Eğitim-Sen, “toplumsal olaylarda Çevik Kuvvet’e yardımcı yedek kuvvet timleri oluşturulacağı” haberlerine tepki gösteren yazılı bir açıklama yaptı.
Söz konusu haberin, “AKP’nin devlet ve toplum ilişkisine yaklaşım biçimindeki hakim olan zihniyetini açıkça orta koyduğu” belirtilen açıklamada, “neoliberal politikaların, devleti denetleyici ve düzenleyici bir aygıt olarak dönüştürme hedefinin sonucu olarak, daha baskıcı ve şiddet mekanizmaları daha sert işleyen güçlü bir devlet oluşturulmak istenmektedir” denildi.
Çevik Kuvvet’in, kurulduğu günden bu yana ölçüsüz şiddet kullandığı ifade edilerek, “emekçilere, öğrencilere ve hakkını aramaya çalışan tüm kesimlere karşı zaten bu birim gayet çevik bir biçimde cop kullanabilmekte, hatta gaz bombalarını can güvenliğini tehdit edecek şekilde kullanmaktadır. Bu ihtiyacın (yedek kuvvet) asıl sebebi, AKP’nin baskı ve şiddet gücü haline gelmiş bu birimlerin kuvvetine kuvvet katarak şiddeti daha sert ve daha fazla göz korkutan bir kolluk gücü oluşturmaktır” değerlendirmesinde bulunuldu.
Öte yandan, ataması yapılmayan ve sayıları yeni mezunlarla birlikte 400 bine yaklaşan öğretmen adaylarının sorunlarının dikkate dahi alınmadığı, giderek daha güvencesiz istihdam biçimlerinin oluşturulduğu belirtilen, ciddi boyutlara ulaşmış işsizlik karşısında “çözüm”ün, Çevik Kuvvet sayısının artırılmasında arandığı vurgulanan açıklamada, “KPSS’ye girdikten sonra sonucunu bile beklemeden intihara sürüklenen gencecik insanların yaşam hakları görülmezken ‘kamu düzeninin sağlanması’ adına daha fazla şiddet mekanizması üretmek manidardır” denildi.