Emre Aydın
1.Bölüm
Ölüm eskidir ama her birimize yeni gelir.
Turgenyev
“Ne olmuş burda” dedi Başkomiser Ali saat 18:00 gibi Kadıköy Moda’daki Çınar apartmanın 15. dairesine girdiğinde. Ev darmadağın salondaki vazolar ve mutfaktaki tabaklar çanaklar kırılmış, resim çerçeveleri parçalanmış sanki savaş alanı gibiydi ev. Başkomiser Ali’nin gözleri cesedi arıyordu salonda.
Komiser yardımcısı Gamze karşıladı onu hemen olayı ve gördüklerini anlatmaya başladı. “amirim ölen 38 yaşında Arzu Güven intihar gibi gözüküyor bilekleri kesilmiş yatak odasında ama hırsızlıkta olabilir ev darmadağın edilmiş ama yatak odası çok düzgün olay yeri inceleme ekipleri şu anda içerdeler”
Olay yeri inceleme ekibi yatak odasında maktulün üzerinde incelemeler yapmaya devam ediyordu. Yatak odası kan gölüne dönmüş bir haldeydi, herşey muntazaman ve düzenliydi diğer odalar gibi değildi. Odaya girdiğinde olay yeri inceleme ekibi lideri Engin Ali’ye selam verip “Amirim olay intihar gibi gözüküyor ama hırsızlıkda olabilir delilleri topluyoruz her yerde raporu size bir iki gün içinde gönderirim.”
Ali Engin’e tamam dedikten sonra hemen etrafa bakinmaya devam etti. Maktul 1.60 boylarında esmer kısa saçlıydı. Ali Gamze’ye seslenerek “Telefonu nerde?” diye sordu. Gamze olay yeri inceleme ekibi aldığını söylerek bütün kayıtları çıkaracaklarını hazır olur olmaz göndereceklerini diye bitirdi.
O esnada eve Arzu’nun eşi Muratgeldi. “Arzu Arzu” diye ağlıyarak bağırıyordu. Gamze hemen onu mutfağa götürdü.
2.Bölüm
Yaşamak,ölmekgibideğil. Bazızorluklarıvarbirkere.
OğuzATAY
GamzeMurat’ı mutfağa götürdü arkasından Ali geldi “Başın sağolsun konuşabilecek durumda mısın?” diye sordu. Murat ağlıyordu bir türlü susmuyordu “Neden amirim ne olmuş Arzu’ma kim ne yapmış neden yapmış lütfen söyleyin” diyordu ağlamaklı bir şekilde. Ali olayı araştıracaklarını intihar gibi gözüktüğünu ama bir kaç güne kesin bir birşey söyleyebileceklerini dedi.
O esnada mutfağa Harun ile Burak geldi, Ali hemen diğer daireleri gezmelerini söyledi. Burak “Emredersiniz amirim” diyip çıktılar diğer daireleri gezmeye.
Sonra Ali tekrar Murat’in yanına dönerek “ Eve yeni mi geliyorsunuz” diye sordu. Murat evet der gibi başını salladı. Hiç telefonla konuştunuz mu? diye tekrar bir soru sordu Ali. Murat “Evet konuştuk öğleden önce yanlış hatırlamıyorsam saat 10 gibiydi Songül ile Kadıköy Çarşıya gideceğini birşeyler alacağını söylemişti bana amirim” dedi ağlamaklı bir şekilde. Kim bu Songül diye sordu hemen Gamze telefonu var mı sizde dedi. Murat telefon numarasını verdi Songül’un.
O esnada olay yeri inceleme ekibi lideri Engin Başkomiser Ali’ye seslenerek “Amirim bizim işlem tamam bütün herşeyi aldık bir iki gün içerisinde sonuçları size ulaştırırim dedi ve evden çıktı. Çıkarken Ali arkasından seslendi telefon kayıtlarını unutma mutlaka dedi.
Arzu Güven o esnada otopsi yapılmak üzere adli tıbba götürülüyordu. Murat Arzu’yu sedyede üstü kapalı görünce tekrar bağırmaya ağlamaya başladı “Aşkım sevdiğim ne olursun gitme ne yaparım sensiz” diye.
Ve ceset ambulansa konuldu ve kapı sertce kapandı. Tak.
3.Bölüm
…heryerdeTanrı’yagidenbiryolvardır.
ThomasMORE
Ali evden çıkarken Gamze’ye ölen kocasının ifade için yarın merkeze çağır ve Songül’u arayıp yarın gelmesi için haber ver dedikten sonra, binanın dışına çıkarken Burak yanına geldi. “Amirim zaten apartmanda gündüz vakti kimse yok bir yan dairede kulakları ağır işiten yaşlı bir çift, alt kat komşusu var diğer daireler boş, yaşlı çift zaten duymuyorlar alt komşusu sesler duymuş korkudan çıkamamış hemen apartman görevlisine ve polise haber vermiş kendisi” nefes nefese söyledikten sonra Ali başını sallayarak tamam diyip Mercedes arabasına binip olay yerinden uzaklaştı.
O sırada Gamze Murat’ayarın ifade vermek için merkeze gelmesini söyledikten sonraSongül’u arayıp”Arzu hanım evde ölü bulundu yarın mutlaka merkeze gelip ifade vermeniz gerekiyor” dedikten sonra Songül 15 20 saniye konuşamadı şaşkınlıktan sonra “ne ölmesinden bahsediyorsunuz?” diye sordu. Gamze aynı sözleri tekrarlayarak telefonu kapattı.
Gamze kapıda duran apartman görevlisini çağırarak kapıyı kapatmasını eve kimsenin girmemesini tembihledi.
Harun direksiyonda Burak sağ koltukta oturup Gamze’yi bekliyorlardı ve Gamze geldi kapıyı kapatti,Harun arabayi çalıştırıp olay yerinden gittiler.
- Bölüm
Üşürüz suçluluktan
Suçluyuz yaşamaktan.
Turgut UYAR
Ertesi gün saat 9:30 gibi Başkomiser Ali merkeze geldi. Büroda Gamze bilgisaray başında çalışırken Harun ile Burak’ı kahvaltı yaparken buldu. Günaydın çocuklar diye seslendi sesi biraz kısık idi. Herkes ayağa kalkarak “Günaydın amirim”dediler. Burak kahvaltı yaptınız mı amirim? diye sorduAli kısık sesle “yaptım size afiyet olsun ama bir limonlu bir çay getirirseniz iyi olur” dedi.
Gelen giden olmadı mı dünkü olayla ilgili diye soracakken o esnada içeri Murat girdi. Ali ile Murat ile el sıkışıp hoşgeldiniz dedikten sonra Harun’a seslenerek Murat Beyi sorgu odasına almasını çay ikram etmesini söyledikten sonra kendisi odasına geçti. Odaya girer girmez hemen cebinden çıkardığı Marlboro paketinden bir dal sigara çıkartıp yaktıktan sonra derin bir nefes çekti sanki uzun süredir içmiyormuş gibi. Sonra sigarasını söndürüp odasından çıktı Burak’a seslenip sorgu odasına gidelim dedi.
Murat 1.75 boylarında saçlarının üstü dökülmüş sarışın mavi gözlüydu. Sorgu odasında çayını yudumlarken Ali ile Burak girdi sorgu odasına.
Ali tekrardan başsağlığı verdikten sonra “evi kontrol ettiniz mi? Çalınan herhangi birşey var mi?” diye sordu.Muratolmadığını söyledikten sonra Ali kısılmış bir sesiyle saat 18:00 e kadar nerede olduğunu sordu? Murat bütün gün işyerinde olduğunu söyledi.
-Telefonla konuştunuz dimi? Neler söyledi size?
-Evet amirim saat 10:00 gibi konuştuk Songül ile çarşıya gidecegini söylemişti bana
– Kaç yıllık evlisiniz?
-10 yıldır Amirim
– Herhangi bir psikolojik sorunları var mıydı Arzu Hanım’ın
– Hayır yoktu.
– Son zamanlarda bir tuhaflık ya da hareketlerinde bir değişiklik hissettiniz mi?
-Yok amirim hissetmedim,hep aynıydı
– O saatte işte olduğunu kanıtlıyacak durumunuz var mı?
– Amirim benden mi şüpheleniyorsunuz yoksa.
-Her ihtimali düşünmek zorundayız
-Var amirim işyerine girerken çıkarken kart okutuyoruz. Hatta çalışma arkadaşlarımla birlikteydik zaten.
– Kusura bakmayın Murat Bey her ihtimali düşünmek sormak zorundayız telefonunuz bizde var sizin, bizim de numaramızı yazın aklınıza birşey gelir ya da sormak istedigimiz birşey olursa ulaşalım birbirimize.
-Tabi ki amirim
– Son birşey samimi olduğu görüştüğü arkadaşlarını tanır mısınız?
– Tanırım Songül’u biliyorsunuz Elif ile de çok yakındı. Numarasını vereyim size amirim
– Tamamdır teşekkür ederim tekrar başınız sağolsun otopsi raporu çıktıktan sonra cenazeyi morgtan alabilirsiniz biz size haber veririz.
Murat odadan çıkarken Ali ile Burak göz göze geldiler.
- Bölüm
Kısa görev! Bekleyen mezardı;doymaz mezar
CHARLES BAUDELAIRE
Ali sorgu odasından çıktıktan sonra odasına giriyordu, Harun’dan bol limonlu bir çay getirmesini istedikten sonra kapıyı sertçe bir şekilde kapattı. 2 dakika sonra Harun bol limonlu çayı getirip masasına koyduktan sonra odadan çıktı. Çay geldikten sonra cebinden Marlboro sigarasınından bir dal çıkartıp yaktıktan sonra derin bir nefes alıp çayını yudumladı.
Masanın üstü karmakarışık bir şekildeydi. Kağıtlar kalemler herşey birbirine girmişti ama Ali ne arasa rahatlıkla bulabiliyordu masasında eliyle koymuş gibi.
Çay ile sigarasını içerken bir anda kapı çaldı Gamze girdi içeri “Amirim Songül hanım geldi nereye alayım” diye sordu. Ali tam zamanında geldi diyerek ayağa kalktı ve Gamze’ye sorgu odasına almasını ve kendisinin de sorgu esnasında yanında olmasını söyledi.
Gamze Songül’u sorgu odasına götürürken Ali ofiste Harun ile Burak’a seslenerek” Harun sen Murat’ın işyerine git orda çalıştığı kişilere sor dün ne yapmış kaçta çıkmış diye Burak sende evine git komşuları ile konuş bilgi al aile hakkında ama fazla ürkütmeden ama” dedi Harun ve Burak emredersiniz amirim diyerek ofisten çıktılar hemen. Ali ofiste tek başına kalmıştı ve sorgu odasına doğru yürümeye başladı.
- Bölüm
Hayatta hiçbir şey bizim arzumuza tabi değildir. Sabahattin ALİ
Kapı açıldı Ali sorgu odasına girdiğinde Gamze Songül’e çay vermekteydi. Songül 1.55 boylarında sarı saçlı beyaz tenli yeşil gözlü bir kadındı, Ali hemen lafa girdi.
- Biliyorsunuz Arzu Hanım evinde ölü bulundu, yakınlık dereceniz neydi?
- Çok yakın arkadaştık yediğimiz içtiğimiz ayrı gitmezdi neredeyse. Mutlaka birbirimize gider gelirdik. Sağolsun çok yardımcı oluyordu bana eşim olduktan sonra hiç yalnız bırakmadı beni.
- Dün bütün gün neredeydiniz?
-İşteydim bütün gün akşam 7 gibi çıktım.
- Aile durumu nasıldı? Eşi ile ilgili sıkıntısı problemi olur muydu?
- Yoktu sıkıntısı Murat’ı da severim ben araları iyiydi. 10 yıldır evliler bir fiske bile vurmadı Murat eşine. Arada tartıştıkları olurdu tabi ama öyle her ailede olan cinstendi.
- Ev dışında bir sıkıntısı olmus muydu? Psikolojik olarak ya da tartıştığı herhangi biri ya da birileri?
- Yoktu herhangi bir sıkıntısı benden saklamazdi böyle şeyleri
- Çok yakın olduğunuzu söylediniz özel birşey ama Arzu Hanım’a takıntılı biri ya da Arzu Hanım’ın herhangi bir ilişkisi var mıydı eşinden gizli?
Songül bu konuda konuşurken beyaz teni kızardı gözlerini sağa sola çevirmeye başladı,sanki cevap vermek istemiyordu
-Yok benim bildiğim Arzu evine eşine bağlı bir kadındı.
– Eşi ile konuştuğumuzda dün öğlen sizinle beraber Kadıköy’e gideceğini söylemiş, sizinlemiydi?
-Yok ben dün aradım onu açmadı telefonumu geçen gün Elif’in yanına gideceğini söylemişti bana. Bende oraya gideceğini bildiğim için bir daha aramadım. Nasıl olsa akşam yanına gidelim diye. Öleceği hiç aklıma gelmezdi. Çünkü hayatı seviyordu.
– Songül Hanım teşekkür ederim çıkabilirsiniz numaramız sizde var herhangi bir şey aklınıza gelirse lütfen arayın.
Bu arada Gamze Ali’nin sözünün bittiği anda lafa girerek Elif’in numarasını ve çalıştığı yeri tarif etti ve odadan çıktı Songül üzgün bir şekilde.
Gamze ile Ali odada kalmıştı “Ne diyorsun”diye sordu Ali. “ Amirim doğru söylüyor ama bir tek konuda yalan söylüyor belli etti kendisini” dedi Gamze. Haklısın diye başını salladı.
“Akşam ne yapıyorsun işin yoksa önce Elif’in çalıştığı yere gidelim sonra madem Taksim’e kadar gideceğiz Çiçek pasajına gideriz iki tek atarız. Harun ile Burak’ı da ara işleri bitince direk İstiklal’e gelsinler” dedikten sonra odadan çıktılar ikisi birden.
- Bölüm
Gerçekler acı değildir. Fakat gerçekle yüzleşince acı duyarız.
Ursula K. Le GUIN
Ali arabayı İstiklal Caddesinin başında bir otoparka çektikten sonra Gamze ile yürümeye başladı. Ah eski İstiklal diye iç çekti. Şimdiki İstiklal’i beğenmiyordu iş için olmasa gelmezdi zaten. Çok uzun zaman olmuştu gelmemişti zaten.
Ali ile Gamze kalabalığı yara yara Galatasaray Lisesi’ni geçtikten sonraki kitapçıya girdiler. Gamze orada bulunan çalışana Elif Hanımı görmek istediklerini söyledi. Elif yanlarına geldiğinde Gamze rozetini gösterip “Sizinle Arzu Güven’in ölümü üzerine konuşmak için geldik müsait bir yeriniz var mı acaba” diyerek söze girdi.
Tabi buyrun diyerek odasını gösterdi Elif çay ya da kahve ne içmek istediklerini sordu odaya giderken Ali çay diyerek odaya girdiler.
Odaya girdiklerinde oda muntazam ve çok düzenliydi, Ali ile Gamze tekli koltuklara oturdular karşılıklı bir şekilde. Elif uzun boylu kumral tenli bakımlı bir kadındı. Ali hemen söze girerek,
- Bildiğiniz üzere Arzu Hanım evinde ölü bulundu. Ne kadar süredir tanıyorsunuz Arzu Hanım’ı?
- Yaklaşık 20 senedir çok iyi bir dosttu, en kötü günlerimde yanımda hep o vardı, onu çok özlüyüyecem.
- Songül Hanim’la ölmeden bir gün önce konuşmuş sizin yanınıza gideceğini söylemiş var mıydı haberiniz?
- Hayir yoktu telefonla konuşurduk hep ama 10 günden bu yana görüşmedik yüz yüze.
- Evliliği nasıldı, eşiyle ilgili birşey anlatır mıydı hiç size?
- Evliliği iyiydi, öyle sorunları yoktu ama tabi her evlilikte olduğu gibi tartışma olurmuş arada.
- Hiç tartıştığı kavga ettiği biri ya da birileri var mıydı?
- Yoktu iyi bir insandı Arzu ben hiç denk gelmedim.
- Son bir soru daha sormak istiyorum vaktinizi aliyoruz ama
- Estağfurullah tabi sorun
- Arzu Hanım’ın herhangi bir ilişkisi olmuş olabilir mi? Ya da Arzu Hanım’a takıntılı biri var mı? Size anlatmış olabilir diye soruyorum?
Elif aynı Songül yüzü kızardı gözlerini kaçırmaya başladı,
- Hayır Arzu evine bağlı bir insandı.
- Teşekkür ederim Elif Hanım
diyerek dışarı çıktılar Gamze ile Ali.
Ali dışarı çıkar çıkmaz cebinden çıkardığı Marlboro sigarasından bir dal yaktıktan sonra derin bir nefes çekti. O esnada Gamze’nin telefonu çaldı, arayan Burak’tı. Gamze çiçek pasajına gelmesini söyledikten sonra telefonu kapatıp çiçek pasajına doğru yürümeye başladılar.
- Bölüm
İçkide acıma ve duygu arıyorum ben… içiyorum çünkü acı çekmek istiyorum!
Dostoyevski
AliileGamzeçiçekpasajınagiripboşbirmasayaoturdular. Hemengarsongelip” Hoşgeldiniz, neemredersiniz”diyesordu, Aligarsona4kişilikservisaçmasınıve70’likrakıvebirkaçparçamezeistediğinisöyledigi anda Burak ile Harun geldi masaya oturdular.
Ali Burak’a seslenerek “ Ne yaptın sordun mu işyerine?” Burak kafasını sallayarak başladı anlatmaya “ Evet amirim dün bütün gün işyerinden çıkmamış, güvenlik ile konuştum kartını bir sabah işe girerken, birde akşam okutmuş ama ben yine birlikte çalıştığı arkadaşlarına da sordum hiç çıkmamış işyerinden “ dedi. Burak lafı bitirdikten sonra siparişleri getirmişti garson.
Ali rakı şişesini alıp bardaklara boşaltırken Harun’a dönüp sen ne yaptın diye sordu. Harun gayet sakin bir şekilde “Amirim evde olan dairelerle konuştum gayet sıradan bir aile 7 yıldır oturuyorlarmiş bu apartmanda Arzu’yu iyi bir insan olduğunu iyi bir aile olduklarını söylediler.”
O esnada Ali rakısından içmeye başlamıştı. Karşısında oturan Gamze biraz çekingen davranıyor eli bardağa gitmiyordu, hemen bir göz işareti yaparak içmesini söyledi Gamze’ye
“Songül ile Elif bir şeyler saklıyor Arzu’ nun bir ilişkisi var” rakısını masaya bırakırken dedi Ali. Gamze sabah olay yeri incelemeyi ve otopsi için ara ne yapmışlar ona göre dosyayı kapatalım.Artık orda çıkar sonuç telefon kayıtlarına da bakalım dosyayı kapatalım dedikten sonra kadehini havaya kaldırıp
“Sağlığınıza” dedi. Bütün ekip bardaklarını kaldırıp tokuşturduktan sonra içmeye başladılar.
- Bölüm
Yapmaya devam et en iyi bildiğin işi.
Uçan böcek sürüsü karartamaz güneşi
William Shakespeare
Akşamdan kalma hafif bir mayhoşluk etkisi ile sabah biraz daha geç uyanmıştı Ali. Önce bir duşa giriyor sonra sakal traşını olurken iç içtim dün gece diye söyleniyordu ayna karşısında.
Evden çıkarken yüzüne hafif bir rüzgar vurdu hoşuna gitmişti bu rüzgar. Evden çıkarken ayaküstü kahvaltı yapmıştı, kapıda sigara paketinden bir dal sigara çıkartıp yakmıştı arabasına doğru giderken. Arabaya giderken Engin’i arayıp raporları sordu. Engin’in öğlene doğru sizde olur dedikten sonra telefonu kapatıp arabaya binip merkeze doğru gitmek için arabayı çalıştırdı.
Karakola girdiğinde bu sefer üçünü simit, peynir ve çay ile kahvaltı yaparken görmüştü. Üçüde biraz kendisi biraz mayhoştu. Kısık sesiyle “Günaydın çocuklar” dedikten sonra Harun’dan limonlu çay getirmesini isteyip odasına çekildi.
Öğlen olmuştu Gamze kapıyı çalarak “Amirim olay yeri raporları ve otopsi sonuçları geldi buyrun” diyerek odadan çıktı.Ali raporları ,telefon kayıtlarını ve otopsi sonuçlarını okumaya başladı. Hepsini bitirdikten sonra masasından kalkarak içeri geçti, Gamze’ye kısık sesiyle seslenerek “olayı kapatıyoruz olay intihar Murat Bey’i ara buraya gelsin konuşalım son kez” dedikten sonra odasına çekildi.
2 saat sonra Gamze kapıyı çalarak “Amirim Murat Bey geldi nereye alayım?”diye sordu. Odasına davet etmişti Ali, Murat içeri girdiğinde ayağa kalkarak Murat’a masasındaki tekli koltukları göstererek oturmasını rica etti. Murat oturduğunda Ali hemen lafa girdi. “Murat Bey eşinizin olay yeri inceleme raporları ve otopsi raporları geldi. Eşiniz üzülerek söylüyorum ki intihar etmiş, tekrar basınız sağolsun cenazeyi morgtan alabilirsiniz.”diye söyledi üzgün ve kısık sesiyle.
Murat boğuk ve ağlamaklı sesiyle “ Teşekkür ederim dostlar sağolsun amirim” dedi. Ali Murat’i dışarıya kadar uğurladı.
- Bölüm
“Biliyorsun ben hangi şehirdeysem
Yalnızlığın başkenti orası”
Cemal SÜREYA
Ali ertesi gün Arzu’nun cenazesine gitmişti. Öğleden sonra ofise girdiğinde Gamze’ye seslenerek hiç kimsenin rahatsız etmemesini söylerek odasına çekildi.
Ali odasına girdiğinde masasının üstünde duran Arzu’nun telefon kayıtlarını yazışmalarını eline alarak başladı tekrar tekrar okudu ve ağlamaya başladı sessizce.
“Arzu bunu yapmayacaktın neden yaptın bunu kendine ben nasıl yaşıyacam şimdi bu saatten sonra keşke ben ölseydim”diye söylendi içinden ve oturduğu yerde uyuyakaldı.
Uyuduğunda rüyasına Arzu ile o son günü görmüştü. Arzu orda cafede oturmuş kahvesini yudumluyordu. Ali Arzu diye sesleniyordu ama duymuyordu Ali’yi. Arzu kahvesini yudumlarken bir anda elini kaldırdı seslenmeye başladı”Burdayım” diye hemen kafasını seslendiği yere çevirdi Ali bir baktı kendisi. Ali şaşırdı buna sonra ikisinin oturduğu masaya yaklaştı ikisinin konuşmalarını dinlemeye başladı.
Ali ile Arzu kahvelerini yudumluyorlardı. Ali o esnada Arzu’ ya ayrılmak istediğini söyledi. Arzu şaşırıp kaldı. “Ne diyorsun ne ayrılığından bahsediyorsun?” diye sordu Ali’ye.Ali sakin ama üzgün bir şekilde “Böyle olması gerekiyor Arzu lütfen, böyle olması ikimiz için daha iyi herkese yalan söylüyoruz illa bir yerde sonumuz kötü olacak” diye bitirdi ve masadan kalktı.
Arzu orda herkesin önünde “ Yıllar sonra tekrar kavuştuk birbirimizi neden bırakıyorsun beni, ben herşeyi göze alarak sevdim seni” diyerek bağıyordu. Ali’nin ne kadar sessizce konuş herkes bize bakıyor demesine rağmen Arzu yüksek sesle konuşmaya bağırmaya devam ediyordu. “Nankörsun korkaksın yıllar önce de böyle korktun kaçtın gittin sen hiç değişmemissin sen halen NANKÖR ve KORKAKSIN. En ufak olayda kaçarsın hemen”diye bağırmaya devam ediyordu. Ali ağzını kapatmaya çalışsa da engel olamıyordu Arzu’ya. Sonra dayanamadı ayrıldı Arzu’nun yanından.
Arzu halen bağırıyordu Ali’ye o esnada Ali diğer Ali’nin gidişine bakıyordu ve Ali gözden kaybolduktan sonra Arzu’ya bakıyordu. Arzu masada ağlıyordu tek başına Ali yanına gitti saçını okşamak istiyordu ama dokunamiyordu elleri kayıyordu saçından. “Arzu lütfen beni affet” diyordu.
O esnada kapı çalındı ve içeri Burak girdi;
“Amirim iyimisiniz?…”