Çınar’da evlerinin 185 metre yakınında yapılacak taşocağına karşı Çömçelilerin mücadelesi sürüyor. Çömçeli Koruma Kollektifi adına açıklama yapan Av. İnan, sorumlular hakkında ikinci kez suç durusunda bulunacaklarını söyledi.
Ebru ÇELİK
Diyarbakır’ın Çınar ilçesine bağlı Çömçeli köyünde Oyak Çimento tarafından yapılmak isten 24,47 hektar büyüklüğünde 4’üncü grup pomza madeni (taşocağı) için ekoloji örgütleri ve köylüler açıklama yaptı. Köyün içme suyu deposuna 118 metre mesafede, yerleşim yerlerine ise 185 metre yakınında yer alan maden sahası için Çömçeli halkı yaklaşık dört yıldır mücadelelerini sürdürüyor.
Çömçeli Kolektifi, Ekoloji Meclisi ve Diyarbakır Barosu’nun da destek verdiği açıklamayı Baro Çevre ve Kent Komisyonu (ÇKK) Başkanı Ahmet İnan okudu.
TEHDİT BÜYÜYOR
Av. İnan, taşocağına karşı yaşam alanlarını savunanların uzun zamandır baskı ve müdahaleyle karşılaştığını belirterek, 24 Mart’ta kolluk kuvvetlerinin orantısız müdahalesine yönelik suç duyurusunun hiç bir etkin soruşturma yürütülmeden takipsizlikle sonuçlandığını kaydetti. Bu cezasızlık sisteminden güç alanların 25 Kasım’da hiçbir hukuki dayanak olmadan, keyfi şekilde bir kez daha köyün giriş çıkışlarını kapattığını söyleyen İnan, şirketin çıkarları için tüm bu yapılanların kabul edilemez olduğunu ifade etti.

BU KEYFİ TUTUM KİMİN?
Yetkililere seslenen İnan, “Bu abluka kararı iç işleri bakanlığından, valilikten taraf alınmış bir karar mıdır? Yoksa buradaki kolluk birimlerinin kendi başlarına aldığı keyfi bir karar mıdır? Eğer valilikten yana bir karar yoksa keyfi olarak halka eziyet eden bu sorumlular ve olayın özü hakkında bir soruşturma başlatılmış mıdır?” sorularını yöneltti.
“Onurlu bir barış, ekolojiden geçecektir” ifadeleri kullanan İnan, “Köyün yok edecek pomza madenine karşı Diyarbakır 2. İdare Mahkemesi’nde, iptal davası açtık. Suç duyurumuzun takipsizlikle sonuçlanmasına karşı itiraz ettik. Ve bu son kuşatma nedeniyle ise ikinci bir suç duyurusunda bulunacağız, etkin soruşturma yürütülmesinin takipçisi olacağız” diye konuştu.
Son olarak 25 Kasım Salı günü yurttaşlar şirketin karot alma işlemine direnmiş, köy kolluk kuvvetlerince abluka altına alınmıştı. Giriş çıkış yasağı nedeniyle çocuklar okula gidememişlerdi.




