• Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
    • Yaşam
    • Türkiye
    • Dünya
  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
    • Belgesel & Film
    • Eylem & Etkinlik
    • Fotoğraf & Karikatür
    • Kitap & Dergi
    • Müzik & Video
Adil Medya
  • Kasım 28, 2025
  • Yayın İlkeleri
  • Hakkımızda
  • Künye
  • İletişim
  • Güncel
  • Sağlık
  • Sağlık
Adil Medya
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
      Faşizmi ezenleri hatırlamak: Ekim Devrimi’nin yer altı kutlaması

      Faşizmi ezenleri hatırlamak: Ekim Devrimi’nin yer altı kutlaması

      “Ortaklaşmacı demokrasi” örneği: İspanya

      “Ortaklaşmacı demokrasi” örneği: İspanya

      Erdoğan’ın son tuzağı

      Erdoğan’ın son tuzağı

      CHP'den emekli maaşları, enflasyona göre yeniden belirlensin ve intibak yasası düzenlensin talebi

      CHP'den emekli maaşları, enflasyona göre yeniden belirlensin ve intibak yasası düzenlensin talebi

    • Yaşam
      Köpekleri besleyiniz ve politikacıları daha fazla semirtmeyiniz

      Köpekleri besleyiniz ve politikacıları daha fazla semirtmeyiniz

      Dünden Kalan Bu 5 Yiyeceği Asla Isıtmamalısınız! Uzmanlar Uyarıyor

      Dünden Kalan Bu 5 Yiyeceği Asla Isıtmamalısınız! Uzmanlar Uyarıyor

      Patates

      Patates

      Kadınlar 28 Aralık’ta Ankara’ya çağırıyor: Değiştirme gücümüz var

      Kadınlar 28 Aralık’ta Ankara’ya çağırıyor: Değiştirme gücümüz var

    • Türkiye
      MEB'den bir itiraf daha: Tatiller sınıfsal, çocuklara yaşam imkanı sağlamıyoruz

      MEB'den bir itiraf daha: Tatiller sınıfsal, çocuklara yaşam imkanı sağlamıyoruz

      Tahir Elçi katledildiği sokakta anılacak

      Tahir Elçi katledildiği sokakta anılacak

      Bizi dövmek kolay

      Bizi dövmek kolay

      Yurttaşın çarkı borçla dönüyor

      Yurttaşın çarkı borçla dönüyor

    • Dünya
      Faşizmi ezenleri hatırlamak: Ekim Devrimi’nin yer altı kutlaması

      Faşizmi ezenleri hatırlamak: Ekim Devrimi’nin yer altı kutlaması

      Trump'tan Ukrayna Barış Planı açıklaması: Anlaşmaya çok yakınız

      Trump'tan Ukrayna Barış Planı açıklaması: Anlaşmaya çok yakınız

      Üç görüntü: Amerikan katarı püfleye püfleye ilerliyor

      Üç görüntü: Amerikan katarı püfleye püfleye ilerliyor

      Frida Kahlo rekor kırdı: 54.6 milyon dolarlık satış

      Frida Kahlo rekor kırdı: 54.6 milyon dolarlık satış

  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
      MEB'den bir itiraf daha: Tatiller sınıfsal, çocuklara yaşam imkanı sağlamıyoruz

      MEB'den bir itiraf daha: Tatiller sınıfsal, çocuklara yaşam imkanı sağlamıyoruz

      Bizi dövmek kolay

      Bizi dövmek kolay

      Hepimizin kapısına gelen o emek: Platform işçileri eylemde

      Hepimizin kapısına gelen o emek: Platform işçileri eylemde

      Köpekleri besleyiniz ve politikacıları daha fazla semirtmeyiniz

      Köpekleri besleyiniz ve politikacıları daha fazla semirtmeyiniz

    • Belgesel & Film
      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

    • Eylem & Etkinlik
      Üçüncü Dünya Savaşı

      Üçüncü Dünya Savaşı

      Deniz Gezmiş - Metin Yüksel Birlikte Anılıyor

      Deniz Gezmiş - Metin Yüksel Birlikte Anılıyor

      Bizi uyutamazsınız; bu zulüm ne unutulur ne de affedilir!

      Bizi uyutamazsınız; bu zulüm ne unutulur ne de affedilir!

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

    • Fotoğraf & Karikatür
      TESK Genel Başkanı: Okul alışverişleri için en az 10-12 bin lira gerekiyor

      TESK Genel Başkanı: Okul alışverişleri için en az 10-12 bin lira gerekiyor

      Metafor

      Metafor

      Günün karikatürü

      Günün karikatürü

      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

    • Kitap & Dergi
      Kadire Bozkurt: Ben yazarken okur henüz yoktur

      Kadire Bozkurt: Ben yazarken okur henüz yoktur

      Fuat Sürmeli'nin Yeni Kitabı Raflarda: “GÖLGEDEKİ GERÇEK”

      Fuat Sürmeli'nin Yeni Kitabı Raflarda: “GÖLGEDEKİ GERÇEK”

      Kitap toplama düşkünlüğü

      Kitap toplama düşkünlüğü

      Kitapların yalnızlığı

      Kitapların yalnızlığı

    • Müzik & Video
      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

H.Anıl Aslan

H.Anıl Aslan

SAĞ’ ve ‘SOL’ Kavramının Tarihi Gelişimi ve Nitelikleri

Mart 3, 2025 Fikir & Yazı, Yazılar 1 comments

Facebook Twitter Google+ LinkedIn Pinterest

Sağ ve Sol ideolojilerini anlamak için öncelikle ‘ideoloji’nin tanımını bilmemiz gerekir. İdeoloji kavramı; siyasal veya toplumsal bir öğreti oluşturan, bir hükümetin, bir partinin, bir grubun davranışlarına yön veren politik, hukuki, bilimsel, felsefi, dini, moral, estetik düşünceler bütünüdür. İdeoloji “toplumsal yaşamla ilgili düşünce, anlamlar ve sembolik temsillerin alanına işaret eden bir kavram” olarak tanımlanmaktadır. İdeolojiler kitlelere rehberlik eden düşüncelerdir. Kavramsal olarak ise Fransız İhtilali (1879) sonrası 19.yy. da şekillenmiştir. Sözcük olarak  ‘’Fikirlerin Bilimi’’ anlamına gelir.

Ünlü ideologlardan Karl Marx’a göre ideoloji; İdeolojiler aldatıcı olan fikirler sistemi ya da sınıf çıkarlarına hizmet eden bir gizemleştirme aracıdır. İtalyan düşünür Gramsci ise ideolojiyi toplumsal sistemin kendini yeniden üretmesini sağlayan egemen ideoloji olarak ele alır ve hegemonya kavramıyla ilişki kurar. Fransız filozof Althusser ideolojiyi “bir insanın ya da toplumsal grubun zihninde egemen olan fikirler ve temsiller” olarak tanımlar.

  Sağ Ve Sol Kavramları Tarih Sahnesine Giriyor

‘Sağ ve Sol’ kavramlarının kökenini incelediğimizde burjuva( kentlerde yaşayan, üretim araçlarını ellerinde bulunduran, sosyal statü ve gücünü eğitiminden, işveren konumundan ve zenginliğinden alan kişiler) devrimleri dönemine gitmemiz gerekir. 1789 Fransız Devrimi sürecinde parlamentoda ortaya çıkan oturma biçimiyle birlikte sağ ve sol kavramları tarih sahnesindeki yerini almıştır. Mutlak monarşinin, feodal düzenin devam etmesinden yana olan aristokratların başını çektiği grup parlamentonun ‘sağ’ında, feodal düzenin yıkılıp, cumhuriyetin ilan edilmesini talep eden burjuvazinin başını çektiği grup ise parlamentonun ‘sol’unda yer almıştır. Geçmiş rejimi ve imtiyazları temsil eden aristokratlar ve ruhban sınıfının temsilcileri de aristokratlarla aynı safta, yani sağda yerlerini almışlardı. Bir dönem sonra aristokrasi ve rahipler meclis dışında kalırken yerlerini burjuvaziye bırakmıştır. Sanayi Devrimi’yle Meclis’in sol tarafına işçi haklarını savunan temsilciler geçmiştir. Böylelikle Fransa’da bir dönemin solcuları yeni dönemin sağcıları olmuştur. Meclis’te ilk olarak solu burjuvazi temsil etmekteydi. 

Değişim Hakkında

Değişim karşısında alınan tutum sağda ya da solda olmayı belirleyen temel bir ölçüttür. Ancak belirtilmesi gereken bir nokta da Muhafazakâr sağ çizgide yer alan kesimlerin ‘değişimi’ nasıl yorumladığı durumudur. Muhafazakârlar daha çok ‘’devrimlerle birlikte ortaya çıkan köklü dönüşümlere, oluşlara itiraz ederler ve buna karşı geleneği savunurlar’’. Muhafazakârlar köklü dönüşümler yerine, daha yüzeysel bir dönüşümden yana tavır alırlar. Klasik muhafazakârlık, eski toplumsal kurumlara karşı yürütülen burjuva- liberal ve devrimci müdahaleler ile her türden radikal politika karşısında, aydınlanmaya ve modernleşmeye kuşkuyla bakan taşranın politik savunucusu olmuştur. Tarihsel süreç içinde ilk başlarda muhafazakârlığı ‘sağ’da, burjuvazinin dünya görüşünü ifade eden liberalizm ve aydınlanmayı ise ‘sol’da konumlandırabiliriz. Liberalizm; kapitalizme uygunca gelişmiş ve mevcut feodal düzene, aristokrasinin ayrıcalıklarına, dinsel kurumların baskılarına bir itiraz olarak öne çıkmıştır. 1789 Fransız İhtilali bir anlamda liberalizmin ve aydınlanmanın hayata geçirilmesi anlamına gelmiştir. Muhafazakârlık ise burjuva demokratik devrimlerine bir itiraz olarak ortaya çıkmıştır.

  >=< Yönlerdeki Değişimler <=>

Burjuva sınıfı; mevcut feodal, teokratik ve sistemsel ayrıcalıklara dayalı olan düzeni yıkarken tarihsel olarak ilerici bir rol oynamıştır. Bu nedenle bu sınıfın 19.Yy. devrimler çağında solda yer aldığını söylemek mümkündür. Burjuvazinin ideal olarak gördüğü eşitlik anlayışı insanların yasalar önünde eşit olması doğrultusundadır.  Aristokrat sınıf ise burjuvazinin karşısında tutucu, mevcut düzenden yana bir tavır alarak sağda konumlanmıştır. İlk solcular liberallerdir, yani burjuvalardır. Sağcılar ise muhafazakârlardır. Bunlar başlarda millet fikrini reddediyordu.(Sonradan değişimler oldu)  Gerçekten de milletler, ulusal demokratik devrimlerini gerçekleştiren, burjuvazilerin yükselişiyle oluşmuşladır. Ruhban sınıfının temsilcileri de aristokratlarla aynı safta, yani sağda yerlerini almışlardı. Bir dönem sonra Meclis’ten aristokrasi ve rahipler çekilirken, yerlerini burjuvaziye bıraktılar. 19. Yüzyıl sanayi devrimiyle Meclis’in sol tarafına işçi haklarını savunan temsilciler geçti. Böylelikle Fransa’da bir dönemin solcuları yeni dönemin sağcıları oldu. Liberal ideolojinin soldan sağa doğru geçişi, burjuva sınıfının iktidarı aristokrasiden alması ve kapitalizmin gelişmesinin önündeki engelleri kaldırarak, burjuva toplumunu egemen kılmasıyla birlikte oldu. Muhafazakâr ideolojinin de bu süreçle birlikte dönüştüğünü söylemek mümkündür. Feodalizmin savunuculuğunu yapan muhafazakâr ideoloji, kapitalizmin ve modernite’nin egemen hale gelmesiyle birlikte, modern karşıtı kimliğini bir kenara bıraktı. Solculuk kavramı ise, mevcut kapitalist sistemi aşmak ya da sınırlandırmak isteyen partilerin kavramı oldu. Liberalizm soldan sağa geçerken, bu süreçte Sosyalizm ‘sol’ kavram haline geçti. Sağ ve sol kavramları tarihsel süreç içerisinde farklı anlamlara geldiği gibi, farklı coğrafyalarda da farklı anlamlara gelebilmektedir. Örneğin. ABD’deki sağ ve sol ayrışmasını bu konuyla ilgili örnek olarak verebiliriz. Liberalizm genel olarak sağ dünya görüşleri arasında yer alırken ABD’de de bu durumun tersi söz konusudur. ABD’de liberal olmak daha çok solcu olmak anlamına gelmektedir. Cumhuriyetçi kanat ise sağcıdır.

  Peki Ne Oldu da Yönler Değişti?

Sanayi Devrimi Batı toplumlarının yapısında oldukça önemli değişimleri beraberinde getirmiştir. Öncelikle bu devrim, ücretli emeği ortaya çıkarmıştır. Sanayi Devrimi’yle birlikte toplumsal yapıda temel olarak iki sınıf oluşmuştur. İlki üretim araçlarının mülkiyetine sahip olan burjuvazi, diğeri  ise toprağa bağımlı olmaktan kurtulan, özgürleşen ve emeğinden başka satacak bir şeyi olmayan işçi sınıfı (proletarya) dır. İşçi mücadelelerinin, işçi sınıfının çıkarlarının ve eşitlikçi düşüncenin, işçi sınıfının dünya görüşü olma iddiasında olan ideolojilerin ortaya çıkması ile birlikte sol artık bu ideolojileri içermeye başlamış, liberal ideoloji ise sağda konumlanmaya başlamıştır. İktidarı aristokrasiden alan burjuvazi artık devrimci niteliğini yitirmiş mevcut sistemin temsilcisi konumuna gelmiştir. Başka bir ifadeyle burjuva sınıfı sağcılaşmıştır. Solculuk ise işçi sınıfına ve işçi sınıfının sömürüsünü ortadan kaldırmayı amaçlayan dünya görüşlerine katılmıştır.

  Sol, gelir dağılımında adaleti, yani ‘sosyal adaleti’ arayan siyasal yaklaşımdır. Sağ ise, temel olarak, güçlü bir gelenekçilikle bezenmiş, liberal ekonomik politikalardan oluşur. Batı’da sağ siyasetin temeli, ekonomik liberalizmdir. Bu düşünce sermayenin ve girişimcinin özgürleşerek güçlenmesi ve bunun ekonomik gelişmeyi sağlamasıdır. Sağ ve solu modern dönemde ayırt eden en temel ölçütün emek ve sermaye ilişkisi olduğu söylenebilir. Emekten yana olmak, mevcut kapitalist düzeni emek lehine, eşitlikçi bir şekilde dönüştürmek, solda olmak anlamına gelirken; sermayeden yana olmak, mevcut kapitalist sistemi savunmak, sağda olmak anlamına gelmektedir.

‘Ulusalcı sol’a göre ise temel çelişki emek sermaye çelişkisi değildir. Bu anlayışa göre temel çelişki ezilen uluslarla, ezen uluslar, yani emperyalizm arasındadır. Bu anlamda emperyalizmden yana olmak sağcı olmak anlamına gelirken, emperyalizme karşı ezilen ulusun tarafında yer almak solcu olmak anlamına gelmektedir.

 Eşitlik Hakkında

Sağ ve solu birbirinden ayıran bir diğer temel ölçütün ‘eşitlik’ konusu olduğu söylenebilir. Sol’un temel amacı insanlar arasında ortaya çıkan sınıfsal eşitsizliklerin ortadan kaldırılmasıdır. Bu anlamda eşitlik ilkesi solun benimsemiş olduğu en temel ilkedir. Sağcılar ise eşitlik düşüncesine daha temkinli yaklaşırlar. Örneğin klasik muhafazakârlık görüşü; eşitlikçi bir düzen yerine hiyerarşiye dayalı bir düzen önerir. Bu anlayışa göre, bazı insanlar yönetmek bazısı ise yönetilmek için yaratılmıştır. Eşitlik fıtrata terstir. Bu nedenle insanların eşit olması mümkün değildir. Bunun yanında liberal sağ anlayış ise biçimsel bir eşitlikten yanadır.

Klasik liberalizm; sosyalizm gibi ekonomik eşitlik düşüncesine olumlu bakmaz. Çünkü liberallere göre bu türden bir eşitlik olanaksızdır. İnsanların kimileri, kimilerine göre daha yetenekli veya daha zeki olduklarından sınıfsal olarak daha üst konumlarda yer alırlar. Bu nedenle klasik liberallere göre sosyalizmin ekonomik eşitlik düşüncesi de anlamsızdır. Liberalizm, eşitsizliklerin kişilerin kendilerinden kaynaklandığı düşüncesini savunurken; sol ise eşitsizliklerin genel olarak özel mülkiyetin varlığından kaynaklandığı düşüncesini savunur. Liberal sağ çizgi; eşitliği daha çok hukuksal bir değer olarak savunur. Sol ise özellikle ‘ekonomik eşitliğe’ vurgu yapar. Komünist sol ise eşitsizliğin ve sömürünün kaynağının özel mülkiyet olduğu tezini savunur. Eşitliğin gerçekleşmesi için özel mülkiyetin ortadan kaldırılması gerektiği ve ancak bu durumda gerçek bir eşitliğin sağlanacağını söyler. Sosyal demokrat sol ise, özel mülkiyeti, piyasa ekonomisini kabul ederken, diğer taraftan eşitliğin sağlanması için mülkiyetin ya da piyasa ekonomisinin sınırlandırılması, denetlenmesi gerekliğini ön plana çıkarır. Başka bir şekilde söylersek, sosyal demokrasi mevcut kapitalist sistemin daha eşitlikçi bir yapıya kavuşması yolunda politika üretir.

 Özgürlük Hakkında

Sol’u tanımlayan temel kavramlardan biride özgürlüktür. Burjuva demokrasisi çerçevesinde liberal sağ; özgürlüğü merkez alarak eşitliği onun üzerinden tanımlarken, Sol ise eşitliği merkez alarak özgürlüğü eşitlik üzerinden tanımlayan görüşü savunur. Sağ ve solun özgürlük konusundaki yaklaşımındaki bir diğer önemi nokta ise; liberal özgürlük anlayışı negatif haklar ve özgürlükler esasına dayalıdır. Negatif haklar; insan hak ve özgürlükleridir. Pozitif özgürlük anlayışı ise daha çok sosyalistleri ilgilendirir. Pozitif özgürlük hakları negatif özgürlük haklardan farklı olarak ekonomik temelli haklardır. Bu haklar ise ancak dışarıdan gelecek bir müdahaleyle ortaya çıkabilir. Bu müdahale ise devletin ekonomik yaşama müdahalesidir. Pozitif özgürlük anlayışı; sosyoekonomik durumlarından dolayı çeşitli haklarından mahrum kalan bireylerin bu haklarını yaşayabilmeleri için gerekli koşulların oluşturulması gerektiğini savunur.

 Mülkiyet Hakkında

Sağ ve solu birbirinden ayırt etmemizi sağlayacak bir diğer ölçüt ise mülkiyet ve bununla bağlantılı olarak ekonomi politikaları perspektifidir. Sağ, mülkiyetin korunması ve güçlendirilmesi gerektiğini vurgular. Sol ise insani varoluşun ve yeteneklerinin, mülkiyet mantık ve ilkelerine üstün olmasını vurgular. Sol burada mülkiyetin gereklerinin toplumsal yaşamda baskın olmasına karşı direnir. Mülkiyeti sınırlamak, özel değil de toplu mülkiyeti getirmek, solun mülkiyetin dokunulmazlığı fikrine karşı verdiği mücadelenin unsurlarıdır. Klasik liberal anlayışa göre mülkiyet hakkı insanın dokunulmaz haklarından biridir. Sol ise mülkiyet hakkı konusuna daha temkinli yaklaşır.  Radikal sol ise tamamen karşı çıkar. Burada solun iki temel anlayışı olduğunu söyleyebiliriz. Sosyalist sol mülkiyeti insanın bir başka insan tarafından sömürülmesinin bir aracı olarak görür. Bu anlayışa göre kapitalist toplumda özel mülkiyete sahip olan burjuvazi mülkiyeti olmayan işçi sınıfını sömürür. Bu sömürünün kaynağı ise özel mülkiyetin varlığıdır.

 

Kaynakça:

https://www.adilmedya.com/siyasi-ideolojiler-incelemesi-1/

Marx Das Kapital

Hurşit Güneş; Adalet Çağrısı Doğan Kitap

Ahmet İnsel; Solu Yeniden Tanımlamak Birikim Yayınları

Gencay Şaylan; Temsili Liberal Demokrasinin Önlenemez Krizi İmge Yayınları

Tanıl Bora; Cereyanlar İletişim Yayınları

Doğan ERGENÇ: Sağ ve Solun Günümüz Türkiyesi’ndeki Anlamı Üzerine Bir Araştırma: Farklı Sosyo-Ekonomik Grupların Sağ ve Sol Algısı

1 Comments

  1. Orhan
    14 Mart 2025 at 14:11

    Burada ifade edilen ideoloji ve buna dayalı sağ- sol/muhafazakar -yenilikçi teknik olarak telakki ediyorum.Esasen kul hakkına riayette hakkaniyetli tutumla kendilik hâlinde ekolojik bütünlüğü korunan yeryüzünde Sulh ve huzur için can denkliğinde şuurlu kurtuluş mücadelesi verilmelidir… selamlar

Yorumunuzu bırakın


İlgili Haberler

MEB'den bir itiraf daha: Tatiller sınıfsal, çocuklara yaşam imkanı sağlamıyoruz Eğitim
Kasım 28, 2025

MEB'den bir itiraf daha: Tatiller sınıfsal, çocuklara yaşam imkanı sağlamıyoruz

Bizi dövmek kolay Fikir & Yazı
Kasım 28, 2025

Bizi dövmek kolay

Hepimizin kapısına gelen o emek: Platform işçileri eylemde Emek
Kasım 28, 2025

Hepimizin kapısına gelen o emek: Platform işçileri eylemde

ZAMAN AKIŞI

Kas 28 13:47

agua bacteriostática farmacia españa 9

Kas 28 11:24

Mother your children are like birds

Kas 28 11:19
Eğitim

MEB’den bir itiraf daha: Tatiller sınıfsal, çocuklara yaşam imkanı sağlamıyoruz

Kas 28 10:26
Gündem

Tahir Elçi katledildiği sokakta anılacak

Kas 28 10:12
Sağlık

Kanser hastasına aşı ayrımı

Kas 28 10:09
Arkasayfa

Bizi dövmek kolay

Kas 28 10:05
Ekonomi

Yurttaşın çarkı borçla dönüyor

Kas 28 10:02
Emek

Hepimizin kapısına gelen o emek: Platform işçileri eylemde

Kas 27 15:19
Arkasayfa

Köpekleri besleyiniz ve politikacıları daha fazla semirtmeyiniz

Kas 27 10:22
Gündem

Dünden Kalan Bu 5 Yiyeceği Asla Isıtmamalısınız! Uzmanlar Uyarıyor

Kas 27 10:20
Ekonomi

Vergi, harç ve cezalara zam: Yeniden değerleme oranı yüzde 25,49 oldu

Kas 27 10:17
Gündem

Faşizmi ezenleri hatırlamak: Ekim Devrimi’nin yer altı kutlaması

Kas 27 10:14
Arkasayfa

Patates

Kas 26 16:08

Insikter om online casino i Sverige och casinon på nätet i den svenska spelindustrin med praktiska exempel och tydliga insikter

Kas 26 10:29
Gündem

Trump’tan Ukrayna Barış Planı açıklaması: Anlaşmaya çok yakınız

Kas 26 10:28
Arkasayfa

İçsel sahnenin çöküşü

Kas 26 10:22
Bilim & Teknoloji

Televizyondan Akıllı Telefona: “Parasosyal Etkileşim” ve Kültür Endüstrisi

Kas 26 09:48
Ekonomi

Geçinemiyoruz!!!

Kas 26 09:42
Kadın

‘Vizyon’umuz: Mücadele!

Kas 25 10:14
Arkasayfa

Entelektüel atalet, politik körlük…

Kas 25 10:12
Arkasayfa

Kadına yönelik şiddetin küresel koreografisi

Kas 25 10:09
Arkasayfa

Kadınlar 28 Aralık’ta Ankara’ya çağırıyor: Değiştirme gücümüz var

Kas 25 10:02
Arkasayfa

MESEM uygulaması derhal iptal edilmelidir

Kas 24 10:29
Arkasayfa

“Ortaklaşmacı demokrasi” örneği: İspanya

Kas 24 10:25
Arkasayfa

Bağışlayabilmek için nefret etmek gerek

Kas 24 10:21
Gündem

Valilik sokak köpeklerinin beslenilmesini yasakladı

Kas 24 10:17
Eğitim

Türkiye Yüzyılı’nda Öğretmenler Günü: Öğretmenler öğrencisiz, öğrenciler öğretmensiz

Kas 24 10:15
Arkasayfa

Kehanet değil, tarihsel çözümleme…

Kas 24 10:11
Gündem

Üç görüntü: Amerikan katarı püfleye püfleye ilerliyor

Kas 24 09:59
Arkasayfa

Erdoğan’ın son tuzağı