Öğrencilerin dini içerikli dersleri seçmemesi sonucu MEB eliyle, çocukları din derslerini seçmesi için yönlendirmeye çalıştılar. Ancak bundan da sonuç alamayan MEB, müdahaleyi artırdı. Eylül 2024’te yapılan değişiklikle dersler gruplandırılırken her gruptan en az bir dini içerikli ders seçme zorunluluğu getirildi. Öğrenciler, dini içerikli dersleri “seçmek” zorunda bırakıldı.
Feray Aytekin Aydoğan
Eğitimde temel başlıklardan biri laik ve bilimsel eğitimde yaşanılan tahribat başlığı. Özellikle 2012 4+4+4 eğitim sistemi değişikliği ile laik, bilimsel eğitim tahribatı hız kazandı.
2000’li yılların başından itibaren imam hatip liselerinin sayısı hızla artırıldı, 4+4+4 sistem değişikliği ile imam hatiplerin ortaokul kısımları da açıldı, okul dönüşümleri ile çok sayıda mahallede çocuklara imam hatip ortaokulu dışında seçenek bırakılmadı. Hafızlık eğitimi adı altında zorunlu eğitim süreci fiilen 4 yıla düşürülerek ilkokuldan itibaren mescit okullarda zorunlu tek alan haline getirildi. Genel seçim sonrası yönetmelik değişikliği ile okul öncesinde de mescit zorunlu alan olarak tanımlandı.
Liseye geçişte sınav sistemi değişiklikleri ile akademik liselerin sayısı, kontenjanı azaltıldı, imam hatip liselerinin sayı ve kontenjanı ise hızla artırıldı. Örneğin geçtiğimiz yıl akademik liselerin kontenjanı 5620 azaltılırken imam hatip ve meslek liselerinin kontenjanı 2016 artırıldı. Öğrencilerin yerleşebileceği akademik liseler yetersiz olduğu için merkezi sınavla ve adrese dayalı yerleştirme ile istediği okul türlerine yerleşemeyen öğrencilere imam hatip dışında seçenek bırakılmadı. İmam hatip liselerinin tamamına yakını proje okulu haline getirilerek, Anadolu fen imam hatip, Anadolu sosyal bilimler imam hatip, Anadolu yabancı diller imam hatip gibi okul türleri “icat edilerek” merkezi sınavla öğrenci alan çocuklar için imam hatipler mecburi yerler haline getirildi.
DARBECİLERİN SİYASİ MİRASÇILARI
4+4+4 sistemi ile hız kazandırılan başlıklar arasında seçmeli adı altında din derslerinin zorunlu hale getirilmesi politikası yer aldı. Din dersi zorunluluğu 80 darbesinin ürünüydü. “Darbecilerle hesaplaşacağız” diyen siyasi iktidar seçmeli adıyla din dersi saati sayısını artırarak darbecilerin siyasi mirasçısı olduğunu deklare etti, bu uygulamayı daha da hızlandıracak değişiklikleri son genel seçim sonrası hızlandırdı.
Yönetmelik ile zorunlu dersler azaltıldı. Seçmeli dersler adıyla dini içerikli derslerin haftalık ders dağıtım çizelgelerindeki ağırlıkları artırıldı.
Öğrenciler tüm bu dayatmalara rağmen dini içerikli dersleri seçmeyince Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) eliyle okul idareleri mevzuatla verilen geniş yetkiler doğrultusunda ders seçim süreçlerine müdahale etmeye, öğrencileri dini içerikli dersleri seçmeye yönlendirmeye çalıştılar.
MEB’in, Diyanet’in merkezi ve taşrada bulunan bazı birimleri, vakıf, dernek adıyla tarikat yapılarının da sürece katılmasıyla ders seçme sürecine ilişkin müdahaleler yaygınlaştırıldı.
MÜDAHALE ARAÇLARI ARTIRILDI
Dini içerikli derslerin seçim sürecinde istediği sonucu alamayan MEB Talim ve Terbiye kararlarını kullanarak ders seçimine müdahale araçlarını artırdı. 2024 Eylül’de yapılan değişiklikle dersler gruplandırıldı ve öğrencilere her gruptan en az bir dini içerikli ders seçme zorunluluğu getirildi. Tüm öğrenciler “Din, Ahlak ve Değer” adı verilen dini içerikli dersleri “seçmek” zorunda bırakıldı.
2025-2026 eğitim-öğretim yılı için ders seçimi önümüzdeki günlerde başlayacak. MEB ve MEB’e bağlı birimler, bazı okul idareleri, tarikat yapıları başta olmak üzere öğrenciler ders seçme sürecine ilişkin müdahaleler, baskılarla karşı karşıya kalacak.
‘PARASIZ TEK EĞİTİM, DİN EĞİTİMİ’
İstanbul Kartal’da Yakacık’ta mahalledeki tek ortaokulun imam hatibe dönüştürüldüğü günlerde bu dayatmaya karşı çıkan bir velinin cümleleri yaşatılan durumun özetiydi: “Ülkemizde parasız ulaşılabilen tek eğitim din eğitimi. Kızım doktor olmak istiyor ve sınavlarda başarılı olması için başta Fen, Matematik ve Türkçe dersleri olmak üzere desteğe ihtiyacı olduğunda bu dersleri parayla satın almak zorunda kalıyoruz.”
MEB dini içerikli dersleri zorunlu hale getirerek, çocukların nitelikli, akademik, bilimsel eğitim haklarını engelleyerek velileri özel okullara, özel kurslara mecbur bırakıyor, çocukların eşit, nitelikli, parasız, akademik, bilimsel eğitim hakkını ellerinden alıyor. Yoksulluktan kaynaklı eşit, nitelikli, bilimsel eğitim hakkına erişemeyen, bir hak olmaktan çıkarılan eğitimi parayla satın alamayan öğrencilerin ise okul terkleri artıyor, çocuk işçiliğine, çocuk yaşta evliliklere, tarikat yapılarına, yurtlarına veya istemedikleri okul türlerine mecbur bırakılıyor.Önümüzdeki günlerin temel mücadele başlıklarından biri de seçmeli ders adıyla dini içerikli ders zorunluluğuna karşı çocukların ders seçme özgürlüğüne sahip çıkma mücadelesi olacak.