Sevgili dostlar,
Dün Erdoğan’ın “sosyal medyaya kilit” hazırlığını duyurmasından itibaren, Twitter’da iki başlık TT oldu:
#SosyalMedyamaDokunma ve “SosyalMedyaYasasıÇıksın…
Her konuda, anında ve 2 uçta kutuplaşmayı kimlik haline getiren Türkiye için tipik bir durum… Ama iktidar, bu kutuplaşmaya son verip, susturmaya gücünün yetmediği bu mecraları kapatmayı hayal ediyor.
Belli ki Erdoğan’ın 4 gün önce sanal aleme şirin görünmek için yaptığı “Twitter’da en çok takipçisi olan benim” konuşması, gençlerin “dislike” tepkisiyle karşılanınca acilen başka bir metin yazarı bulunmuş ve ona “Kapatalım gitsin” içerikli bir konuşma yazdırılmış. Tabii Başkan’ın ailesine yönelik atılan birkaç rezil tweet de, nicedir hazırlanan bu süreci kolaylaştırıp hızlandırmış.
Yandaş medya, bizlerin yıllardır hedef olduğu bu rezilliği yeni fark etmiş gibi, sanki bütün o rezillik, devlet sponsorlu trol ordusu tarafından yaratılmamış gibi, son hakaretleri ayıplama ve toptan yasaklama niyetini alkışlama yarışına girdi. Oysa niyet sosyal medyayı hakaretten temizlemek olsa, işe klavye başında küfür yarıştıran trol ordusunun tasfiyesiyle başlanması lazım. Niyet başka: Niyet, medya denetime girdikçe büyüyen ve toplumsal muhalefetin gettosu haline gelen YouTube, Twitter gibi mecraları susturmak, televizyonlar muhafazakarlaştıkça cazibe merkezi haline gelen Netflix türü mecraları zapturapt altına almak…
Sanıyorlar ki, getirecekleri düzenleme ile bu mecraları da dün haklarında 5’er gün kapatma kararı verilen muhalif kanallar gibi keyiflerine göre kapatabilirler, Türkiye’ye atamak zorunda kalacakları temsilcilerini tutuklayıp şantaj yapabilirler…
Bu, sanal dünyayı, sosyal medyayı, Z kuşağını hiç tanımadıklarını gösteriyor. Yandaş hale getirdikleri gazetelere, televizyonlara ne olduysa, düşledikleri “Yandaş Twitter” ve “AKFlix”e de o olur. Ama gerçek, ortaya çıkmanın bir yolunu bulur.
Hiç umutsuz olmayın: İnternet’i kapatmaya kadar gidebilecek bu ruh hali, iktidarın ne kadar sıkıştığının ve hepten sona yaklaştığının göstergesi…