Yasak daha önce sadece Bangkok’la sınırlıydı.
Tayland’ın kuzeydoğusunda protestocuların hükümet binalarına saldırdıkları ve ülkenin kuzeyindeki Chiang Mai kentinde de durumun gergin olduğu belirtiliyor.
Bangkok’ta haftalardır süren hükümet karşıtı eylemlerin liderleri, ordunun protestocuların barikatlarını yıkarak kamplarına ulaşması ardından teslim olmuşlardı.
Ordu, bugünkü operasyon sırasında göstericilere silah, basınçlı su ve gözyaşartıcı bombayla müdahale etmiş; operasyona helikopterler de havadan destek vermişti.
Protestocuların liderleri, daha fazla can kaybından kaçınmak istediklerini söyleyip, taraftarlarına dağılmaları yönünde çağrıda bulunduktan sonra polise teslim olmuştu.
Ancak bu duruma karşın, kentte bazı dükkanlar yağmalandı, aralarında borsa ile büyük ve lüks bir alışveriş merkezinin de bulunduğu 20 kadar bina ateşe verildi.
Ordu birlikleriyle protestocular arasındaki son çatışmalarda ise beş kişi öldü.
Ölenlerin dördü Taylandlı, diğeriyse bir İtalyan foto muhabiri.
Gerilimin tırmanışı
Tayland hükümeti, ülkede artan şiddet olaylarını sona erdirmek için, “Kızıl Gömlekli” protestocularla arabulucular yoluyla görüşme önerisini reddetmişti.
Protestocuların liderleri ise Tayland Senatosu üyelerinin gözetiminde yapılacak yeni görüşmelere ‘evet’ demişti.
Eylemlerine iki ay önce erken seçim düzenlenmesi talebiyle başlamış olan göstericiler mücadelelerini, kırsal kesimlerde yaşayan yoksulların elit kesime karşı giriştiği bir “sınıf savaşı” olarak nitelendiriyor.
Muhalif göstericiler, hükümetin 10 Nisan’da 25 kişinin ölümüyle sonuçlanan daha önceki şiddet dalgasının da sorumluluğunu üstlenmesini istiyor.
Göstericilerin ve hükümetin temsilcileri birkaç gün öncesine dek uzlaşma arıyordu.
Hatta Başbakan Abhisit Vejjajiva, 14 Kasım’da erken seçime gitme sözü bile vermişti.