nankörlük olur mu?
Oluyor işte.