Siyaset, Meclis’in açılışından bu yana geçen 1 aylık süreçte Bahçeli’nin tokalaşmasına ve açıklamalarına kilitlendi. Demokrasi adına somut bir adım atılmazken ülkenin acil çözüm bekleyen sorunları ise unutturuldu.
1 Ekim’deki Meclis açılışında MHP Lideri Devlet Bahçeli’nin DEM Parti Grubu’na gelerek tokalaşmasıyla başlayan “çözüm süreci” tartışmalarından bu yana 1 ay geçti.
Bahçeli’nin PKK Lideri Abdullah Öcalan’a yönelik “Meclis’te konuşması” çağrısı siyasetin gündemine oturdu. Aradan geçen 30 günlük sürede ülke siyasetinin gündemi, iktidar ve muhalefet partilerinin her Salı Meclis grubunda gerçekleştirdikleri toplantılara kilitlendi.
Bu toplantılarda el yükselten Bahçeli’nin ne söyleyeceği, muhalefetin hangi yanıtı vereceği, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ne konuşacağı, siyaset bilimcilerin, gazetecilerin konuşulanları nasıl yorumlayacağı beklenir hale geldi. İktidar Kürt sorununu çözmeye yönelik samimi bir adım atmazken, muhalefeti yeniden dizayn etmek, kamuoyunda beklenti yaratmak ve ülkenin gerçek gündemini unutturmak adına bir kez daha oyun kurmayı başardı. Geride bıraktığımız 1 ayda neler yaşandığını, neyin üzerinin örtüldüğünü, hangi başlıkların üzerinden atlandığını hatırlatalım.
YENİDOĞAN ÇETESİ
Herhangi bir ülkede yaşansa deprem yaratacak bir skandal ortaya çıktı. Bebek acil hastalarının önceden anlaşılan özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden olan “yenidoğan çetesi” ortaya çıktı. Sağlıkta özelleştirmenin ve piyasacılaşmanın neden olduğu çürümüşlüğün boyutu gözler önüne serildi. Yenidoğan çetesine yönelik şikayetlerin sayısı 350’ye ulaştı. 22’si tutuklu 47 sanık ilerleyen günlerde hakim karşısına çıkacak. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, ölen 10 bebek “maktul”, 5 kişi “müşteki”, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul İl Müdürlüğü “suçtan zarar gören”, sağlık şirketleri ve hastaneler “malen sorumlu”, 47 kişi de “sanık” olarak yer almıştı. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi iddianamenin kabulüne karar vererek, ilk duruşmanın 18 Kasım’da yapılmasına hükmetmişti.
EMEKÇİLER ALANDA
Tüm yaz sokakları fabrika önlerinde, sokaklarda mücadele eden emekçiler, son 1 ayda direnişe devam etti. 90 kadın 56 erkek işçinin başlattığı Polonez direnişi 103 günü geride bırakırken işçiler “Yan yana durunca ne kadar güçlü olduğumuzu fark ettik” dedi. Manisa-Soma’da AKP’li Ferhat Nasıroğlu’na ait Fernas Madencilik’te, sendikaya üye oldukları için işten çıkarılan madenciler de 65 gündür eylemlerine devam ediyor. Soma maden faciasından sağ kurtulan işçi Özay Karakuş, şirketin işçileri yalancı durumuna düşürdüğünü ve iş güvenliği olmayan ortamlarda çalıştırdığını belirterek, “301 kişiyi daha şehit etmek umurlarında değil” dedi. Karadeniz isyanda:
Karadeniz halkı, Artvin’den Samsun’a maden işgaliyle tehdit altındaki yaşam alanlarını savunmak için mücadelesini sürdürdü. Yaşam alanlarının maden şirketlerine peşkeş çekilmesine karşı çıkan Karadenizliler, Trabzon’da bir araya gelerek bölgesel miting düzenledi. Mitingde konuşan Derelerin Kardeşliği Platformu Sözcüsü Mehmet Akcelep, “Bilesininiz ki her köyde, her kasabada, her şehirde direneceğiz! Ne pahasına olursa olsun, bu toprakları haramilere teslim etmeyeceğiz! Biz kazanacağız çünkü doğa bizden yana” dedi.
ENFLASYON CAN YAKIYOR
İktidarın ücretleri baskılayarak, krediye erişimi kısıtlayarak ekonomiyi soğutma çabasına rağmen enflasyon, eylül ayında yüzde 2,97 oldu. TÜİK’in açıkladığı verilere göre yıllık enflasyon yüzde 49,38’e geriledi ancak beklentilerin üzerine çıktı. Hükümetin gelecek üç yıla dair ekonomik tahminlerini içeren Orta Vadeli Program’da 2024 yılı için enflasyonun yüzde 41,5’e gerileyeceği ve 2025 sonunda yüzde 17,5 seviyesinde gerçekleşeceği öngörülüyor. Ancak son üç ayda da aynı artış sürerse yıllık TÜFE artışı yüzde 48’i geçecek.
Eğitim harcamalarındaki artış bu ay da dikkat çekti. Verilere göre eylül ayının zam şampiyonu yüzde 50,4 ile öğrenci yurtları oldu. Bu grubu yüzde 45,27 ile üniversite eğitimi, yüzde 34,25 ile yumurta izledi. Eylül ayında yıllık bazda en yüksek artış gösteren ana harcama grubu ise yüzde 97,87 ile konut oldu.
Eylül ayı enflasyon rakamlarının açıklanmasıyla birlikte kira artış oranı belli oldu. Temmuz ayında sona eren yüzde 25 zam sınırlamasının ardından, Ekim ayı için yeni kira artış oranı yüzde 63,47 olarak gerçekleşti. Buna göre kirası 15 bin lira olan bir konut için ekim ayından itibaren asgari ücretin 7 bin 520 lira daha fazlası, 24 bin 520 lira ödenecek.
ASGARİ ÜCRETTE UMUT YOK
Ekonomi yönetimi adeta asgari ücrete asgari zam yapmanın yolunu aramaya başladı. Hükümet, aralıkta kurulacak masayla yeni asgari ücreti belirleyecek. Yurttaş, yüksek enflasyon ve artan yaşam maliyetiyle geçinmeye çalışırken zam tartışmaları yüzde 17,5 ile yüzde 30 bandına sıkıştırıldı.
SOKAKLAR GÜVENLİ DEĞİL
İstanbul’da 4 Ekim Cuma günü, 19 yaşlarındaki İkbal Uzuner ve Ayşenur Halil adlı iki genç kız, 19 yaşındaki Semih Çelik adlı erkek tarafından öldürüldü. Çelik önce Eyüpsultan’da kendisinin yaşadığı evde Halil’i kısa süre sonra da Fatih’teki Edirnekapı Surları’nda Uzuner’i öldürdü. Cinayetlerden sonra ise intihar etti. Ülkeyi sarsan cinayetin ardından tüm ülkede kadınlar sokaklara çıkarak “güvende değiliz” mesajı verdi.