• Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
    • Yaşam
    • Türkiye
    • Dünya
  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
    • Belgesel & Film
    • Eylem & Etkinlik
    • Fotoğraf & Karikatür
    • Kitap & Dergi
    • Müzik & Video
Adil Medya
  • Mayıs 17, 2025
  • Yayın İlkeleri
  • Hakkımızda
  • Künye
  • İletişim
  • Güncel
  • Sağlık
  • Sağlık
Adil Medya
  • Anasayfa
  • Gündem
    • Politika
      Örgüt feshetti, iktidar pes etmedi: ‘Üye olmadan örgüt adına suç işleme’ maddesi üçüncüye gelmemeli

      Örgüt feshetti, iktidar pes etmedi: ‘Üye olmadan örgüt adına suç işleme’ maddesi üçüncüye gelmemeli

      Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I)

      Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I)

      Meclis Başkanlığı seçimi için geri sayım başladı

      Meclis Başkanlığı seçimi için geri sayım başladı

      İletişim Başkanlığı'ndan "yeni yargı paketi" açıklaması: 2 yılın altında ceza alanların da cezaevine girmesi sağlanacak

      İletişim Başkanlığı'ndan "yeni yargı paketi" açıklaması: 2 yılın altında ceza alanların da cezaevine girmesi sağlanacak

    • Yaşam
      Ennui Nedir? Can Sıkıntısıyla Olan Karmaşık İlişkimizden Neler Öğrenebiliriz?

      Ennui Nedir? Can Sıkıntısıyla Olan Karmaşık İlişkimizden Neler Öğrenebiliriz?

      Sağ – Sol Beyin Nedir? Beynin Yarısının Baskın Olması Mümkün mü?

      Sağ – Sol Beyin Nedir? Beynin Yarısının Baskın Olması Mümkün mü?

      Nuh’un Gemisi izleri Ağrı Dağı’nda mı? Araştırmacılardan çarpıcı bulgular!

      Nuh’un Gemisi izleri Ağrı Dağı’nda mı? Araştırmacılardan çarpıcı bulgular!

      Yoksulluk arttıkça çocuk sayısı düştü

      Yoksulluk arttıkça çocuk sayısı düştü

    • Türkiye
      Wayne’lerden Cumhuriyet’e Yolun İnşası

      Wayne’lerden Cumhuriyet’e Yolun İnşası

      Çalışamayan genç, iş arayan emekli, görünmeyen kadın: 2025’e böyle başlandı

      Çalışamayan genç, iş arayan emekli, görünmeyen kadın: 2025’e böyle başlandı

      Yiyen yesin ben yemezem

      Yiyen yesin ben yemezem

      Sus! Öde ve katlan

      Sus! Öde ve katlan

    • Dünya
      Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I)

      Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I)

      Dışişleri Bakanı Fidan'dan, Türkiye-Rusya-Ukrayna görüşmesi öncesi açıklama: Bundan sonraki aşamayı her beraber belirleyeceğiz

      Dışişleri Bakanı Fidan'dan, Türkiye-Rusya-Ukrayna görüşmesi öncesi açıklama: Bundan sonraki aşamayı her beraber belirleyeceğiz

      Trump: Perşembe günü İstanbul'a uçabilirim

      Trump: Perşembe günü İstanbul'a uçabilirim

      İnançlarımdan Dolayı Tutuklandım – Sıradaki Kim?

      İnançlarımdan Dolayı Tutuklandım – Sıradaki Kim?

  • Emek
  • Kadın
  • Ekonomi
  • Eğitim
  • Ekoloji
  • Sağlık
  • Bilim & Teknoloji
  • Yazarlar
  • Arka Sayfa
    • Fikir & Yazı
      Örgüt feshetti, iktidar pes etmedi: ‘Üye olmadan örgüt adına suç işleme’ maddesi üçüncüye gelmemeli

      Örgüt feshetti, iktidar pes etmedi: ‘Üye olmadan örgüt adına suç işleme’ maddesi üçüncüye gelmemeli

      Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I)

      Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I)

      Çalışamayan genç, iş arayan emekli, görünmeyen kadın: 2025’e böyle başlandı

      Çalışamayan genç, iş arayan emekli, görünmeyen kadın: 2025’e böyle başlandı

      SISU  (Yaratıcı İrade/Mücâdele/Tekâmül)

      SISU (Yaratıcı İrade/Mücâdele/Tekâmül)

    • Belgesel & Film
      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Kapitalizmin Yeni Silahı: Prekaryaya Dönüştürülen Göçmen Emeği

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      Toplumsal gerçekçi romanın usta kalemi Orhan Kemal

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      ''Gelincik'' Elini kirletmekten çekinmeyen bir polisin hikâyesi

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

      “Leyla ile Mecnun” ekranlara geri dönüyor

    • Eylem & Etkinlik
      Üçüncü Dünya Savaşı

      Üçüncü Dünya Savaşı

      Deniz Gezmiş - Metin Yüksel Birlikte Anılıyor

      Deniz Gezmiş - Metin Yüksel Birlikte Anılıyor

      Bizi uyutamazsınız; bu zulüm ne unutulur ne de affedilir!

      Bizi uyutamazsınız; bu zulüm ne unutulur ne de affedilir!

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

      Anayasal Düzen ve Adalet Devleti paneli

    • Fotoğraf & Karikatür
      Metafor

      Metafor

      Günün karikatürü

      Günün karikatürü

      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

      LeMan'dan İsrail kapağı: Hangi hayvan hastaneleri vurur ki?

      Uykusuz bu hafta kapağına TOKİ'yi taşıdı

      Uykusuz bu hafta kapağına TOKİ'yi taşıdı

    • Kitap & Dergi
      Kadire Bozkurt: Ben yazarken okur henüz yoktur

      Kadire Bozkurt: Ben yazarken okur henüz yoktur

      Fuat Sürmeli'nin Yeni Kitabı Raflarda: “GÖLGEDEKİ GERÇEK”

      Fuat Sürmeli'nin Yeni Kitabı Raflarda: “GÖLGEDEKİ GERÇEK”

      Kitap toplama düşkünlüğü

      Kitap toplama düşkünlüğü

      Kitapların yalnızlığı

      Kitapların yalnızlığı

    • Müzik & Video
      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      4 gün sürecek 'Kuzey Fest'in programı belli oldu

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Efendiler Bunun Neresi Yalan

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Gökberk Uğurlu: “Düne takılı kalmak, önümüzü görmemizi engelliyor.”

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

      Grup Yorum üyeleri için dayanışma konseri

Selçuk: Üç madde ertelensin

Selçuk: Üç madde ertelensin

Nisan 28, 2010 Politika 0 comments

Facebook Twitter Google+ LinkedIn Pinterest

Meclis’te Anayasa görüşmelerinin ilk turunun tamamlanacağı gün, Yargıtay Onursal Başkanı Sami Selçuk’tan uyarı geldi. Selçuk, Star Gazetesi’ndeki köşesinden AK Parti’ye çağrıda bulunarak, “Parti kapatma, HSYK ve Anayasa Mahkemesi konularıyla ilgili üç önemli konuyu erteleyelim, sağlıklı düzenlemenin alt yapısını birlikte oluşturalım… Yoksa dizimizi döveriz” dedi.


Sami Selçuk’un yazısı şöyle:

Bu satırları, 55 yıl hukukun içinde hukuk için çırpınmış; bir hukuk öğrencisi ve yargıç stajyeri iken 1955-1960 arası güçlü yürütmenin yargıçları, savcıları nasıl sağa sola savurduğunu, bunun acılarını, yıkımlarını dehşetle izlemiş; 41 yılını devletin, yargının, adaletin hizmetinde tüketmiş; yargı kararlarını ve uygulamayı bilimin ışığında konuşmalarında, yazılarında, karşı oylarında sürekli gücü yettiğince sorgulamış, eleştirmiş; yargısal yaşamını gerilerde bırakmış bir eski yargı insanı ve bugün üniversitede hukuksal bilgisini ve deneyimlerini öğrencileriyle paylaşan biri olarak kaleme alıyorum.

Ve bütün sorumluların, aklına, sağduyusuna ve vicdanına, özellikle “devlet insanı” kimliklerine sesleniyorum.

Sokakta gerilim var…

Anayasalar, devleti, birlikte yaşama ve toplum düzenini kuran belgelerdir.

Büyük balıkların küçük balıkları yutmasına izin vermeyen, çoğunluğun, azınlığın, kısaca herkesin haklarını ve özgürlüklerini güvence altına alan anayasalar; hukuk karşısında eşit ve bütün güçlere karşı özgür bireylerce korkusuzca, karşılıklı suçlamalardan ve dayatmalardan uzak, herkesin birbirini aydınlatarak olabildiğince geniş “uzlaşma”yla kotarılan sözleşmelerdir.

Her şeyden önce şu soruyu açık yürekle sormalı ve dürüstçe yanıtlamalıyız: Akla, matematik ve hukuk bilimlerine aykırı yüksek barajlarla, sakat seçim yöntemleriyle ulusal iradenin ve temsilin tam yansımadığı bir parlamento bu geniş uzlaşmayı sağlayabilir mi?

Akıl, sağduyu, vicdanın buna yanıtı, bellidir: Hayır.

1982 Anayasası, Siyasal Partiler ve Seçim yasaları, hukuksal ve siyasal kavramların içini boşaltmış; toplum katmanlarını, partileri, hatta bireyleri birbirine düşürmüştür. Bugün toplumsal kutuplaşma, dengeleri alt üste edecek noktadır. Siyasette, parlamentoda, yolda, sokakta gerilimler, yer yer kavgalar yaşanıyor.

Siyaset, yasama ve yürütme; yargı tarafından kuşatıldığını ileri sürüyor. Yargı ise yıllardan beri yürütmenin kuşatması altında olduğunu söylüyor.

Kurumlar birbirine güvenmiyor. Güvenmek bir yana kamuoyu önünde eleştirmenin de ötesinde düpedüz birbirlerini suçluyor. Lütfen kimse birilerini, özellikle meslek dayanışması gereğince yargıçları ve savcıları kayırdığımı, kolladığımı düşünmesin. Bu, sığlık olur, kaba bir yanlış olur; böyle düşünenler kendilerini kandırırlar.

Yukarıda söyledim. Yeri geldiğinde yargıyı kamuoyu önünde hep eleştirdim.

Zira yargının en yetkin biçimde işlemesi hepimizin ortak amacıdır. Kayırma, kollama kamusal yarar anlayışının düşmanıdır. Yürütme, yasama, yargıyı düpedüz suçluyor:

“Onlar, diyor, yanlıdırlar, çünkü siyasal güdüyle (saik) karar veriyorlar!”

Bu bir eleştiri değil; doğrudan suçlamadır. Türk Ceza Yasası’nın temel hüküm olan 283’üncü ya da yardımcı hüküm olan 257. maddelerinden birine giren bir suçtur. Suçlayanın kanıtlanması gerekir. Kanıtlayamazsa, üç yanlışı birlikte yapmış olur. Birincisi, yakıştırma suçudur.

İkincisi, doğaötesi alana girmiş olur. Çünkü insanların iç dünyalarını, güdülerini, amaçlarını sorgulamak ve bilmek olanaksızdır. Bu nedenlerle insanlar ve de hukuk insanların iç dünyasıyla kural olarak uğraşamazlar.

Uğraşanı, “yetki aşımı” (excés de pouvoir) yaptırımı ile kınarlar.

Yargıçlar yalnızdır…

Zira hukukta her yaptırım, özünde bir kınama yargısıdır. Üçüncüsü, yargı üzerinden adalet değerini sarsmış, örselemiş olursunuz. Özellikle gelecek kuşakları düşünen devlet insanlarının bu konuda çok duyarlı olmaları gerekir. Bu suçlamanın yargı insanları açısından anlamı ise açıktır: “Ey yargıçlar, savcılar, sizler yargıçlık, savcılık yeterliliğinden yoksunsunuz. Yanlısınız, hukuka aykırı kararlar veriyorsunuz!”

Hiçbir yargıç, hiçbir savcı bu suçlamayı sindiremez.

Bu yıkıcı suçlamadan etkilenmeyen bir yargıç, savcı düşünebilir misiniz?

Hiçbir yargıç, savcı, konumu gereği, aynı pervasızlıkla bu suçlamalara yanıt da veremez.

Ama kimse bu yanıt verememeyi, acizlik olarak görmemeli, kötüye kullanmamalı.

Yargıçlar, savcılar, meslekleri gereği sürekli yalnız yaşamak ve çok duyarlı olmak zorundadırlar. Özellikle de yargıçlar. Açın, Mecelle’yi okuyun.

Öğrenin, yargıçların nasıl yalnız yaşamak zorunda olduklarını.

Duyarlılığın boyutlarını öğrendikçe içinizin ezildiğini göreceksiniz.

Böylesine yalnızlığa mahkûm yargı insanlarının kendi alınyazılarıyla ilgili konularda deneyimlerini, düşüncelerini, demokrasinin gereği olarak özgürce sergilemelerini “siyaset yapıyorsunuz” diye tehdit kokan sözlerle yasaklamaya kalkışırsanız, doğruların bir kesimini göremezsiniz. Toplum da yitirir, sizler de yitirirsiniz.

Bu tür sözlerin kol gezdiği bir dönemdeyiz. Ortalık yangın yerine dönmüş. Kimse kimseyi dinlemiyor. En çok da dilsizler şamar yiyor.

Sağlıksız bir ortam, bu. Önce bunu iyi görmeliyiz. Kimsenin kimseye güvenmediği, birbirini dinlemediği, niyetlerin acımasızca sorgulandığı bir dönem, bu. Arada tartışılan izlek, konu kaynayıp gidiyor.

İnsanımıza, ülkemize yazık oluyor. Kabul edelim ki, bu süreçte hepimiz yanlışlar yaptık.

Bunları yinelemenin, birbirimizi suçlamanın zamanı değil.

Birleştiğimiz ortak bir payda var: 1982 Anayasası hukuk dizgemizden dışlanması.

Bu paydadan yola çıkmalıyız. Ama “Bu Anayasa gitsin de yerine ne gelirse gelsin, yenisi nasıl olsa bundan iyi olur” mantığıyla yola çıkarsak, yağmurdan kaçarken doluya tutulabiliriz.

“Siz istemeseniz de, biz bu değişiklikleri yaparız. Halkın da onayını alırız” derseniz, yanılgıları katlarsınız.

Anayasa yapmak ve değiştirmek, bilimsel bilinçle olur.

“Ben seni mat ederim” çocuksu yarışıyla olmaz. “Siyasallaşmış yargı!” suçlamalarıyla, önyargılarıyla, öç izlenimi uyandıran öfkelerle, kaygılarla yargıyı terbiye etmek, hizaya getirmek hiç olmaz.

Olursa çıkış noktası yanlış demektir.

Çağrım şudur: Parti kapatma, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu, Anayasa Mahkemesi konularıyla ilgili üç önemli konuyu erteleyelim. Karşılıklı suçlamaların cirit attığı, kurumların ve bireylerin birbirine güvenmediği, öfkelerin ve kişisel tutkuların aklın ve bilimin önüne geçtiği, bilim insanlarının bile “kişisel görüşüm, resmi görüşüm” ayrımına zorlandığı bir ortamda sağlıklı düzenlemeler yapılamaz. “Gelin tanış olalım/İşi kolay kılalım”.

Sağlıklı düzenlemenin alt yapısını birlikte oluşturalım. Güven ortamını sağlayalım. İvecen olmayalım. Birbirimizi incitmeden, suçlamadan, öfkelenmeden, konuları serinkanlı bilimin ve eski deneyimlerin ışığında enine boyuna, yararları ve sakıncalarını tartarak, tartışalım. İşte o zaman yararları sakıncalarına üstün bir sistemi kotarabiliriz.

Aksi takdirde dizimizi döveriz.

Lütfen!

Yorumunuzu bırakın


İlgili Haberler

Örgüt feshetti, iktidar pes etmedi: ‘Üye olmadan örgüt adına suç işleme’ maddesi üçüncüye gelmemeli Fikir & Yazı
Mayıs 17, 2025

Örgüt feshetti, iktidar pes etmedi: ‘Üye olmadan örgüt adına suç işleme’ maddesi üçüncüye gelmemeli

Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I) Dünya
Mayıs 17, 2025

Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I)

Meclis Başkanlığı seçimi için geri sayım başladı Fikir & Yazı
Mayıs 16, 2025

Meclis Başkanlığı seçimi için geri sayım başladı

ZAMAN AKIŞI

May 17 13:06
Gündem

Wayne’lerden Cumhuriyet’e Yolun İnşası

May 17 09:41
Arkasayfa

Örgüt feshetti, iktidar pes etmedi: ‘Üye olmadan örgüt adına suç işleme’ maddesi üçüncüye gelmemeli

May 17 09:35
Gündem

Pepe’yi sevmek kolay, ya Pepe olmak? (I)

May 17 09:29
Ekonomi

Çalışamayan genç, iş arayan emekli, görünmeyen kadın: 2025’e böyle başlandı

May 17 09:24
Arkasayfa

SISU (Yaratıcı İrade/Mücâdele/Tekâmül)

May 16 22:56
Arkasayfa

Zihinsel Sömürgecilik ve Medeniyet Krizi: İslam Dünyasının Ontolojik ve Epistemolojik Tutulması

May 16 20:03
Arkasayfa

Herkes Biraz Kendi Tanrısına Benzer

May 16 15:20
Kültür & Sanat

Ennui Nedir? Can Sıkıntısıyla Olan Karmaşık İlişkimizden Neler Öğrenebiliriz?

May 16 15:16
Bilim & Teknoloji

Sağ – Sol Beyin Nedir? Beynin Yarısının Baskın Olması Mümkün mü?

May 16 15:14
Gündem

Nuh’un Gemisi izleri Ağrı Dağı’nda mı? Araştırmacılardan çarpıcı bulgular!

May 16 13:26
Ekonomi

İPA hesapladı: İstanbul’da 4 kişilik ailenin yaşam maliyeti belli oldu

May 16 13:17
Arkasayfa

Meclis Başkanlığı seçimi için geri sayım başladı

May 16 13:15
Gündem

İletişim Başkanlığı’ndan “yeni yargı paketi” açıklaması: 2 yılın altında ceza alanların da cezaevine girmesi sağlanacak

May 16 13:11
Gündem

Dışişleri Bakanı Fidan’dan, Türkiye-Rusya-Ukrayna görüşmesi öncesi açıklama: Bundan sonraki aşamayı her beraber belirleyeceğiz

May 16 13:02
Arkasayfa

Yiyen yesin ben yemezem

May 16 12:49
Arkasayfa

Bitsin artık kara zulüm, bayram benim neyime!

May 16 12:46
Gündem

İspanya’daki Bask deneyimi ve ETA örneğinden Türkiye’de Kürt meselesinde barış imkanları

May 16 12:18
Ekonomi

Çinli Global Times: 90 günlük tarife ateşkesi uzatılmalı

May 16 11:39
Arkasayfa

Sus! Öde ve katlan

May 15 13:22
Ekonomi

Mevduattaki yüksek faiz kördüğümü

May 15 13:19
Gündem

Sivas’ta KKKA alarmı! 8 kişiye tanı kondu, 1 kişi hayatını kaybetti

May 15 12:20
Arkasayfa

Boğaziçi’ndeki şeriat kalkışmasının mesajı

May 15 11:39
Kültür & Sanat

Sabah: Metin Arolat’ın kanında etil alkol ve uyuşturucu madde tespit edildi

May 15 11:33
Sağlık

Araştırma: İnsan beynindeki mikroplastik oranı hızla artıyor

May 15 11:27
Sağlık

Araştırma: 2050’ye kadar dünya nüfusunun yarısından fazlası obez olabilir

May 15 10:46
Arkasayfa

Fesih Bildirisi’nde 2 kelime: Soykırım ve Lozan

May 15 10:36
Gündem

Çadır tüccarları böyle korunuyor

May 15 10:20
Ekonomi

Ekonomide daralma sinyalleri: Ücretli çalışan sayısındaki azalış martta da sürdü

May 15 10:09
Ekoloji

Atık ithalatında yine zirvedeyiz

May 14 12:18
Emek

Memur alımına 35 yaş sınırı geliyor!