• Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
    • Yaşam
    • Türkiye
    • Dünya
  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
    • Belgesel & Film
    • Eylem & Etkinlik
    • Fotoğraf & Karikatür
    • Kitap & Dergi
    • Müzik & Video
Adil Medya
  • Haziran 23, 2025
  • Yayın İlkeleri
  • Hakkımızda
  • Künye
  • İletişim
  • Güncel
  • Sağlık
  • Sağlık
Adil Medya
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
      DEM Partili İpekyolu Belediyesi’nde başkanvekili seçildi

      DEM Partili İpekyolu Belediyesi’nde başkanvekili seçildi

      Yaz tatili yok, yaz mesaisi var

      Yaz tatili yok, yaz mesaisi var

      Katliam fermanı geçti

      Katliam fermanı geçti

      Zorba hukuku

      Zorba hukuku

    • Yaşam
      Halkın sağlığıyla oyun oynuyorlar

      Halkın sağlığıyla oyun oynuyorlar

      Dünya onu ''süper meyve'' olarak tanıyor! Bilinen en yüksek antioksidan kaynağı: Kanserli hücreleri yüzde 86 oranında öldürüyor

      Dünya onu ''süper meyve'' olarak tanıyor! Bilinen en yüksek antioksidan kaynağı: Kanserli hücreleri yüzde 86 oranında öldürüyor

      Halkın sağlığıyla oyun oynuyorlar

      Halkın sağlığıyla oyun oynuyorlar

      Terörsüz Türkiye, CHP’yi zayıflatma planı, ekonomide dengeler: Hepsi yeniden...

      Terörsüz Türkiye, CHP’yi zayıflatma planı, ekonomide dengeler: Hepsi yeniden...

    • Türkiye
      “Kendi üzerine toz kondurmayacaksın”

      “Kendi üzerine toz kondurmayacaksın”

      Asgari ücret masası kurulsun

      Asgari ücret masası kurulsun

      Hekimler neden Kürtçe öğrenmeli: Pozitif barış

      Hekimler neden Kürtçe öğrenmeli: Pozitif barış

      Çocuk işçiliğini önlemenin yolu MESEM’leri kapatmaktan geçer

      Çocuk işçiliğini önlemenin yolu MESEM’leri kapatmaktan geçer

    • Dünya
      PJAK, Azeri halkına seslendi: 'Kötü niyetli planları boşa çıkaralım'

      PJAK, Azeri halkına seslendi: 'Kötü niyetli planları boşa çıkaralım'

      İran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm

      İran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm

      Bu savaşta kimden yana?

      Bu savaşta kimden yana?

      İsrail saldırısı, Kürtler ve Türkiye’deki iktidar üzerine

      İsrail saldırısı, Kürtler ve Türkiye’deki iktidar üzerine

  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
      “Kendi üzerine toz kondurmayacaksın”

      “Kendi üzerine toz kondurmayacaksın”

      Yaz tatili yok, yaz mesaisi var

      Yaz tatili yok, yaz mesaisi var

      Hekimler neden Kürtçe öğrenmeli: Pozitif barış

      Hekimler neden Kürtçe öğrenmeli: Pozitif barış

      İran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm

      İran'ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm

    • Belgesel & Film
      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

    • Eylem & Etkinlik
      Üçüncü Dünya Savaşı

      Üçüncü Dünya Savaşı

      Deniz Gezmiş - Metin Yüksel Birlikte Anılıyor

      Deniz Gezmiş - Metin Yüksel Birlikte Anılıyor

      Bizi uyutamazsınız; bu zulüm ne unutulur ne de affedilir!

      Bizi uyutamazsınız; bu zulüm ne unutulur ne de affedilir!

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

    • Fotoğraf & Karikatür
      Metafor

      Metafor

      Günün karikatürü

      Günün karikatürü

      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

      Uykusuz bu hafta kapağına TOKİ'yi taşıdı

      Uykusuz bu hafta kapağına TOKİ'yi taşıdı

    • Kitap & Dergi
      Kadire Bozkurt: Ben yazarken okur henüz yoktur

      Kadire Bozkurt: Ben yazarken okur henüz yoktur

      Fuat Sürmeli'nin Yeni Kitabı Raflarda: “GÖLGEDEKİ GERÇEK”

      Fuat Sürmeli'nin Yeni Kitabı Raflarda: “GÖLGEDEKİ GERÇEK”

      Kitap toplama düşkünlüğü

      Kitap toplama düşkünlüğü

      Kitapların yalnızlığı

      Kitapların yalnızlığı

    • Müzik & Video
      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

Sıla Özleminden Yuva Kaybına

Sıla Özleminden Yuva Kaybına

Ağustos 8, 2021 Fikir & Yazı, Kültür & Sanat, Sosyoloji 0 comments

Facebook Twitter Google+ LinkedIn Pinterest

Tanrı, bu ağaçlarla ilgilendi, kuraklık, hastalık, heyelan, binlerce fırtına ve sellerden kurtardı onları. Fakat aptallardan koruyamaz. John Muir

Gökbilimci ve astrobiyolog olan Carl Sagan Pale Blue Dot videosunda koca evrendeki Dünya ismindeki noktaya bakarak şöyle söylüyor: “Bu soluk mavi noktanın görüntüsü birbirimize nezaketle yaklaşmamıza ve bu soluk mavi noktayı koruma ve gözetme sorumluluğumuza vurgu yapar. Şimdiye kadar bildiğimiz ve sahip olduğumuz tek yuvayı”. Sahip olduğumuz bu tek yuva şimdi yanıyor. Bu yangın, bu yok oluş metaforik olarak gerçekleşen bir yok oluş değil. Gayet somut bir şekilde tanık olduğumuz üzere dünyanın akciğerleri olan ormanlarımız yanıp küle dönmekte. Yıllardır farklı coğrafyalarda yaz aylarında gerçekleşen orman yangınları ekosistemi her gün daha fazla tehdit altına alıyor. Son günlerde Türkiye’yi de etkisi altına alan yangınların bizlerin üzerinde yarattığı duygular bu yok oluşa dair hissettiğimiz acının bir parçası. İnsanoğlu yaşadığı kayıplara matem ile karşılık verir. Ekosistemin kaybedilmesi, buzulların erimesi neticesinde kaybedilen ekolojik denge ve Türkiye’nin ciğerleri ormanların gözlerimizin önünde yanarak yok olması. Tüm bu kayıplar canımızı yakıyor. Bu acı, psikoloji alanyazınında yeni bir kavramla tanıştırdı beni: Ekolojik yas.
/website/assets/images/my1/images/610d5ab393f2d__3.jpeg
Cunsolo ve Ellis, ekolojik yası açıklamak için bir tanım yapmışlar: “Birçok canlı türünün yok oluşu da dahil olmak üzere yaşanan ekosistemdeki değişimlere verdiğimiz duygusal bir yanıt”. Çevremizdeki değişimlerin psikolojimizi etkilememesi mümkün değil. İklim değişimlerinin yarattığı felaketlerin sonuçları yüzünden travma sonrası stres bozukluğu yaşayanlar var. Birçok insan sevdiklerini ve evlerini bu felaketler sırasında kaybetti. İklim değişimi sadece fiziksel sağlığımızı değil ruhsal sağlığımızı da tehdit ediyor. Son 15 yılda psikoloji alanında yeni çalışmalar da yok değil. Bu çalışmaların odak noktası iklim değişiminin insanlar üzerinde yarattığı psikolojik değişimler. Stres, kaygı, üzüntü, çaresizlik, belirsizlik, umutsuzluk, utanç, suçluluk ve yas.

Küresel ısınmaya, iklim değişikliğine, türleri yok olan canlılara ilişkin veriler eşliğinde uzun zamandır bir kriz yaşandığını biliyoruz. Zaman zaman makaleler, seminerler, yapılan toplantılar ya da haberler vesilesi ile bu krize dair bilgilerle karşılaşıyorduk. Kuzey yarım kürede bulunan buzulların erimesini, sel, kuraklık ya da yangın haberlerini duymamış olanımız yoktur diye düşünüyorum ama yine de bir kriz yaşamıyormuşuz gibi devam ediyor hayat. Krizin olduğuna inanmak güç geliyor birçoğumuza. Nasıl öyle olmasın ki, siyasi ve toplumsal düzeyde bu krizi önlemeye dair bir mücadele göremiyoruz. Kısıtlamalar ya da cezai müeyyidelerle karşılaşmıyoruz. Karbon salınımlarına, fosil yakıtların tüketimine, her yerde ve herkesin çevrede bıraktığı karbon izlerine dair değişen hiçbir şey yokken nasıl bu sorunu ciddiye alıp acil bir eylem planına geçebiliriz?

Uzun zamandır ekosistemin yok olmakta olduğuna dair çalışmalar var. Ekranlarda ya da basılı yayında bunları görüyoruz, lakin fark ettiğim kısım bu yaşananların ruh sağlığımız üzerindeki etkilerine dair fazla bir şey söylenmiyor olduğu idi. İklim aktivistlerinin yaşadığı tükenmişlik sendromu ya da afetlere doğrudan maruz kalan ve travmatize olan bireylerin akıl sağlıklarına dair genel popülasyona nazaran daha fazla bilgiye sahibiz. Peki birey olarak etrafımızda yaşananlar bizi nasıl etkiliyor? Geleceğe olan bakışımıza, kimlik oluşumumuza, aile kurma umutlarımıza, çocuklarımızı nasıl bir dünyanın beklediğine dair endişelerimize neler oluyor?
/website/assets/images/my1/images/610d5aceae39f__1.jpeg
Artık iklim değişikliğinin etkisi kapımıza kadar geldi. Evimiz ateş altında. Şimdiye kadar yaşadığımız ve yaşayabileceğimizi bildiğimiz tek ev yanıyor. İkinci Dünya savaşı sırasında evinden uzakta olan askerlerin yaşadığı melankoli ile ilişkili bir hastalık görülmüş ve adına nostalji denilmişti. Yani sıla özlemi. Nostaljiye kardeş yeni bir kavramımız daha var artık. Solastalji. Şimdi ise çevresel değişimin neden olduğu bir tür duygusal ve varoluşsal melankoli ile karşı karşıyayız. Nostaljiden farklı olarak solastalji evde iken yaşadığımız stres ve olumsuz duyguların toplamı. Evimizdeyiz, ama gurbette gibi hissediyoruz zira evimizin tehlikede olduğunu evin içinde yaşıyorken biliyoruz. Bu temel acının içinde yuvanın içerden yakılmış olması da yatıyor olabilir. Doğayla yani ev ile kurulan yanlış ilişkinin neticesinde insanlık evinden koptu, bu kopuş ontolojik bir temelde gerçekleşti. Bu kopuş doğanın dışsallaştırılıp sömürülmesi nedeniyle gerçekleşti.

Tüm bu değişimlere verdiğimiz duygusal karşılığın temelinde ontolojik bir sorun yatıyor olabilir. Yuvamızı kaybetmek. Sürdürülebilir bir yaşama olan umudumuzu kaybetmek. Doğa ile insan arasındaki ayrımın neden olduğu ontolojik parçalanmanın bizde yarattığı bölünme. Oysa evi yuva yapanın, içinde yaşayan sevdiklerimiz olduğunu biliriz. Evimizi yuvamız olarak görmediğimiz sürece kiracı ya da mirasyedi umarsızlığıyla yuvayı içerden yıkıyor olmamız mümkün.
/website/assets/images/my1/images/610d60aadf830__2.jpeg
Kayıplarımızın acısı, hayatta olanları daha fazla takdir edebilmeyi de öğretebilir bize. Son zamanlarda matemin beş aşamasına son bir aşama daha eklendi: anlam. Leonard Mlodinow’un sözleri belki de bu yas yolculuğunun sonunda keşfedilebileceğimiz anlamın, değerler dünyasında olmasıdır. “Daha iyi bir gelecek için en büyük umudumuz karşılıklı sevgi ve saygıyı; bilgi ve eğitime öncelik verilmesini, doğal kaynakların korunup, çevremize verdiğimiz zararın en aza indirilmesini teşvik eden değerlerin geliştirilmesidir. Bizi biyolojik değil de kültürel bir evrim kurtarabilir ancak”.

Dünyanın varoluşuna ve geleceğine dair bir anlam dünyasına sahip olabilmek için Mlodinow’un dediği gibi değer dünyamızı geliştirmeyi deneyebiliriz. Ben merkezci dünya algısını geride bırakabilmek için karbon tüketimi konusunda tutumlu davranabilir, dünyaya ve dolayısıyla kendimize de verdiğimiz zararın neticelerine dair bir sorumluluk alarak çözümün parçası olmayı deneyebiliriz.
Başka bir dünya yok, ona ve içindekilere, yani varlığa sahip çıkmalıyız.

Derleyen: Uzman Klinik Psikolog Rabia Yavuz
Eposta: [email protected]
Instagram: @klinikpsikolograbiayavuz

Kaynak:
Cunsolo, A.& Ellis, R. 2018. Ecological Grief as a Mental Health Response to Climate Change Related Loss. Nature Climate Change. 8: 275-281.
Holifield, B. 2013. Listening for an ecological self. Jung Journal, 7:1, 48-61.
Norman, R. & Sharad, P. 2017. Son Doğal İnsan. Çev: Yonca Aşçı Dalar. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları: İstanbul.

  • Kaynak kemalsayar.com

Yorumunuzu bırakın


İlgili Haberler

“Kendi üzerine toz kondurmayacaksın” Fikir & Yazı
Haziran 23, 2025

“Kendi üzerine toz kondurmayacaksın”

Yaz tatili yok, yaz mesaisi var Fikir & Yazı
Haziran 23, 2025

Yaz tatili yok, yaz mesaisi var

Hekimler neden Kürtçe öğrenmeli: Pozitif barış Fikir & Yazı
Haziran 23, 2025

Hekimler neden Kürtçe öğrenmeli: Pozitif barış

ZAMAN AKIŞI

Haz 23 17:29
Gündem

DEM Partili İpekyolu Belediyesi’nde başkanvekili seçildi

Haz 23 17:01
Gündem

PJAK, Azeri halkına seslendi: ‘Kötü niyetli planları boşa çıkaralım’

Haz 23 15:48
Arkasayfa

“Kendi üzerine toz kondurmayacaksın”

Haz 23 14:38
Ekonomi

Halkın borcu 5 trilyon sınırında, icra dosya sayısı 23 milyonu aştı

Haz 23 10:34
Arkasayfa

Yaz tatili yok, yaz mesaisi var

Haz 23 09:54
Emek

Asgari ücret masası kurulsun

Haz 23 09:37
Arkasayfa

Hekimler neden Kürtçe öğrenmeli: Pozitif barış

Haz 23 09:31
Gündem

İran’ın zor seçimi: Topyekûn savaş ya da taksitle ölüm

Haz 22 09:50
Arkasayfa

Çocuk işçiliğini önlemenin yolu MESEM’leri kapatmaktan geçer

Haz 22 09:47
Ekonomi

Servet kaybı zengine yaradı

Haz 22 09:15
Ekonomi

Lokomotifler kıskaçta

Haz 22 09:11
Arkasayfa

Haziran’da Ölmek Zor!

Haz 21 09:46
Arkasayfa

Katliam fermanı geçti

Haz 21 09:44
Arkasayfa

Halkın sağlığıyla oyun oynuyorlar

Haz 21 09:26
Kültür & Sanat

Müzik gününde eşitlik istiyorlar

Haz 21 09:24
Kültür & Sanat

21 Haziran Dünya Müzik Günü: Enstrümanını sesini kap gel

Haz 20 14:37
Arkasayfa

Türkiye’nin taşı toprağı

Haz 20 14:24
Arkasayfa

Antik yasak her yeri sardı

Haz 20 14:22
Ekonomi

Yüksek faize devam…

Haz 20 14:20
Arkasayfa

Zorba hukuku

Haz 20 14:18
Gündem

Bu savaşta kimden yana?

Haz 20 14:16
Emek

Kamu işçileri haykırdı: İş ekmek yoksa barış da yok!

Haz 20 14:11
Kadın

Lice’de kadın ve çocuk ölümlerine karşı yürüyüş: Yüzlerce kadın intihar süsü verilerek katlediliyor

Haz 20 14:10
Arkasayfa

Misak-ı Milli kimin yurdu?

Haz 20 14:09
Gündem

İsrail saldırısı, Kürtler ve Türkiye’deki iktidar üzerine

Haz 20 14:06
Gündem

İBB’den kenelere karşı yaz mesaisi: İstanbul’da durum ne?

Haz 20 14:05
Emek

İşçi düşmanını ‘demokrasi şehidi’ yapan etnikçilik

Haz 19 22:44
Arkasayfa

Kur’an’a Göre Haram Aylar – Geleneksel Görüşe Eleştirel Bir Yaklaşım

Haz 19 13:29
Eğitim

Çocuğunuzla birlikte eğlenceyi yakalayın: Karne günü kutlamasını unutulmaz kılacak 7 eğlenceli etkinlik

Haz 19 12:47
Gündem

İran’dan çıkan savaş dersleri